“Yeni fuarda 103 bin metrekare kapalı ayrıca 30 bin metrekare showroom alanı var.
30 bin metrekare de kongre merkezi yapılabilecek rezerv alan ayırdık” diyen Başkan Aziz Kocaoğlu.. Baştan söyleyim bu haftanın ekonomi sohbeti başka bir konuydu. Kent ve bölge adına farklı çalışmalar gerçekleştiren bir işdünyası temsilcisiyle görüşmemizi aktaracaktım.
yeni fuar için, uluslararası fuarcılıkta gelişmiş yabancı bir ortak aradıklarını anlattı
O gün sabah gazeteye gelirken taksiye bindim. Trafik her günkünden daha sıkışık. ‘Olmuyor başa çıkamayacaklar bu trafikle’ diye söylenirken, taksici “ Abla mermer fuarı nedeniyle bu kalabalık var, biz işe yetişemez olduk” dedi.
Ardından bir gazeteci arkadaşım, otel yöneticileriyle görüşmesini, odaların artık karaborsaya düştüğünü
anlattı.
Çayımı yudumladım, gazeteme baktım “Yer, gök mermer, doğaltaş” Türkiye’de fuarcılığı başlatan kent, nihayet üç-dört gün boyunca esnafını memnun eden, otellerini tıka basa dolduran profesyonel bir fuar kentiydi.
Enternasyonal fuarın tadı bile artık kentin ağzında bu fuarın bıraktığı tadı bırakmıyor. 400 firma fuarda yer bulamadığı için katılamadı, katılanlardan da sürekli çok güzel oldu” sözlerini duyunca direksiyonu ani bir kararla kırdım. Bu saatten ve yılların fuarcılığının ihmal edilmişliğinden sonra kentin fuarlar kenti olabilmesi yönünde alabileceğimiz hangi yollar var, bu tür organizasyonların sayısı artabilir mi; İzmir profesyonel fuarcılığa gerçekten yeniden sahip çıkabilecek mi? Bu soruların yanıtlarını verebilecek öncelikli isim Başkan Aziz Kocaoğlu’nun yanındaydım.
Biz İzmir’e fuar, gelecek ve biraz da turizm cephesinden baktık...
* Enternasyonal fuar en son beni üzmüştü, hele bazı alanlar panayırdan kötüydü başkanım, şimdi mermer fuarı ise yeniden ‘Profesyonel fuarcılıkta biz bu işi İstanbul kadar iyi yapacağız’ umudu verdi.
Daha iyi yapacağız. Mermer fuarı 17 yıldır büyüyor, bu yıl ise hakikatten güzelliğinin zirvesindeydi. Ancak böyle büyük organizasyonlarda başarı işadamlarının, esnafın fuar olgusuna sahip çıkmasıyla geliyor. Mermer fuarı dünyada bazı kriterlere göre birinci, bazı kriterlere göre 2. fuar oldu. Fuara katılanlar bu haliyle bile çok mutlu, herkes tek kelimeyle mükemmel diyor.
* Sektör yeni fuar alanının yetişmemesinin sancısını unutmuş görünüyor.,,
Sıkıntımız büyüktü, fuarcılığı büyütecek altyapımız yoktu. Onlar da şimdi biliyorlar ki, kente Türkiye’nin en güzel, en büyük fuar alanı geliyor. Nisan ayında temeli atıyoruz.
* Artık bir aksilik olmaz sanırım...
Projeyi ihale ettik, şimdi bu projeye göre ihaleye çıkılacak. Yeni fuarda 103 bin metrekare kapalı ayrıca 30 bin metrekare showroom alanı var. 30 bin metrekare de kongre merkezi yapılabilecek rezerv alan ayırdık. Böylece fuar hollerimiz Kültürpark’taki 23 bin metrekareden şimdi 90 bin metrekareye çıkıyor. İzmir’de fuarcılık dört kat büyüyecek.
* Yeni fuar alanı yapılanması için, İzmir’in önde gelen kuruluşlarına hatta TOBB’a çağrıda bulunmuştunuz kimse katılmadı. Biraz kırgınlık duyuyor musunuz?
Hayır, ben ortak bir girişimin olup olmayacağının değerlendirmesini yaptım. Odalara “Gelin fuara ortak olun” dedik. Olmadı. Zararını süre kaybederek gördük.
* Kurumlara, yeniden çağrınız olacak mı?
Kesinlikle hayır artık çağrımız olmayacak. Zaten süreç devam ediyor, kimseye ihtiyaç duymadan yolumuza devam ediyoruz.
* Yeni fuar alanını kim işletecek, yönetim lokal mi kalacak?
Ben aslında paradan ziyade, ‘Fuarcılık yalnızca belediye başkanının vizyonuna kalmasın, projeye birlikte sahip çıkılsın,” diye o daveti yapmıştım. Gayrimenkul bizim, işletmeye İZFAŞ devam edecek ama uluslararası fuarcılıkta gelişmiş bir partner bulacağız. Tabii temel çıksın partner ya da ortak arayışımız başlayacak.
80-100 milyon TL’lik ihale
* Yeni fuar alanı ne kadara mal olacak ve sürekli dolabilecek mi?
Fuar ihaleyle belli olacak ama 80- 100 milyon TL arasında bir rakama mal olmasını bekliyorum. Gelinlik, mermer, mobilya ve tekstil İzmir’in lokomotif fuarları olacak. Ortadoğu, Kafkasya ve Balkanların en büyük en gösterişli fuar alanı olacak. Avrupa’da da kendinden söz ettirecek. Henüz farkında değiliz çalışmalar ortaya çıkınca fark edilecek.
* Temel atılıyor ama biz fuar alanına ne zaman kavuşacağız?
Sonrası yüklenici firmanın çalışmasına bağlı. Süre vermek doğru değil. İşinin ehli bir firmaya düşmesi hepimizin dileği olmalı. (gülümsüyor)
* Kongre merkezi için tartışmalar vardı...
Bu aslında biraz da bilgi eksikliğinden kaynaklandı. Yeni projede kongre alanı ayırdık. Ancak İzmir’in merkezinde büyük bir dönüşüm, patlama var. Mürselpaşa 3-4 yıldızlı şık otel ağırlıklı oluşmaya başladı, 50’ye yakın otel yapıldı. Kent otelciliğinde ki ideali de bu. O nedenle Kültürpark’ta Türkiye’nin en büyük bir kongre merkezi gerçekleştirmeye karar verdim. Ancak bir süre sonra ikinci bir kongre merkezine ihtiyaç olacak. O zaman ayırdığımız alanda böyle bir merkez inşa edeceğiz.
* Fuarcılık ve kongre turizmi için yalnızca yeni fuar alanı yeter mi?
Tabii ki yetmeyecek. Ancak kentteki tüm gelişmeler birbirini tetikleyecek. Tabii yeni fuar alanı ve kongre merkezi en büyük kozumuz olacak ama İzmir yeni projelerle bambaşka bir kent oluyor. Sonuçta iş bize düşüyor, belediye lokomotif olmazsa dört günde kente 70 milyon dolarlık bir gelir getiren organizasyonlar yapılamıyor. İzmir’de 52 haftayı ayrı ayrı planlıyoruz. Her haftaya kente dinamizm kazandıracak organizasyon düzenlemenin peşindeyiz...
Kordon’da bina cepheleri tek tip olacak
* ’Kordonyolu değişecek’ dediniz. Nasıl değişecek?
Kordon sahilinden başlayarak kent kimliği oluşturacağız. Aydınlatmasın, kent mobilyalarına, peyzajına kadar baştan sona değişecek. İzmir’e özgü, diğer kentlerden ayıracak bir peyzaj hazırlatıyoruz. Peyzaj çalışmaları iyi gidiyor. Nisan ayındanan itibaren çalışmalara başlayacağız. Binaların cephelerini tek tip düzenleyeceğiz. Kordon’daki apartmanlar çiçeklerle ışıl ışıl ve şık görünecek. Her panjuru, camı, doğraması farklı olmayacak. gecekonduya çarpık yapılaşma diyoruz ama Kordon’daki apartmanların görüntüsü de iyi değil. Faytonlar da şık hale gelecek. Kötü görüntülerin tümünü kaldıracağız.
* Kordon’daki işyerleri ile anlaştınız mı ?
Orada anlaşılacak bir şey yok. Hiçbir kuvvet orayı kapalı hale getiremez. Orası açık alan. Kaldırımını, döşemesini yaparım ama Kordon’a hiçbir şekilde çadır kurdurmam.
Kurumlar katılımcı olmalı
“İzmir’de birçok şeyi belediyeden beklemek gibi bir alışkanlık oluştu” diyor Başkan Kocaoğlu ve şöyle devam ediyor:
“ Mesela Asansör sokağında birçok metruk ev var, kimse alıp restore etmek istemiyor. Basmane’deki tarihi evleri İstanbullular alıyor, İzmirliler sahip çıkmıyor. Havagazı’nı örnek bir kültür sanat merkezi olsun diye yaptık. Diğer kurumlar da benzeri adımlar atmalı. Mesala
TEİAŞ Elektrik Kurumu’nun binasını bir kurum alsın, restore etsin istiyorum. Ama onlar da bizden bekliyor.”
‘Bahtıma altyapı yatırımları düştü’
‘* Fuarcılık gerçek bir umut olacak diyorsunuz Başkanım ama benim kentin merkezindeki sıkışmışlıktan dolayı kent merkezine turisti getirmekte umudum pek yok’ diyorum ve ‘siz de çoğunlukla altyapı yatırımı yapıyorsunuz’ diye ekliyorum. Kocaoğlu “İzmir için gerçekten umutlu olabilirsiniz artık diyor...
Evet kent merkezine turist getirmemiz ve İzmir’de konaklatmamız lazım. Kruvaziyer turizm büyük bir başlangıç ama asıl konaklamayı sağlamamız lazım. Bu nedenle kongre merkezini fuarın içine taşıyacak, ve yeni şehir otellerimizde konaklatacağız. Ama yaptığınız her şey işlevsel olmalı. Haklısın, kaderime hep altyapı yatırımları düştü. Biz de samimiyetle bu işi götürüyoruz. Pergel yasasıyla alanların gelişmesiyle altyapı talepleri yağmur gibi geldi. Kimseye ‘Beyler ben göze etkili gelebilecek projelere kaynak ayıracağım’ demedim, demem. Gecekondu ve uç bölgelerle, kırsalı, kentin merkezini etkileyecek projeleri aynı oranda düşündüm.
* Peki üstyapıya sıra geldi mi başkan?
Evet. İzmir’i üç yıl içinde yepyeni kent yapacak projelerin altyapısı da bitti. Yalnızca Agora’daki kamulaştırmalara 550 milyon TL’den fazla para harcadık. Kültür merkezleri yaptık. Metro çalışmaları gayet iyi gidiyor, Gökdelenler projesi artık başlıyor, yasal engel kalmadı. Agora ve civarı, Yeni fuar ve kültürpark projeleri bittiğinde, bambaşka bir İzmir ortaya çıkacak. Liman ve derin deşarj çalışmaları çok önemli onları da sürdürüyoruz. Ayrıca TOKİ’yi büyük projeler, dönüşümler için davet ediyorum. Gelsin kent dönüşümlerini hemen başlatalım.
* En son mega müzenin yeri Agora civarı denilmişti. Bakanlıkla tamamen mutabık mısınız?
Evet, antik tiyatronun ihalesini de ortaya çıkarıyoruz etrafında zemin etüdü çalışmaları bitince yeri netleştireceğiz. İzmir tamamen dönüşüyor, Kordonyolu’nu bile dönüştüreceğiz.
Sanayide de İzmir’in yabancı sermaye yönüyle güçleneceğini düşünüyorum. Ancak teşvik kanunundaki adaletsizlik giderilmeli. İzmir dışarıdan destek almadan kendi gücüyle büyümesini sürdürebilecek ender bir kent..