Yakın Tarih Uydurması
Bu yalancı tarih daha ne kadar nesillere okutturulacak?
Mustafa Kemal Atatürk İngilizlerin istediklerini yerine getirmek için evvela kurtuluş harekâtını gerçekleştiren ancak kendisinin gibi düşünmeyen silah arkadaşlarını temizledi.
İstiklâl Savaşı’nın bir numaralı askeri gücüne sahip Kazım Karabekir Paşa. İdamdan döndü. Mustafa kemal çlene kadar gözaltında yaşadı. Mustafa Kemal ordunun tepkisinden korktuğu için onu astıramadı.Mustafa Kemal kazım Karabekir e olan düşmanlığı 1915 lere kadar dayanır. Kazım Karabekir kurmay albay iken Enver paşanın yaveri idi.
Çöl Aslanı Fahrettin paşa. Medine müdafaasının bu unutulmaz kahramanı düşmanlarının bile kendisine “ aslan” lakabı taktıkları Fahrettin paşa, Afganistan’a elçi olarak gönderildi. Yani ülkeden uzaklaştırıldı. Bazıları bunu onurlandırmak olarak görebilir. Ama Mustafa kemal kendi sinsi emellerine ulaşmak ve İngiliz planlarını uygulamak için gücünün yetmeyeceğini anladığı tüm paşaları bir şekilde Ankara’ dan uzaklaştırdı.
İkinci kanal harekatı sırasında Cemal paşa tarafından, Medine’ye destek vermekle görevlendirilen Mustafa kemal bu göreve gitmedi.
Gitmediği gibide daha mütareke imzalanmadan soluğu İstanbul da aldı Pera palas otelinde İngiliz diplomatlarla görüştü. O sırada Fahrettin paşa, İngiliz ve isyancı Araplar tarafından kuşatılan Medine’yi savunurken, Mustafa Kemal İngilizlerle görüşüyor ve onlarla Osmanlıyı nasıl yıkacaklarının, Ankara da kuracakları kukla cumhuriyetin planlarını yapıyordu. Nitekim batı basınında yansıyan şu sözleri nasıl bir zihniyet taşıdığını anlatmıyor mu sizlere? “ İngilizler bana valilik de verseler razıyım” diyecek kadar alçalmış bir haindir.
En yakın arkadaşlarından ve komutanlarından Ali Fuat Cebesoy Paşa İdamdan döndü. Kendisi ölene kadar gözaltında yaşadı.
Ali Fuat Cebesoy aynı tarihlerde yani Medine müdafaasının kıran kırana devam ettiği, yedi cephede savaşın sürdüğü mütarekeden aylar önce Mustafa kemal İngilizlerle görüşürken Ali Fuat paşa Irak bölgesinde İngilizlere kök söktürüyordu.
Refet Bele Paşa. İdamdan döndü. İstanbul da sarayı basarak sultanı gemiye bindiren paşa. Mustafa kemalin bir numaralı adamı idi. Ama çok şey biliyordu. Zalimdi o da. Ve zalimliğini en yakın arkadaşı olan diğer zalim Mustafa kemal tarafından cezalandırılmak sureti ile ödedi . Asılmadı ama, ölünceye kadar öldürülme korkusu ile yaşadı. Mustafa kemal ölünceye kadar gözaltında kaldı.
Cafer Tayyar Paşa. Müslüman Türk Milletline gelecek her türlü zararlı hareketlere karşı çıkan ve boyun eğmeyen gerçek bir Osmanlı paşası idi. İdamdan döndü.
