content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

14 May

Zor Oyunu Bozar mı?

Amerikan emperyalizmine karşı olanların cevaplarını aradıkları soru şu; Tayyip ile Rusya ilişkileri nasıl oldu da buraya geldi?150-200 yıllık Batı yanlısı politikaların Türkiye’ye hiçbir şey vermediğini, yoksa yönetenler de mi gördü?

Amerika denetiminde ki bir siyasi iktidarın, nasıl oluyor da böyle büyük bir anlaşma imzalıyor?

Bu işin içinde ne derecede Amerika var, ya da ne kadarı Amerika’ya rağmen oluyor?

Şimdi, biraz geriye bakmak her şeyi açıklar sanıyorum. Biliyoruz ki, özelleştirmelerden sonra devlet imkanlarının bir çoğunu ele geçiren, Rusya ile halihazırda kısıtlı da olsa ticaret yapan burjuvazi önemli bir güce ulaştı. Ve iki hayati ihtiyacı ortaya çıktı. Birincisi enerji, ikincisi ise ürettiğini satacak Pazar.

Amerika, bu iki hayati unsuru onlara sağlamadığı gibi ortaya çıkan fırsatların değerlendirilmesine engel de oldu. Gelişen iç dinamikler, Rusya ile ilişkileri geliştirmeyi zorladı. Batı’da yaşanan ekonomik kriz kısıtlı olan dış satımı iyice zora soktu. Batı kendi pazarını bize açmadığı gibi, Türkiye pazarını da istediği gibi kullandı.

Batıya bağımlı kaldıkça, işsizlik ve ekonomik baskı Türk halkını cendereye soktu. Buna karşı Batı, Türkiye’den gelen işçilere Avrupa’da serbest dolaşım hakkı vermedi. Rusya ile yapılan vize anlaşması, Batının tüm yalvarmalarımıza rağmen bize vermediği serbest dolaşımı sağlamış oldu.

Tüm bu durumlar, bu kadar Batı bağımlısı olan iktidarları bile Rusya ile ilişkiye zorladı.

Peki, bu süreç AKP ile sürdürülebilir mi?

Amerika bu süreci yürütenleri cezalandırır mı?

Türkiye’yi yönetenler ne zaman Amerika’dan bağımsız kararlar alsa, Doğuya, Rusya’ya dönse iktidarlarını kaybetmişlerdir. Menderes, Demirel Ecevit.

Amerika’nın çıkarları ile Türkiye’nin çıkarlarının çatıştığını yıllardır söyler dururuz.

Yüz milyar dolarlık bir anlaşma, alışverişte doların devre dışı olması, Avrupa’nın vermediği serbest dolaşım hakkını Rusya’nın vermesi, Türkiye için büyük kazançtır.

Artık bu biraz da, uygarlığın, üretimin ve dünya geleceğinin Batı’da değil, Doğu’da olmasındandır.

Bu sonuç Amerika’nın Kafkaslarda, Afganistan'da, Irak’ta İran’da enerji savaşını kaybetmesindendir.[1]

Ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirdiği bu süreç iç işlerimize karışmamak koşulu ile iyidir. Eğer Amerika gibi iç işlerimize ve bağımsızlığımıza karışırsa ona da karşı oluruz. Ancak görünen odur ki, süreç bunu göstermiyor.

Süreç doğrudur, süreci Amerikancılar ile yürütmek yanlıştır.

[1] Bu konuda yeni açıklamalar ihtiva eden bir yazım olcak

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank