Ünlü Astım İlacı Singularir Etkisiz Bulundu
Astım tedavisinde ülkemizde de yaygın olarak kullanılan “montelukast” etken maddeli “Singulair” isimli ilacın, çocuklarda “hırıltılı solunum” ataklarını azaltmadığı bildirildi (1).
Londra Queen Marry Üniversitesi uzmanları tarafından gerçekleştirilen çalışmada, hırıltılı solunum başlangıcında verilen ilacın 12 ay süresince bu atakları önlemede plasebodan farklı olmadığı belirlendi.
Kısa adı WAIT (Wheeze And Intermittent Treatment) olan çalışma İngiltere ve İskoçya’ da en azından biri yakın zamanlarda iki veya daha fazla hırıltılı solunum atağı tespit edilen 10 ay-5 yaş arasında olan 1.358 çocuk üzerinde gerçekleştirildi.
Genotiplerine göre sınıflandırılan çocuklara ebeveynleri tarafından 12 ay süreyle her hırıltılı solunum epizodunda bir grubuna rastgele montelukast diğer gruba ise plasebo verildi.
Hırıltı epizotlarının sayı ve süresi her iki grupta da aynı idi.
Genel olarak, montelukast hastaneye ilk başvuru zamanını uzatmış olmakla beraber acil başvuru oranlarında bir farklılık bulunmadı.
Bununla beraber özel bir genetik mutasyonu olan çocuklarda (5/5ALOX5) bu ataklar dolayısıyla hastaneye müracaatlarda yüzde 20 azalma görüldü.
Montelukast verilen çocuklarda ağızdan kortizona daha az ihtiyaç duyuldu ama bu ilaçları en azından bir defa almak zorunda olan çocukların oranı iki grup arasında farklı değildi.
Avrupa Solunum Derneği’ nin (European Respiratory Society Münih’ te yapılan kongresinde) sunulan çalışma aynı zamanda Lancet Respiratory Medicine isimli dergide de yayınlandı.
Hırıltılı solunum=wheezing
5 yaş-10 ay arası çocuklarda “hırıltılı solunum” (wheezing), sıklıkla soğuk algınlığı ile tetiklenen tekrarlayan epizotlarla karakterizedir.
Bu epizotlar klinik olarak ciddi olabilir ve çocuğun doktora müracaatını gerektirir.
1998-2005 seneleri arasında UK’ de pediatri hastane başvurularının denetlendiği çalışmada müracaatların çoğunu 5 yaşından küçüklerin oluşturduğu belirlenmişti.
Küçük çocukların bu yoğun hırıltılı solunum atakları uzun süren belirtisiz dönemleri kapsadığından bunlarda “aralıklı” (intermittent) tedaviler benimsenmiştir.
Daha önce 1-5 yaş arası çocuklarda yapılan bir araştırmada hırıltılı solunumun başında ebeveynler tarafından verilen kısa süreli kortizon tedavisinin hırıltının şiddetini azaltmada etkili olmadığı tespit edilmişti.
Buna karşılık, solunum yoluyla uygulanan aralıklı yüksek doz kortizonun bu yaş grubunda klinik olarak şiddetli wheezing ataklarını yüzde 30 azalttığı gösterilmişti ama bu tedavinin büyümeyi baskılama gibi bir olumsuzluğu vardı.
Aralıklı montelukast tedavisi ile farklı neticeler elde edilmiştir:
Robertson’ un çalışmasında 2-14 yaş arası çocuklarda 12 ay süreyle verilen montelukastın acil müracaatlarını yüzde 38 azalttığı fakat Bacharier ve Valovirta’ nınkilerde ise 12 ay boyunca aralıklı montelukastın wheezing ataklarını, atakların ağırlığını ve kortizon tedavisi ihtiyacını azaltmadığı bulundu.
