content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

11 Nis

Yıllık Ücretli İzin Süresinde İndirime Gidilir mi?

Çalışanların İş Kanunu'ndan doğan en temel haklarından birisi yıllık ücretli izindir. Yıllık ücretli izin süresi işçinin kıdemi ve yaşına bağlı olarak belirlenmektedir.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 53. maddesinde,

işyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verileceği hüküm altına alınmıştır.
İşçinin hak kazandığı yıllık ücretli izin hakkından yine işçinin vazgeçmesi ya da devretmesi mümkün değildir. Bu sebeple işçinin çalışmaya devam etmesi halinde, birikmiş yıllık izin ücretinin işverence ödenerek tasfiyesi mümkün değildir.
Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara bu kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmamaktadır.
İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;
a) 1 yıldan 5 yıla kadar (5 yıl dâhil) olanlara 14 günden,
b) 5 yıldan fazla 15 yıldan az olanlara 20 günden,
c) 15 yıl (dâhil) ve daha fazla olanlara 26günden az olamamaktadır. Ancak 18 ve daha küçük yaştaki işçilerle 50 ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz.
Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır.
İş mevzuatına göre, işçilerin hak ettikleri yıllık ücretli izin süresinden ya da ücretinden bir kesinti ya da indirim yapılamamaktadır.
Ancak 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nda bu hususta daha farklı bir uygulamaya gidilmiştir. Borçlar Kanunu'na göre işveren, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yılda en az iki hafta ve 18 yaşından küçük işçiler ile elli yaşından büyük işçilere de en az üç hafta ücretli yıllık izin vermekle yükümlüdür.
İşçi, bir hizmet yılı içinde kendi kusuruyla toplam bir aydan daha uzun bir süreyle hizmeti yerine getirmediği takdirde işveren, çalışılmayan her tam ay için, yıllık ücretli izin süresinden bir gün indirim yapabilir.
İşçi, bir hizmet yılı içinde kendi kusuru olmaksızın hastalık, kaza, yasal bir yükümlülüğün veya kamu görevinin yerine getirilmesi gibi kişiliğine bağlı sebeplerle en çok üç ay süreyle işgörme edimini yerine getiremediği takdirde, işveren yıllık ücretli izin süresinden indirim yapamaz.
İşveren, gebelik ve doğum yapma sebebiyle işgörme edimini en çok üç ay süreyle yerine getiremeyen kadın işçinin yıllık ücretli izin süresinden indirim yapamaz.
Görüldüğü üzere Borçlar Kanunu'na tabi çalışan kişilerin yıllık ücretli izinlerinde, çalışanın kendi kusuruyla toplam bir aydan daha uzun bir süreyle hizmeti yerine getirmediği takdirde, işverenleri tarafından ücretli izin süresinden tam bir ay karşılığında bir gün indirim yapılabilmektedir.
Örneğin Borçlar Kanunu'na tabi bir çalışanın geçerli bir mazereti olmaksızın 1 yıl içerisinde toplamda 30 gün devamsızlığı olması ve işverenin fesih yapmaması ve iş ilişkisine devam etmesi halinde 2 haftalık ücretli izninden 1 gün indirim yapabilir.
Yine İş Kanunu'nda hak kazanılan ücretli izinlerin bir parçasının 10 günden az olmamak koşulu ile en fazla 3 parçaya bölünebilmesi kuralı, Borçlar Kanunu'nda esnetilmiştir. Buna göre yıllık ücretli izinler, kural olarak aralıksız biçimde verilir; ancak tarafların anlaşmasıyla ikiye bölünerek de kullanılabilir.
İşçi, hizmet ilişkisi devam ettiği sürece, işverenden alacağı para ve başka menfaatler karşılığında yıllık ücretli izin hakkından feragat edemez.
Hizmet sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi hâlinde, işçinin hak kazanıp da kullanamadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Bu ücrete ilişkin zamanaşımı, hizmet sözleşmesinin sona erdiği tarihte işlemeye başlar.

 

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank