content

ikradan-mahyaya-aydinlanma

21 Haz

Yaralı Yılan ve Katledilen Domuz!

Sevgili okur!

Malumunuz 15 yıldan bugüne yağmur çamur, kış kıyamet, ramazan bayram demeden sabah yürüyüşümüz bütün güzelliğiyle

devem ediyor. (inşallah) ölünceye dek de devam edecek. 

Şu an itibarıyla Osmaniye’nin Cebel-i Bereket, yeni ifadesiyle Yarpuz yaylasındayım. Geçenler, hava son derece baskın ve bunaltıcı olduğu için yürüyüşü akşamüstüne ertelemiştim.

Gün, ikindiyi döndüğünde rutin yürüyüş için evden çıkıp komşumuz Şair Yazar Kadri YAKAR Bey’in evinin oradan geçerken bana yolda yoldaş olması için rica ettim. Tereddütsüz kabul etti ve yürüyüş başladı…

Meşhur Çayın gözüne doğru ana yolda ilerlerken birde ne görelim yaklaşık bir metre uzunluğunda bir yılanın belinin kırıldığını gördük. Bir kazaya mı kurban gitti yoksa sadist bir yılan düşmanı tarafından mı bu hale getirildi onu bilemem!

Yüreğimiz yandı ve bir çare aramaya koyulduk.

Bin rakım yukarıda NUR DAĞLARI’nın zirvesinde her hangi bir sağlık kliniği yoktu!

Velev ki olsa bile; YILAN'ı kim tedavi ederdi ki?

Kadim geleneğe göre ( başı yavru iken ezilmeliydi(!)

Sadece belinden yaralanmış(kırık) bir YILAN'ı öldürüp acılarını dindirmeye vicdanımız da el vermedi! Affet Allahım! “İçimizdeki beyinsizlerin yüzünden bizi helak etme! diyerek yürüyüşe devam ettik. 

Muhtarımızın da mensup olduğu Hacıbekirli Mahallesinden geçerek öte geçeye doğru yolculuğumuz devam ediyordu..

Aaaa birde ne görelim adeta kanımız dondu, adımlarımız çivilendi. Yerde, yolun tam ortasında yaklaşık 60-70 kilo ağırlığında kocaman bir nenemin ifadesiyle Hınzır, (Domuz) katledilmiş sere-serpe teşhir edilmiş şekilde yatıyordu…

Teşhir edilmiş dedim çünkü dağda öldürülüp gövdesine bağlı renkli bir iple sürüyerek getirilmişti. Şu aziz Mübarek Ramazan gününde ve Haram Ay’da bu katliam neyin nesiydi?

Bu domuzu katleden insanlar bu cesareti nereden alıyorlardı?

Kur’an’da eti haramdır diye geçince katliam meşru mu oluyordu?

Bu şuuraltını tetikleyen dinsel telakkilerin değişmesi, sorgulanması, düzeltilmesi için ne yapılmalıydı?

Namaz kılmayanlara “Hayvandır” diyen  zihniyet bu namazlı, niyazlı, oruçlu insanların katliamı karşısın ne düşünüyordu!...

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın ve dahi DİB Başkanımız Görmez’in, ta Amerika’daki Müslümanların cenazesine katılması elbette alkışlanacak bir incelikti ancak memleketimizdeki bu yanlış anlayışa, geleneksel tabuya da bir el atmaları gerekmez miydi?  

Akşam yürüyüşümüz içimize zehir olmuştu.

Göz yaşlarımızı içimize akıtarak, Şair Kadri Yakar’ın şahsıma yazdığı şiiri sizinle paylaşarak bitirmek istiyorum:  “Eserleri, çalışmaları ve insan ilişkilerindeki örnek tavırları,  adı ve soyadıyla müsemma olan, Osmaniye Cebel-i Bereket’ li Yüksel MERT ile beni tanıştıran Alemlerin Rabbi Allah’a sonsuz şükürler olsun.

Yapmış olduğumuz sohbetlerde ve yazdığı “Gönül Ağası” kitabında kendisinin “ENAYİ” olduğunu söyleyen Sayın Mert’i samimiyetine istinaden, usulü kibarla bu konuda uyardığım halde söz dinletemedim!

Ben de kendisini, kendi lisanıyla “ENAYİ” (!); birde Akrostiş ŞİİR yazarak onurlandırmak istedim.

Yüksel Mert’ler bu toplumda yaşamalı ve yaşatılmalıdır…

“ENAYİ”(!)

Ruhu duru, fiziki şık/Çocukluktan ilme aşık /Müzmin okur, deli yazar/Bal yedirir kaşık kaşık.

Rahman’ına olmuş tabii/ Kutlu Mesaj El Kitabı!/Metin-Meal ana kaynak/O’na verir tüm hesabı.

Çift düzine kitabı var/Gönüllere hitabı var/Kula, kulca hiç eğilmez/Ma’buduna hesabı var.

Tüm kazancı alın teri/Bilmez kumar, atmaz zarı/Sigarası, içkisi… yok/ADANA MEDYA Yazarı.

Kendi sözü: “ENAYİ”(!) dir/ İnanmayın, mizahidir/Ekmeğini vur düşür ye/Anadolu MERT beyidir.

Beş vakitte Rabb’e döner/Yedi uzvu yere iner/Yaradanın yardımıyla/Kolaylıkla nefsi yener.

Toplumla dertlenen ferttir/Eli-dili çok cömerttir/İSLAHİ de sevdi özden/Tanırsınız: Yüksel MERT’ tir.

ÇILGIN

Yürü ufkun açık olsun,

Ürürünlerin sürgün salsın.

Korkusuzca yazman var ya!

Suskunlara örnek olsun.

Elbet Allah(cc) doğruyladır,

Lain Şeytan eğriyledir.

Mertçe söyle Mertçe dinle!

Eleştirme garaz, kinle…

Rotam doğru ISLAHİ yim!

Tarif ettim seni senle.” ( Kaynak kişi: Şair yazar Kadri YAKAR http://www.adanamedya.com/islahiden-yuksel-merte-mertce-56928h.htm )

ATATÜRK KÖŞESİ

Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür.

DÜŞÜN-TAŞIN

İnsan odun değildir ki kırıldığı zaman ses çıkarsın.(Mevlana)

AFORİZMALARIM

Kapısı sonuna kadar insana açık olmak gibi soyut düşüncelere tutkum var.

yukselmertoglu@hotmail.com

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank