Yar Yüzü
Şimdi bu yazıya nasıl başlamalı?
Efendim şöyle bir söz işitmiştim: “Ayının yüz türküsünün doksanı armut üzerineymiş.” Bunu kibarca “Dervişin fikri neyse zikri de odur” sözüne benzetebiliriz.
Bazı insanların bazı merakları vardır. Hani sorarlar ya bazen “Boş vakitlerinde ne yapıyorsun?” diye. Genelde cevaplar aynıdır. Kitap okurum, müzik dinlerim, spor yaparım vs…
Kitap okuma işi biraz laf olsun diye söylenmiş olduğunu düşünürüm. Bu kadar okuyanın olduğu yerde neler olmaz ki?
Her neyse. Biz de vakit kaldığında kitap,dergi, gazete ve buna benzer şeylerle vakit öldürürken ortaya da bir şeyler koyalım istedik.
Daha önce okullarda çıkarılan yıllıklar, bazen okul gazeteleri, bazen sınıf gazeteleri, bazen sınıf ve okul dergileri vücuda gelir; bir zaman sonra hayatımızdan çıkardı. Hani “Kendi gitti adı kaldı yadigâr” misali.
Ancak bu eserler dar alana sıkıştığından geniş kitlerde makes bulamazdı. Biz de şöyle bir düşündük ve daha farklı bir şeyler yapalım istedik. Yapacağımız şeyin “farklı” olmasından çok “faydalı” olsun istedik.
Genelde yeterince okunmadığı üzerinde söz edilirdi. Okuyan olmayınca haliyle yazan da olmuyor. Peki bu okuma-yazma alışkanlığı nasıl kazanılacak?
Bu işe en uygun liselerden başlanılması gerektiğine karar verdim. Acaba genç fikirler neler üretebiliyor. Duygu ve düşünceleri ne? Yazma heves ve istekleri var mı? Daha ötesi medeni cesaretleri var mı?
Bu fikrimi Liselerde meslektaşlarımıza, idarecilerimize sorup danıştık. Her okuldan “en az” bir öğrenci yazsı istedik. İmkânımız fazla olmadığından az öğrenci ile işe başladık. Bu okulları defalarca dolaşıp, defalarca telefon konuşmaları ve sosyal medya üzerinden irtibat kurak eser istedik. Hepsinden de geldi. Biraz sonra isimlerini zikredeceğim öğretmen ve öğrencilere teşekkür ederim.
Bu arada varlığını internet üzerinden öğrendiğim, bir defa bile gidip görmediği, ne bir öğretmeni ne de bir idarecisini tanıdığım Ambartepe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi idarecileri teklifimizi olumlu karşıladı ve bir öğrencinin eseriyle “hepimizin eserinde” buluştuk.
Yar Yüzü dergisinde imzası olan öğretmen arkadaşlarım alfabetik olarak şöyledir: Ahmet SEZGİN, Ayla MEŞE, Fikriye ŞAVLIĞ, Hacer KARAKAŞ KILIÇKIRAN, Mehmet TÜRKAN, Nazlı AYAN, Nazmi KILIÇ, Nurdan ÇERKEZ ERDOĞAN, Selim EROĞLU,
Seyfi GÜNAÇTI, Seyfi HALICI, Şenol YILMAZ, Ülkü İRTEM, Yılmaz İMANLIK ve ben. Hepsine gönül dolusu selam ve teşekkür ederim.
Dergide isimleri geçen sevgili öğrencilerimiz de alfabetik olarak şunlardır: Ali Ekber Kılıç, Alihan Kulim, Bile Taşdemir, Buse Aktürk, Can Efiloğlu, İfaket İrem Sarıgül, Kudret koç, Merve Safa Yılmaz, Nüket Kethüda, Özge Mine Alsoy, Sedanur
Yalçınkaya, Serpil Çalışkan, Sibel Metin ve Songül Coşkun. Bu gençlerimize de teşekkür ederim. İnşallah daim olur.
Ayrıca öğrencilerimizin kendileri haricinde velilerini, öğretmenlerini ve idarecilerini de tebrik ederim.
Umarım bu son olmaz. Bu faaliyeti daha da geliştirerek deva ettirirler ve Terme´den başlayan bir ışık dalga dalga yayılır.
Bir ilçenin bütün okullarını aynı çatı altında toplamak kolay olmadı. Bazı noksanlarımız olmuştur. Bunun için de herkesten özür dilerim. Hep beraber daha güzel eserlerde buluşmak umuduyla.