Yeni Yılı karşılamak ve Umudu Galebe Çalmak…
Yeni yılı karşılamak ve umudu galebe çalmak…
Her yıl aynı şeyleri yazmaya çalışmak…
Her yıl aynı şeyleri yaşayarak, farklı şeyler yaşadığımızı düşünerek eskiye elvada, yeniye merhaba demek…
Kimilerinin, ”Hristiyanlara ait bir günü neden kutluyoruz?” diyerek, kutlayanlara kin kusmaları…
Kimilerinin, belediyelerin yaptığı yılbaşı nedeniyle kente yaptıkları süslemelerle ilgili kızgınlıkları…
Kimilerinin ise dibe vurarak, yeni yılı kutlamaları…
Kimilerinin ise eğlencenin dibine vurmaları…
Kimilerinin ise televizyon karşısında eğlence programlarını seyrederek yeni yıla girmeleri…
Kimilerinin ise dualar ederek, yeni yılı karşılamaları…
Kimilerinin ise yokluklar ve yoksunluklar içersinde yeni yılda da üşümelerini sürdürmeleri…
Onlar için gece saat 12′den sonra değişen hiçbir şey olmayacak… Yine yoksun ve yoksul olacaklar…
Diğerleri içinde birşey fark etmeyecek…
****
Rakamların değişmesinden medet umarak yeni umutlara doğru ya da umutsuzluklara doğru yelken açacağız.
Her yeni bir gün yeni bir umut olduğu gibi, her yeni bir yıldan da umutlar bekleyeceğiz…
İster karşı çıksın kutlamalara isterse kutlasın yeni yılı…
İster dualar etsin yeni günü karşılasın, isterse dibe vursun karşılasın yeni yılı…
Hep umut edilecek, yeni başlangıçlardan…
Hep yeni olandan yeninin bize katmasını isteyeceğiz…
Her yeninin bizi zenginleştirmesini isteyeceğiz…
Her yeninin, eski yaşadığımız tüm umutsuzluklarımızı, hayal kırıklıklarımızı, yürek acılarımızı geçmişe gömmesini ve kocaman umut yaratmasını isteyeceğiz.
****
Her yıl aynı şeyleri düşleyecek; yokluklar ve yoksunluklar içinde olan da… Varsıllık ve herşeyi olanlar da…
Herkes yeniden bekleyecek…
Herkes yeninin daha farklı olmasını isteyecek…
Herkes yeninin, kendisin masaldaki kül kedisine çevireceğini düşünecek..
Gerçek olan ise, her arkada bıraktığımız geçmiş yılın ömürden gittiğidir…
Başka bir gerçek ise, yeni yılın bizim için bir son olabileceğidir.
Asıl olan ise, aynen kum saatine benzeyen; kum tanelerinden oluşan ömrümüzün azalmasına şahitlik etmektir yeni yıl…
****
Kim nasıl kutlarsa kutlasın, kim kutlamazsa kutlamasın ama bir gerçek var.
Her yeni yıl, bir biten ömrün parçasına vedadır.
Kimi bu vedayı dualarla yapar, kimileri de dibe vurarak…
Kimileri eğlenceyle vedayı bir zikre dönüştürür, kimileri duayla vedayı gerçekleştirir…
Sonuçta bu hayatın içersinde yaptığımız herşey bir zikirdir…
İster inanan ol ister inanmayan…
İster bir derviş ol, ister bir putperest…
****
Sonuçta, evrenin kendi içinde yaptığı zikiri insan yaptıklarıyla gerçekleştirir…
Bakın kainata zikri görürsünüz…
İster izleyin, ister fotoğrafına bakın…
İster inanan ol, ister inanmayan…
İster imanı bir bütün dindar ol, ister bir putperest…
Hayatın içersinde yaptığımız herşey bir zikirdir…
****
Öyle inanırım, öyle yaşarım, öyle düşünürüm…
Yılbaşı akşamı ister inanan ol, ister inanmayan…
Eski yıla veda edecek, yeni yıla merbaha diyeceksin.
Tüm kızgınlığına ve inancına ters olmasına rağmen sende umut edeceksin…
Ve yüzyıl sonra bunların hiçbir önemi olmayacak, aynen 100 yıl önce olanlar gibi…
Bugün dünde kalacak, yarın ise yeni bir gün olacak…
Ve hayata ertesi günü tekrar gözlerini açabilen herkes umut etmeye, her yeni günden yeni birşeyler beklemeye devam edecek..
Galiba değişmeyen tek gerçek bu olacak…
****
Yeni yılınız kutlu olsun…
Umudunuz bol olsun…
Umudunuzu gerçek yapabilecek cesaretiniz olsun…
Dünün tüm acıları içinde korun olsun… Ve ateşinle yanabilesin…
Yarın ise umutsuzluklarının galebe çalabileceği günün olsun…
Yeni yılda hepinizin kardelenler gibi olmanız dileğiyle mutlu olun…
Eskiyi unutmayın ve takılıp da kalmayın…
Yüreklerinizin üşümesine de asla izin vermeyin…