Tayyar paşa, Musul’ un İngilizlere verilmesine karşı çıktığı için hem azledildi hem de idamla yargılandı. Mustafa Kemal ölünceye kadar da göz hapsinde yaşadı.Burası da ayrı bir hikaye konusu. Cafer Tayyar paşa kolordusu ile Musul’a girdi. Halk çiçeklerle karşıladı Türk ordusunu. Tayyar paşa telgraf çekti Ankara ya. “ Paşam halk bizi istiyor İngiliz askeri çekildi burada kalalım ve Musul’ u misakı milli sınırlarına alalım. Mustafa kemal önce kabul etti. Ama daha sonra bir gurup İngiliz diplomat köşke geldiler ve Mustafa kemal ile dört saat görüştüler. Bu görüşmeden sonra Cafer Tayyar paşaya çekilen telgrafta aynen şu metinler yer alıyordu;” Kolorduyu Musul dan çekiniz.
Şimdi bu görüşme açıklanmalıdır. Kutsal emanetmiş gibi Mustafa kemal döneminde köşkte yapılan görüşmeler gizlenmemelidir. Bu millet hakikati öğrenmek zorundadır ve hakkıdır.
Yakın arkadaşı ve başbakanı Fethi Okyar. İdamla yargılanmamak için yurt dışına kaçtı. Fethi Okyar da masum değil. Osmanlıyı yıkan ihanet şebekesinin başında yer alanlardan. 1904 yılında Abdulhamid hana suikast düzenlemek için hazırlanan Ermeni çetesinin arasındaki üç Türk subayından biri Mustafa kemal diğeri ise bu paşa! Ama menfaatler çatışınca gücü elinde tutan Mustafa kemal onu da temizleyecekti.
Sahi siz Mustafa kemalin Osmanlıyı yıkmak için Ermelilerle işbirliği yaptığını da bilmiyorsunuzdur!
Yakın arkadaşı ve başbakanlarından Rauf Orbay. Asılma ihtimaline karşı yurt dışına kaçtı.
Haince yapılan ihtilallar evvela kendi çevresini yer.
Kurtuluş Savaşı’nın Rüştü Paşası. Emekliydi. Niye asıldığını bile anlamadı. Asıldı.
Anadolu’ya geçerken annesini emanet ettiği ve Şişli’deki evinin anahtarını verdiği İsmail Canpolat idi ve o da asıldı. Sanırım o daneden asıldığını halen düşünüyordur.
Lozan’da İsmet Paşa’ya teknik bilgi anlamında büyük yardımlar yapan Maliyeci Cavit Bey. Asıldı.
Cephe ve sofra arkadaşı Albay Ayıcı Arif asıldı.
Sadık adamlarından Sarı Edip Efe asıldı. Sanırım bunlarda halen daha neden asıldıklarını düşünüyorlardır.
Trabzon mebusu Ali Şükrü bey kim tarafından neden öldürüldü sorusuna cevap bulmak zor değil. Enver paşa taraftarı olan Trabzon milletvekili Ali Şükrü bey, Enver paşanın Ankara ya gelmesini istiyordu. Bunun içinde Trabzon da ve Ankara da ciddi taraftar oluşuyordu. Elbette Enver paşa Ankara ya gelseydi Mustafa Kemalin esemesi okunmayacaktı. Sadece Mustafa kemal in değil İngiliz politikası da suya düşecekti. Halifelik kaldırılmayacaktı. Nitekim o yıllarda Ermenistan meselesi de gündemdeydi. Ever paşa taraftarı olan Ali Rüştü bey alçakça suikasta gönderilirken, aynı günlere Enver paşanın kellesi içinde Ermeni komitacılarla anlaşma yapılıyordu. Getirin Enver paşanın kellesini bizde Ermenistan ı tanıyalım. İlginç değil mi ? ( Çaka) kısa adı ile bilinen Rus istihbaratında çok sayıda bulunan Ermeni ajanlar tarafından dikkatle takibe alınan Enver paşa 11922 Haziranında şehit edildi. Ankara Ermenistan’ı ne zaman kabul etti acaba?
Geçelim. Bu olayların her biri bir kitap olacak kadar derin meseleler. Bunu okuyan çakma tarikçiler, puta tapanların suratlarını görür gibi oluyorum. Bana söyleyecekleri ne var bilmem ama, bildiğim bir şey varsa uydurma tarihten uydurma belgelerle beni yalanlamaya çalışacaklardır. Tabii birde resmi ideolojiyi korumak ve kollamakla görevli hukukçular ulusalcılar martavalcılarda çabası daha.
