content
18 Ara

Yetti Bese

YETTİ BESE

PKK’nın siyasi kanadı kısa bir dönem önce, “yeter artık” anlamına gelen “Edi Bese” kampanyası başlatmıştı. Bu kampanya bir anlamda başkaldırıydı ve hak olarak görülen bazı isteklerin ısrarla dillendirilerek dayatılmasıydı.

Neydi bu istekler? Anadilde eğitim, Apo’ya özgürlük…

Şimdi bu isteklere bir süre önce “Demokratik Özerklik” talebi eklendi.

Demokratik özerklik demek aslen “kendi kendini yönetmek” demek, bunun başına konulan “demokratik” kelimesi ise tamamen bir süslemeden ibaret, hoş göstererek asıl amacı gizlemekten başka bir şey asla değil.

Şunu da belirtmeden geçmek istemiyorum. Bu “Demokratik Özerklik” talebi, sadece Doğu ve Güneydoğu için değil, Türkiye’nin Akdeniz, Karadeniz gibi diğer bölgeleri için de geçerliymiş ve bu Türkiye’nin menfaatineymiş! Bir nevi, zaman zaman birilerince dillendirilen “Başkanlık Sistemi”nin aynısı, hatta tıpkısı, hatta ta kendisi yani… Bu nedenle “Demokratik Özerklik” projesi aslında kendileri tarafından Türkiye’ye sunulan bir hediyeymiş!

Ne günlere geldik YARABBİ…

Apo yakalanmadan önce Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne “T.C.”, askerine “Düşman” diyen, parmağı tetikten düşmeyen, asker öldürdükçe kahkahalara boğulan bir zihniyet, meğer bu günlerde Türkiye’ye hediye verme aşamasına gelmiş!

Ortada fol yok yumurta yokken birdenbire “Açılım” deniverdi. Bu amaçla, üstüne vazife de değilken Kürtçe Roj TV kuruldu. Kürtçe tabelalar takıldı. Meşhur Habur töreni düzenlendi. Güvenlik güçlerine, kamu binalarına taş atan, Molotof atan, havai fişek atan, araç yakan, yüzlerce polisi saatlerce oyalayarak sokakları savaş alanına çeviren yüzleri örtülü PKK sempatizanları “Taş atan çocuk” yasasından faydalandırıldı.

Gazeteleri belli Altan Tan gibi, Muhsin Kızılkaya gibi malum PKK kalemşorları, bilirkişi edasıyla hemen her gün TV kanallarında adeta kadrolu konuşmacı pozisyonunda boy gösterdi, gösteriyor.

Leyla Zana gibi şahsiyetlerin biyografileri, yaşamları yazı dizisi halinde gazetelere taşındı, neredeyse kahraman ilan edildi.

Sanki hiç bilinmiyor gibi birçok gazeteci, özellikle başı çeken Hassslanım Cemal tarafından Kandil’e gidilerek, PKK liderlerinden Karayılan ile röportajlar yapıldı, boy boy resimleri yayınlandı.

Siyasi söylemcilerinin neredeyse tümü her gün basına yansıtılarak meşhur edildi.

Kısaca “Biz neymişiz be abi”, hatta “Demek ki davamızda haklıymışız be heval” oluverdiler.

Ekmeğinin peşinde olan, “İşimizi geri istiyoruz” diyen ellerinde Türk bayraklı işçiler coplanır, biber gazına boğulur, kış mevsiminde üstlerine soğuk su sıkılırken, Apo resimleri ve PKK bayrakları ile eylem yapan “Yaşasın Apo, Yaşasın Kürdistan” sloganları atanlara parmak ucuyla dahi dokunulmadı.

Yurt dışına kaçtılar, milletvekili maaşı almaya devam ettiler. TBMM araçlarıyla ölen PKK’lıların cenazelerine katıldılar. Üstüne üstlük cezaevinden çıkarıldılar, milletvekili yapıldılar, darısı Apo’nun başına misali.

Ama Apo’yu milletvekili olmak kesmez zannımca. Çünkü tümünü aşağılıyor, bu nedenle onlarla aynı seviyede olmak asla istemez. O ancak olsa olsa “Kürdistan Cumhurbaşkanı” olur, “Fahri”sini dahi kabul etmez kanımca.

Bakın şimdilerde ne diyor BDP genel başkanı; “Bundan böyle bu coğrafyada ve her alanda, lokantadaki menüde dahi Kürtçe kullanılacak. Artık Hükümet’in, Devlet’in adım atmasını beklemeyeceğiz, ne yapmamız gerekiyorsa, herhangi bir izin almaksızın, mevcut kanunları hiçe sayarak kendimiz yapacağız”.

Daha önce de “Bizi dikkate almayanları, taleplerimizi yerine getirmeyenleri, yok sayanları biz de dikkate almıyoruz, mahkemelerini de, kanunlarını da tanımıyoruz” demişlerdi.

Yani “Edi Bese” dediler, diyorlar, demeye de artarak devam edecek gibi görünüyorlar.

Eee daha durun bakalım, her şey sindire sindire. Değişiyoruz ya, gelişiyoruz ya, statükodan arınıyoruz ya!

Kim ne derse desin, ama dua edin sabır küpü bu millet bir gün “YETTİ BESE”, “YETTİ GARİ” demesin…

Sabahattin Talu

sabahattintalu@gmail.com

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank