Ya Artırın ya Kaldırın…
Otopark ücretine 50 kuruş zam.
Ödeyene, toplayana bozuk para çilesi
Düz hesabın tarifi…
Oldubittiye getirip, indirim isteme yollarından biridir.
Alış-veriş yapılır, cüzdan çıkarılır, alacağınız malın fiyatı küsuratlıdır, umursamaz mimikle “ Düz hesap olsun” dersiniz. Kabul edilir veya “ Vallahi kurtarmıyor” diye geri çevrilir.
“Hadi canım o kadardan ne olacak” diye bastırılır.
Tutarsa; 3-5 TL karlı çıkarsın.
Tutmazsa; kırar boynunu ödersin.
***
Bizimki bu hesaptan değil.
50 kuruşluk muhabbetten.
Serbest tarife, liberal ekonomi, bağımsız Pazar gibi bir sürü şeyler uydurulurken…
Diğer yandan döviz, altın, petrol fiyat artışıyla piyasa zamlarını gazlıyor.
Devletin hizmet tarifeleri ona keza…
Yeniden değerlendirme oranı kalıbıyla harçlar, pullar, cezalar…
Tut tutabilirsen.
**
Piyasanın zam tsunamisinde…
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi, otopark ücretlerine zam yaptı.
Sadece 50 kuruş.
5 TL idi, 5,5/ TL oldu.
Saat 19.00’dan sonra
3 TL’den 3,50 TL’ye çıkarıldı.
***
Sözde ayarlama.
Genel gider, personel ücreti falan…
Meclisimiz, yarım liracığı uygun görmüş.
Böyle dönemde lafı mı olur?
***
Resmen sosyal işkence.
Araç sahibine de, otopark görevlisine de.
Adam otosundan inecek bir beşlik takdim edecek, 50 kuruş arayacak.
Yoksa 1 TL verecek.
Veya 5 TL daha toka edecek.
***
Otoparkçı, 50 kuruşun telaşına düşecek.
Para torbasıyla dolaşacak.
Eksik alsa kendine zarar.
Fazlasını unutsa sorguya uğrar.
Şıngır şıngır parayı taşıyacak.
10 TL’lik verene…
4.50 geri verecek.
Oto sahibinin de cebi seslenecek.
***
Olayın makul ve mantıklısı…
Gelin 50 kuruşluk zammı 1 TL’ye çıkaralım.
Düze hesap olsun, dert son bulsun.
Bütçeye de merhem olsun.
***
Bu işin yakışanı…
50 kuruş koyacağına, hiç zam yapmamaktı.
Seçime 60 gün kala…
Seçmenin kafasını bozmamaktı!
****