Astımlı erişkinlerde montelukasta cevabın aynı olmamasının kısmen ALOX5 gen düzenleyicisindeki farklılıktan kaynaklanabileceği ileri sürülüyor.
Araştırmacılar, “Bu verilerin 10 ay-5 yaş arası çocuklarda hırıltılı solunum için aralıklı montelukast tedavisinin rutin kullanılmasını desteklemediğini” vurguluyorlar:
“Daha önce küçük çocuklar üzerinde aralıklı dozajla gerçekleştirilen üç çalışmanın meta-analizinde de benzer sonuçlara ulaşılmıştı”(2).
Montelukast astımda sprey kortizondan daha az etkili
Hafif veya orta derecede astımı olan 10 bin erişkin ve 3 bin 300 çocuk üzerinde yapılan 56 araştırmanın değerlendirildiği bir meta-analizde sprey kortizonun inatçı astımı olan erişkinlerde ve çocuklarda anti-lökotrien ilaçlara üstün olduğu ispat edildi (3).
Araştırmacılar, bu üstünlüğün orta derecede bronş daralması olan hastalarda daha da belirgin olduğu ve güncel kılavuzların tavsiye ettiği gibi astımda sprey kortizonun tek ilaç olarak tercih edilmesi gerektiği sonucuna varıldığını bildiriyorlar.
Bir başka meta-analizde de lökotrien antagonistlerinin çocuklarda belirli bir hastalığa bağlı olmayan öksürük üzerine tesiri olmadığı belirlendi ve ilacın bu amaçla kullanılmaması gerektiği vurgulandı (4).
Bu meta-analizlerin bağımsız bir kuruluş olan ve ilaç endüstrisi ile çıkar ilişkisi olmayan Cochrane Library tarafından yapıldığını özellikle hatırlatmak isterim.
Yeni yapılan bir araştırmada da montelukastın 6-24 aylık tekrarlayan hırıltılı solunumu olan çocuklarda (wheezy infant) da bir işe yaramadığı tespit edildi.
113 hırıltılı çocuğun 8 haftalık bir sürede her gün montelukast veya plasebo almak üzere iki gruba ayrılarak takip edildikleri çalışmada montelukastın ne şikâyetsiz günlerin sayısını, ne nefes açıcı ilaç kullanımını, ne solunum fonksiyonlarını, ne havayolları aşırı duyarlılığı veya hava yolları enflamasyonunu etkilemediği ortaya kondu (5).
Gelelim neticeye
BİR: Montelukast bizde hem kuru öksürük ve hem de alerji tedavisinde etkisi ispatlanmadığı hâlde yaygın olarak kullanılıyor; sadece sprey kortizonla gayet güzel kontrol altına astımlılara da “bonus” olarak veriliyor.
İKİ: Her öksüren çocuğa “astım başlangıcı” diye uydurma bir teşhis konmasının veya bronş aşırı duyarlılığına bağlı öksürük nöbetleri tablosuna (İstanbul Bronşiti) “öksürük varyant astım” diye içinde astım geçen bir isim takılmasının sebebi astım ilaçlarının yazılmasını kolaylaştırmaktır.
ÜÇ: Doktorları ve bu ilaçların çoğunun parasını ödeyen SGK’ yı ‘gereksiz ilaç kullanımına’ karşı uyanık olmaya ve gerekli tedbirleri almaya davet ediyorum.
Montelukast eczanelerde ‘Singulair, Onceair, Monax, Luxat, Airfix, Clast, Notta, N-fess, Respair, Zespira…”gibi isimlerle satılıyor.
KAYNAKLAR
1. http://www.thelancet.com/journals/lanres/article/PIIS2213-2600(14)70186-9/fulltext
2. http://www.medpagetoday.com/MeetingCoverage/ERS/47585
3. http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1002/14651858.CD002314.pub3/abstract
4. http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1002/14651858.CD005602.pub2/abstract
5. http://erj.ersjournals.com/content/41/3/664.abstract