Yanlışlıkla Yapılmış Efendim
Hani gazete ve internet sayfalarında rastlıyoruz bazen;” ülkem manzaraları” diye ilginç, anormal, asosyal, eksantrik, fantastik resimler olur ya! Hem güler, hem kafa sallarız, “hayret bir şey!” dercesine.
Güldürürken düşündüren, “pes yani!” dedirten karikatür gibi görüntüler hep ilgimi çekerdi de, çoğuna foto hilesi derdim. Bundan böyle demeyeceğim. Neden mi? Bu gün benim de yazacağım şey, bizzat şahit olduğum işte öyle bir şey!
Eylül ayında Kuşadası’nda bir arkadaşıma gitmiştim. Güzelim Kuşadası’nın doğasını ve havasının güzelliğini anlatmaya kalkmayacağım. Hele insanının sıcaklığına ve de balığının lezzetine bayılmıştım. Balıkla çok arası olmayan ben, oradan geldiğimden beri balık yemek için fırsat kolluyorum. Bende tiryakilik yapan balık lezzetinden de bahsetmeyeceğim.
Ege ve Akdeniz kıyısındaki turistik yerlerimizdeki ahlaki çöküntüyü bilmeyenimiz yok ama benim gördüğümden başka yerde gören var mı bilmiyorum...
Şimdi sıkı dinleyin!
Misafir kaldığım ev, yazlık olarak kullanıldığı için interneti yoktu ve bir gün acil internet lazım olmuştu bana. Cadde sokak dolaşarak sora sora bir internet kafeye girmiş ve gerekli yazışmalar ve haberleşmelerimi bittikten sonra ücretimi ödeyip çıkarken bir lavabo sormuştum ilgiliden... Bana gösterilen arka bahçenin içinde, üzerinde “lavabo” yazan bir kapıdan girdimde gördüğüm, -eksantrik manzara- karşısında aptallaşmıştım. Gözlerime inanamıyordum. Çünkü genişçe bir odada tam altı tane yan yana dizilmiş klozetle karşılaşmıştım. Evet yanlış duymadınız. Aralarında ne bir paravan, ne de başka bir şey var. Apaçık altı kişilik bir tuvaletti burası. Oh ne güzel, seç beğen! Bay-bayan diye bir şey de yazmıyordu zaten. Allah Allah! Şaşırmıştım. Burası Avrupa mı desem, yok ya Avrupa olamaz. Turistlere hizmet için olabilir miydi? Bende turiste benzeyen bir taraf mı vardı yoksa! Öz be öz Türkçemle sormuştum "lavabo kullanabilir miyim?" diye... Peki, yerli turist için de ayrıca yapsalarmış. Hayır yok. Bir kapısıyla altı klozeti olan bir odaydı burası… Allahtan içerde kimse yoktu. Kapı kilidini kontrol ettim. Uyduruktan bir şey vardı neyse ki…
Düşündüm. Birkaç ay önce Sydney’deydim. Avustralya'nın epeyce şehrini gezme şansım da olmuştu. Orada var mıydı böyle bir şey diye hafızamı zorladım. Çünkü Sydney’in tuvalet haritasını çıkartacak durumdayım. Orada ziyaret etmediğim lavabo herhalde kalmamıştır diye düşünüyorum... Havaalanlarında Hong Kong-Singapur’u da düşünüyorum rastlamadım. Avrupa’da, Amerika’da yaşayan dostlarımızdan da duymadım. Türkiye’de de epeyce yer gezmiş olmama rağmen ne duymuştum ne de görmüştüm böyle bir şeyi… Bir tek Rusya’da varmış galiba buna benzer durumlar… Kendi kendime güldüm…”Ben çok görgüsüzüm galiba! Neden hiç bu kadar modernlikten haberdar olamadım? Rus kültürü içimize girmiş de, haberim olmamış, vay bee!” diye kendimi sorguladım...
Çıktığımda aptallaşmış bir yüz ifadesiyle, oranın sorumlusu olan bir hanıma:
- Afedersiniz! Aynı anda lavabo ihtiyacı olan müşterileriniz, buraya aynı anda birlikte mi giriyorlar? Bu ne saçma bir şey!
diye sorduğum protestolu sözüme karşı aldığım cevap ise hepsinden enteresandı:
- Yanlışlıkla böyle yapılmış efendim, idare ediyoruz işte!” demez mi?
Haydi ne derseniz deyin bunun üzerine! Pes yani!
Her şeyin yanlışlıkla yapıldığını duymuştum da, bir odaya altı klozet yapılma yanlışlığını duymamıştım…
Gören ve duyanınız var mı söylesin lütfen!
Sevgili Asuman hanim,
Aralık 27th, 2010 at 11:34Yasadiklariniz beni guldurdu,Yaratan da sizi herdaim guldursun.
Aslinda biz gecmis olarak tuvalet kulturumuzle tum Avrupali'ya,Araplara, ornek olmus bir milletiz.
Osmanli doneminde bile Avrupa'li,tenha bir yere gider ihtiyacini karsilarmis. her yer pislik icinde ve igrenc bir kokudan bile rahatsiz olmazlarmis:))Taharet maharet hak getire:))
Bu ihtiyac saraydan kral,kralice,pren,prenses olursa ihtiyacinin ustune bir tuy dikilir,o ihtiyac ozenle temizlenirmis.TUY DIKMEK deyimi buradan geliyormus.
Bu sene bir yakinim Abd'den geldi.Daha oncesi alaturka tuvalet gormemis.Istanbul'da disarida iken ihtiyacini karsilamak icin bir tuvalet bulmus.Esi bn'lar tuvaletini gosterip baslamis dis kapida beklemeye...
Bn. iceri girimis yerde bir delik,bir anlam verememis ve saga sola bakmis klozet yok. Birden bagirmaya baslamis.disari cikmis.tabiki klozetli bir yer bulana kadar da kan ter icinde kalmis.
Iyiki tanik oldugunuz yere sirali klozetler var ya size bir cali dibi gosterilseydi haliniz ne olurdu?
Bu tur yazilari bir baska ulusun insani okursa yada duyarsa bizim icin ornekte gosterip kotulemek olmazmi?
anakara'dan slm. ve saygilar
Fazilet Hanım,teşekkür ederim...siz de gülün her daim...
Aralık 27th, 2010 at 17:48Alaturka tuvalet biçimi ilginç gelebilir yabancılar için tabiki. Ama Türk milletinin bir tuvalet biçimi sonuçta...Benim anlattığım şey; bırakın Türk Milletini, beynelminel kabul görmeyen bir durumdur.(istisnai millet ve ülkeler olabilir)...
Tekrar teşekkür ediyorum okuyup yorumladığınız için...İstanbul'dan selamlar sevgiler