Vona Kruvaziyer Liman Olsun
Dünkü yazımda, TÜRSAB Türkiye Kruvaziyer Turizmi Raporuna göre; kruvaziyer turistin harcamasının normal turistin 3 katı olduğunu, Türkiye’nin Dünya’daki payının % 11 olduğunu, sektörün Dünya genelinde her yıl % 5 Türkiye’de ise % 10 büyüdüğünü, % 10 u esnafa olmak üzere ülkemizin bu turizmden yıllık ortalama 4 milyar dolar kazandığını kısaca belirtmiştim.
Ayrıca, TÜRSAB Türkiye Kruvaziyer Turizmi Raporunun sonuç kısmında “Gelir düzeyi yüksek bir turizm kitlesi demek olan kruvaziyer turizm, Türkiye için de büyük önem taşıyor. Bunun için kuşkusuz ilk etapta gerekli olan şey ise liman sayısını artırmak.” Vurgusu yer alıyor. Ancak, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘Türkiye Turizm Stratejisi 2023 hedefinde yeni limanlar yer alsa da Ordu bu limanlar arasında yer almıyor.
Öncelikle bir noktanın altını yüksek sesle çizmekte fayda var: “il olarak, iddaalı ve modern bir kruvaziyer limanına mutlak ihtiyacımız var” ve bu konuda havaalanı benzeri bir sahiplenme ve lobi çalışması yapılması doğru bir başlangıç olabilir. Şehir sahiplenirse siyaset gereğini yapacaktır siye düşünüyorum.
Yer konusunda iki önerim var: birincisini daha önce de yazdığım gibi Ordu İskelesinin kruvaziyer limana dönüştürülmesi, elbetteki teknik detaylar uzmanların alanı, ancak şehrimizin denizle ve uluslararası turizmle buluşması anlamında çokta yakışır.
İkincisi ise doğal liman konumundaki Vona Limanının kruvaziyer liman olarak dizayn edilmesi. Literatürde TARİHİ DOĞAL VONA LİMANI, çamburnundan alınca-efirli mahalleleri sınırına kadar olan bölge kastediliyor ve gerçektende bu bölge doğal korunaklı bir alan. Coğrafi konumu; 41° 05 dk 00 sn KUZEY, 37° 50 dk 00 sn DOĞU (enlem: 41.083 ve boylam: 37.833) koordinatlarında.
“1641 yılında bölgeyi dolaşan Evliya Çelebi Seyahatname adlı meşhur eserinde, Vona limanında gemilerin demir atmadan konaklayabileceklerini belirtirtmektedir. 1817-1819 yıllarında bölgeyi dolaşan Per Minas Bıjışkyan ise Vona limanının Yason’a dokuz mil mesafede iyi bir liman olduğunu ve üç ayrı yerde gemilerin konaklayabileceğinden bahsetmektedir”*
“Osmanlı Arşivi’ndeki Vona ile ilgili belgelerde de Vona limanının özelliklerine dair bilgilere rastlanmakta, “Ordu, Fatsa ve Ünye kazaları birleştirilerek oluşacak yeni sancağın merkezi olarak en uygun yerin Vona olacağı” belirtilmekte, Vona’nın sancak merkezi olarak önerilmesindeki en büyük sebep limanı olarak gösterilmektedir. Bu belgede Vona limanı ile ilgili bilgilerin sadeleştirilmiş hali şu şekildedir “Karadeniz boğazından çıkılıp Batum’a varılıncaya kadar ihtiyaç duyulduğunda gemilerin sığınacakları Vona limanından başka bir liman olmadığı gibi bu liman, Sinop limanına göre daha üstündür. Kış mevsiminde her çeşit vapur ve gemiler fırtınaya yakalandıklarında Vona limanına gelerek orada barınırlar. Kışın bu limanda her zaman bu şekilde barınan gemileri görmek mümkündür. Allah tarafından “tabii bir liman olarak yaratılmış” olan bu limanın, gün doğusu ve poyraz yönleri açık ise de arka tarafını çevirmekte olan dağlar, sonbahar, ilkbahar ve kış mevsimlerinde kar eriyinceye kadar poyraz ve gündoğusu rüzgarlarını engellemektedir. Bazı tüccar gemileri bu yüzden limanda kışlamaktadır. Bu kışlama sırasında hiç bir gemi deniz kazasına uğramamıştır”*
Vona limanına vefa borcumuzun olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, turizm şehri olmayı hedefleyen ilimizin kruvaziyer turizminde iddaalı olmaktan başka alternatifi yoktur. Biz kruvaziyer turizmini tartışmamalı, nasıl iddaalı olabilirizin yol haritasını konuşmalıyız.
Ordu Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin yönetim kurulu toplantısında dile getirilen liman konusunda Vona Limanına vurgu yaparak bu konuda farkındalığımı sağlayan Başkan yardımcımız Mehmet ALBAYRAK beyefendiye teşekkür ediyorum.
*(http://adnanyildiz.blogcu.com/persembe-vona-limaninin-onemine-dair-rapor/4895955)