Üsame Bin Ladin Öldürüldü Mü?
En büyük ve en tehlikeli terör devlet terörüdür. Bu büyük ve zorba, hukuk tanımayan bir devlet olunca terörün boyutları her an dünyanın başka bir yerini vurabilir. Örnek İsrail…
Dün gece itibariyle ABD Pakistan’da “bir milyon dolarlık bir villada yaşayan” Usame Bin Ladin’i öldürdüklerini açıkladılar.
Yıllardır Afganistan-Pakistan merkezli örgütsel faaliyetleriyle dünyanın gündemine oturan Bin Ladin’in öldürüldüğü açıklandı. ABD tarafından yapılan açıklama fotoğrafın “montaj” olabileceğinin gölgesinde kaldı. Zira bu kadar profesyonel kuvvetler yetiştiren ABD sanırım bu ekiplerine bir de iyi fotoğraf çekme eğitimi vermeyi ihmal etmemişlerdir. Artık fotoğrafların gerçek olup olmadığını anında öğrenmek zor değil. Hele hele ABD’nin (şayet kasıt yoksa) Bin Ladin’in öldürüldüğü haberi ile servis ettiği fotoğrafın çok acemice montajlandığını söylememde bir beis görmüyorum.
ABD bin Ladin haberini dünya basınına servis ederken bir fotoğraf kafaları karıştırdı. Bin Ladin’in hemen hemen her haberde “arka fon” gibi gösterilen gülümseyen fotoğrafının aynısı biraz salça rengi, biraz da bilgisayarda (hatta samsung cep telefonlarının foto düzeltme hizmetiyle) yüzüyle oynayıp “işte öldürdüğümüzün kanıtı” diye gösterdiği fotoğraf haberin inandırıcılığını gölgeledi. Yani fotoğraf Bin Ladin’in öldürüldüğünü doğrulamadı.
Fotoğraf üzerinden yapılacak spekülasyonlar Pakistan’ın şu saate kadar yapmadığı açıklamadan dolayı daha da artacağa benziyor. Bu sebeple Pakistan bir an önce açıklama yapmak zorundadır.
ABD bu süreçte Bin Ladin’i vurmalıydı! Her ülkede hükümet edenler seçimlerden önce kendilerine yarayan “çılgın projeler” bulurlar. ABD için ise “Çılgın proje” ancak bu olabilirdi.
ABD’nin böyle bir operasyona ihtiyaç duymasının sebebi tahmin ettiği gibi 4. yılında OBAMA efsanesinin fos çıkmasıdır. Barışa zerre kadar katkısı olmadığı halde NOBEL Barış ödülü alma dışında barışla hiçbir alakası olmayan OBAMA, ancak böyle popülist bir projeyle önümüzdeki seçimlerde oy alabilirdi. ABD toplumu 11 Eylül saldırısının sorumlusu olarak Bin Ladin’i tanıyordu. Amerika toplumu Bin Ladin diye biri var mı yok mu? Bin Ladin’i kim hangi amaçla besledi, büyüttü sorularını soracak bir halk değildir. Kendilerine basın neyi veriyorsa onunla yetinirler. İsrail’in Filistin halkına reva gördüğü devlet terörizmi için “Filistinli teröristler”e karşı “kendilerini korumaya yönelik mütevazi önlemler” olarak algılayan ABD toplumu Bin Ladin için de öncelikle ABD sonra da dünya için gelmiş geçmiş en azgın ve tehlikeli terörist” demektedir. Böyle tanınan birisini öldürtmek elbette OBAMA için tek ve ilk “başarı” olacak ve bu operasyon muhtemelen OBAMA’nın yeniden ABD başkanı olmasına yeterli gelecektir.
OBAMA’nın başkan olmaSıyla dünyaya barışın gelmeyeceğini görmüş olduk.
Peki, ABD Bin Ladin’i öldürdüğünde dünyaya barış gelecek mi?
Eğer dünya barışı buna bağlıysa ölmemişse (her türlü şiddet ve katle karşı olmama bakmadan) beraberce öldürelim…
ABD 10 yıldır Bin Ladin’i arıyormuş!
Dağları, taşları didik didik ararken villada bulmuşlar. 10 metre yüksekliğinde duvarlar, duvarların üzeri 2 metre tel örgü, korumalar…
Eğer bütün bunlar doğruysa Bin Ladin Amerika’ya “gel beni öldür” diye garanti vermiştir. Pakistan gibi bir ülkede, bir kasabada 10 metre duvarları olan bir villa “kimin nesi” diye dikkatten kaçar mı? Korumaları olan böyle bir yerde Pakistan cumhurbaşkanı kalmıyorsa Bin Ladin’in kaldığı kesindir. Ve ABD bunu bilmeyecek öyle mi?
Şimdi gelelim başlığımıza;
Akşamüstü yazıyı hazırlamaya başladığım saatlerde twitter sofrasına “Bin Ladin Ölmedi” notuyla yazımdan bahsettim. Bir arkadaşın “Ama ‘sakın kalbimizde yaşıyor’ demeyin” diye cevap yazdı.
Hayır!
İçimizde yaşıyor demeyeceğim, demeye gerekte duymuyorum.
Artık bütün dünyada her inanç sahibi kitlelerin,
Şehitler ölmez,
Şehit namirin sloganlarını da kast etmiyorum.
En doğal, en inandırıcı yöntemler varken;
“Benim canlı ele geçirilmemem gerek” diye kesin talimat veren Usame Bin Ladin’i,
Eğer ABD o villada vurduğunu iddia ediyorsa,
Eğer o fotoğrafla ikna olmamızı istiyorsa,
Eğer denize attıklarına inanmamızı bekliyorsa;
Kimse kusura bakmasın, Üsame Bin Ladin henüz sağ, ABD onu öldürmemiştir ve Bin Ladin de yaşıyor.
Nasıl?
“Kalbimizde yaşıyor” demedim…
yazınızı okuduktan hemen sonra bir tv kanalında proflar şizofrenin tanımını anlatıyorlardı korkuyla yaşayan insanlar kurgu , senaryo ,yönetme ve yok etmeyle yaşıyorlar korkuç bir şey ABD bu saygılarımla
Mayıs 6th, 2011 at 00:45