Ama sadece şunu anlayın yete. Mustafa kemal hangi tarihte nerde ne yapıyordu?
Ama dürüst olun. Bakın ben onun kişisel huylarını filan konu etmiyorum. Yok alkol alırdı yok şarap içerdi filan. Bunu herekse yapıyor bunun için ne Mustafa kemali ne de bir başkasını kınamıyorum.
Konumuza dönelim;
Dikkat edildiğinde asılanlar vakti ile Enver paşa ile beraber çalışanlar. Anadolu ya Kuvva harekatını kuran ve hazırlayan adam Enver paşadır. Teşkilatı mahsusa nın 1915 yılında başlattığı Kuvva harekatı, ülkenin ve Asya nın değişik yerlerinde örgütlenmiş ve o dönemlerde gömülen silahlar, muhtemel bir düşman işgaline karşı buralara yerleştirilen adamlara yedi emin olarak verilmiştir.
Enver paşanın fikri ve planıdır.
Mütarekeden sonra ise Enver paşa ve beraberindeki kurmaylardan bir kısmı sürgüne gidince Mustafa Kemal ortalığı boş bulmuştur.
Mustafa kemalin bu anlamda yapığı en küçük bir şey yoktur. Kurtuluş savaşının ve Anadolu kurtuluşunun alt yapısını hazırlayan İsmail Enver paşadır. Allah ondan razı olsun.
Mustafa kemal sadece İngiliz işgal kumandanının baskısı ve arkasından Osmanlı sultanından aldığı yetki ile gelip kuvva ’nın başına geçmiştir.
Tarihçiler utanmadan şu gerçeği gizlemesinler;
İstanbul’u işgal eden İngiliz kumandanının baskısı ile Sultan Mustafa kemali görevlendirmiştir. Nitekim bu görevlendirmeden sonra İngilizler dönüş hazırlığına başlamışlardır. Ancak Ankara da hükümet tam olarak kuruluncaya kadar beklemişlerdir. Nitekim Kahramanmaraş’ı işgal eden İngilizler halka iyi davranmışlar ve Ermeni taşkınlıklarına meydan vermeyerek Türk halkının sempatisini kazanmaya çalışmışlardır. Bu babalarının hayrına ve Türk milletini çok sevdikleri için değildir. Bu tamamen yıkarda yapılan anlaşmaların gereğidir. Nitekim anlaşma netleşince sessizce çekilip yerlerini Fransızlara bıraktılar. Hatta İngilizler giderken depolardaki silahları el altından Türklere dağıttılar. İngiliz ordusu buraya hükümet kurdurmaya gelmişti Türklerle savaşmaya değil.
Örnek Amerika Irak’a girdi, Saddam yanlılarını ezerek kendi hükümetini kurdurdu ve gidiyor.
Daha açık nasıl anlatılır? Amerika elbette sadece Irak için ve buraya hükümet kurdurmak için gelmedi. Ortadoğu üzerinde yeniden yapılandırma sürecinin bir gereği olarak Asya hâkimiyetini sağlamaya geldi. Hani ne demişti İngiliz oryantalist; Irak bölgesini elinde tutan Asya nın anahtarını da eline alır.”Amerika bir taş ile iki değil dört kuşu birden vurmuştu yani.
İşte Ankara ya kurdurulan hükümetinde amacı bir taraftan İslam birliğini dağıtmak için halifeyi halletmek, ki bu görev Mustafa kemal ve ekibine verilmişti. Bir taraftan da Asya kıtasına giden yolu ellerinden tutmak. Nitekim Musul için gelen dört diplomat Mustafa kemal ile ne görüştülerse görüştüler ama sonuçta ihanet kabağı bizim başımıza patladı.
Osmanlının yıkımı ile İngiltere için Asya kapıları açıldı
Ne farkı var?
Daha bu ihanet nasıl anlatılır?
