Vay Gidene!
Adına küresel dedikçe top gibi yuvarlanan, nerede, ne zaman biteceği belli olmayan ekonomik kriz can almaya devam ediyor… Her gün bir, üç, beş… Sanki sıradan olay oldu…
Haberdir!
Aynı gün dört kişinin benzer nedenle intiharı haber, bir gazetenin değişik sayfalarında ayrı ayrı yer verilmesi ise özgün gazeteciliktir.
“Kriz intiharları” başlığıyla bir çatı, başlık altında toplanabilirdi.
Ulusal bir gazete cana kıyma olaylarını, birilerinin başına çakarcasına göstermiş.
Sonu dram, içeriği sıkıntılı yaşamlar farklı sergilenmiş.
Her haber gibi bilgilendirmiş, tekniğiyle farklılık yaratmış.
Dikkat toplayan, düşündüren, çözüm emreden olmuş.
* *
Adına küresel dedikçe, top gibi yuvarlanan, ne zaman, nerede biteceği belli olmayan ekonomik kriz, can almaya devam ediyor.
İntiharlar sanki sıradan olay oldu.
Melekesini yitiren, beyni kafatasından buharlaşan insanoğlu, yöntemi kendine özgü canına kıyıyor.
Vedasından önce çoğu yazılı not bırakıyor, kimisi yakınına sözlü iletiyor.
Bir, üç, beş…
Trafik kazası örneği Türkiye’nin kaderiymiş gibi…
* *
Haberin yarattığı hareketle dünyaya baktık.
İngiltere’nin ünlü üniversitesi Oxford, özel araştırma yapmış.
İşsizliğin yüzde 1 artması, 65 yaş altı intiharda 0,80 artışına neden oluyor.
İşsizlik yüzde 3 artınca, intihar oranı yüzde 4,5’a çıkıyor.
İşsizliğin bu aşamada bir iyi yanı var.
Herkes yürüyor, araç az kullanılıyor.
Trafik kazasında ölen de az oluyor.
* *
Japonya bir felaket.
Başarısız olanlar için intiharın toplum kültürü kabul edildiği ülkede oran her ay yüzde 6 artıyor.
İlginçtir:
Tokyo yakınlarında Fuji dağı altında Aokigahara ormanı seçiliyor.
Canına kıyma kararını verenlerin çoğu ormana gidiyor ve burada gerçekleştiriyor. Bu yıl 4 bin kişiyi aşmış.
Olay bir anda önlenemez boyuta gelince…
“Life link” adıyla intiharları önlemek için örgüt kuruluyor.
Başkanı Yasukuyi Shimizu, ‘sıradan olay’ dediği cana kıymalar için seferberlik istiyor.
Ormandaki ağaçlara, konulan direklere yaşama bağlayıcı bilgiler,öğütler konuluyor.
Ulusal Polis Merkezi, her olaydan sonra ailelere gidiyor, başka vaka olmaması için iknaya çalışıyor.
*
Oysa bizde…
Herkes ekonominin nabzını tutmak için büyüme, enflasyon, ihracat, milli gelir, döviz rezervi, istatistik gibi klasik göstergelere bakıyor.
Sosyal olumsuzluklarına başını çeviren yok.
Diğer yandan canlar gidiyor, kalanlar yanıyor, yuvalar dağılıyor.
*
Bu nedenle…
Haber olan her intihar, ülkenin milli sosyal davası olarak görülmeli.
Kanamalı ateş kenesi, domuz gribi, toplu ishalden öne çıkarılmalı.
“Garibim, o da canına kıymış” yakınması yerine…
Nedenleri kurutulmalı, yaraları sarılmalı…
Ve sebep olanlar utanmalı!