Vah Mühendisim
Baba, kucağındaki oğlunun başını okşardı:
“Büyüyünce mühendis adam olacak…”
Anne, gelinlik kızını överdi:
“Damat adayımız da mimar… Hem de yüksek…”
At yarışına dönen üniversite sınavlarında;
Birinci tercih mühendislik,
İkincisi doktorluktu.
Anlı-şanlı, kılıçlı- üniformalı subaylık bile…
Tercih sıralamasına girmezdi
* *
Mimar, mühendis diploması alınınca;
Evde yedi gün, yedi gece kutlanırdı.
Diploma, dede resminin üzerine asılırdı.
Baba, cümlesine “Mühendis oğlum…” şişirmesiyle başlar,
Gıpta ile dinleyenlere böbürlenirdi.
Hele kızı mühendis olan anne;
Değil mahalleye dünyaya sığmazdı.
* *
Mühendis damat, mimar gelin baş tacıydı.
Çok değil 20 belki 25 yıl önce.
* *
Şimdi oldular, “Aşsız-işsiz”
Hangi kapıdan girerseniz birine rastlarsınız.
Bir işte çalışıyorsa, donuk gözlerinden…
Çalışmıyorsa, kaçışından anlarsınız…
Kimse bir şey sormasın, utandırmasın diye…
* *
Dramın adı; Beyaz Yaka sefaletidir.
Sözde çağ atlayan Türkiye’de.
* *
TMMOB (Mimar, Mühendis Odaları Birliği) üyeleri arasında anket yapar.
Her dört mühendisten biri işsiz.
Çalışanların yarısı da başka meslekte.
İdare müdürü, profesyonel rehber, işletmeci vs.
* *
Yine araştırmaya göre;
Özel sektör şantiyesindeki mühendis, bürodaki mimar,
2 bin TL’nin altında ücret alıyor.
İşsiz olanlar buna da razılar.
Özel sektörün insafına kalmışlar.
* *
Araştırmayı İzmir il Koordinasyon Kurulu yaptı.
Makine, elektrik, inşaat, çevre mühendisleri ve mimarları taradı.
Raporunu verdi:
“Üyelerimiz yoksul kesime dâhil olmuştur”
* *
Sefaletin kamudaki boyutu ayrı rezalet.
1955 yılında devlette çalışan oranı yüzde 78,6.
1976 yılında 69,7.
2004 yılında 44,6.
2009’da mahcubiyet sınırında.
* *
Bir başka utanç daha.
Ankete, 1500 mimar-mühendis katılmış.
İki kişiden biri, sigortasının aylık ücretlerinden düşük gösterildiğini söylemiş.
Düşmenin dibi yok ya…
Al sana!
* *
81 ilde üniversite açıldı.
Okulda hocalar yok, her yıl binlerce mimar-mühendis mezun çıkıyor.
Eğitim yükselecek, gelişme artacak!
Aşsız-işsiz beyaz yakalarla Türkiye kalkınacak.
* *
Lafı bile kamera şakası olmaz…
Konuya birde TMMOB. acısından bakıp hangi görevleri yaptığı, mühendisin hangi hakkını koruduğu, ideolojik konularda,hükümete karşı olma konusunda meydanları doldurup asıl vazifesini yapıp yapmadığı konusunu dile getirirmisiniz!
Ekim 31st, 2009 at 11:18yazınızdaki tesbitlerinize katılıyorum.
Acaba mühendisler kendi kendilerinemi ettiler?
Mustafa Bey,
Ben de size katılıyorum. TMMOB kendini ideolojik angajmanın cenderesinden çıkarıp her yapılana muhalif olma misyonunu terk etmelidir.
Böylesi devasa bir mühendis ve mimar konfederasyonunun kendini dar jargona sokması bence acil olarak yeniden değerlendirilmesi gereken bir durumdur.
Ekim 31st, 2009 at 12:19Eğitim sistemimiz baştan aşağı zırvalıklar manzumesidir.
Ülkenin ihtiyaçları hesaplanmadan ve en uygun adaylar en başarılı mesleklere ulaştırılmadan sadece göz boyama hesabıyla yapılan işlerden bu kadar verim alınır
Ayrıca ben ne ZIRAAT MÜHENDİSLERİ biliyorum eline fidan verseniz ters diker hatta ömründe 3 fikan dikmişliği de yoktur
Ekim 31st, 2009 at 16:47