Sakarya savaşında ise müttefiki olan yunanları bırakarak çekilen İngiliz hem üzerindeki ittifak safrasını attı, hem de Mutafa kemale bir savaş kahramanlığı bahşetti.
İngilizler ile savaşılmadı Sakarya da. Yunanlılar da zaten bunun üzerine çekilmeye başladılar. Sakarya meydan savaşı. Tamamen düzmece ve yalan.Nitekim öyle bir yalan ki yıllar sonra resmi tarih yazılırken Mustafa kemal’e atfedilerek söylenen “ Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir ileri ” yaftalaması bile şaşkınlığın en gülünç tarafıdır. Çünkü yunan Akdeniz e değil ege denizine çekilmiştir. Antalya da değil İzmir den denize dökülmüştür(!)
Allah aşkına şu Atatürkçüler biraz zekalarını çalıştırsalar da olaylar arasındaki mantığı yakalasalar olmaz mı?
Peki İsmet İnönü için neden kahramanlık ihdas etiler ve “ birinci ve ikinci İnönü meydan savaşları” gibi şaşalı kutlamalarla tarihte olmayan uydurma zaferlerle milletin başına bu musibeti getirdiler.
Aynı şekilde Fevzi Çakmak paşa. Cumhuriyet tarihini en uzun genelkurmay başkanlığı yapan bu adamın özelliği ne idi. Başka kurmay başkanlık yapacak a dam kalmamış mıydı? Yoksa olağan üstü özelliklerimi vardı bu adamın. kurtuluş savaşındaki rolü hakkında fazla bilgi yok. Hem Mustafa kemal döneminde hem de İnönü nün şeflik döneminde genelkurmay başkanlığı yaptı. Çünkü tavşan pisliği gibi kokmaz bulaşmaz bir kişiliğe sahipti. Memlekette dönen dolaplara karşı umursuz sadece kendi koltuğu için nefes alıp veren bir ot yığını idi. Nitekim onunla ilgili rahmetli Necip Fazıl Kısakürek; Memleketin haline bakarak bu hükümeti devirmeleri ve İsmet İnönü’yü uzaklaştırmaları konusunda telkinde bulunduğunda üstada der ki; “ Ben yeni çeri değilim” Bu manidar cevaba üstad da daha manidar bir yorum yapıyor,
Üstad kısaca diyor ki;
” Keşke bir kere daha yeni çeri olabilseydiniz. “
Evet, yalan üzerine bina edilen bu resmi tarih ve kukla Cumhuriyet Seksen senden beri ülke insanına kan kusturarak bu günlere geldi. Daha yenice şahsiyetine kavuşmaya başladı. Türk milletini devletine olan sadakatinden de yararlanan bu ihanet şebekesi kutsal devlet anlayışını kullanarak dinsiz bir ideolojiyi dayatmış ve ümmeti Muhammed e kan kusturmuştur.
Kim diyorsa ki bu melaneti başımıza saranlar cennetlik, kendi adıma ben cehenneme razıyım vesselam.
Böyle yazar müsvetteleri peydah oldu şimdi de. Ağızlarına sakız ettikleri bir sloganları da var. Uyanın artık! ben de sana sesleniyorum, aklını başına topla. burası dingonun ahırı değil. varsa elinden su götürmez delillerin çatır çatır konuşursun. İnönü savaşları yapılmamış değildir, belki moral kazandırmak için abartılmış olabilir ki buna romada da, osmanlıda da rastlanır.ayrıca siyasi ideolojiler siyasi fikirlerdir ki bunların dini zaten olmaz, osmanlı zamanında da ideolojinin dini yoktu, islami kurallara uygunluk gözetiliyordu sadece ki, buna bugünki TC yasalarında da ister istemez dikkat ediliyor zaten. keşke bunları anlayabilecek kadar okusanız kendinizi geliştirseniz de böyle boş boş safsatalarla para kazanıp HARAM para kazanmasanız, kazandırmasanız.
Haziran 26th, 2011 at 00:06