Ulusal Çağrı: Kurbanlıkları Kesmeden Önce Bayıltalım!
Bilgi Ağı'ndan Ulusal Çağrı: Lütfen Kurbanlıkları Kesmeden Hemen Önce Narkozla Bayıltalım!
Bu bayrama buruk girdik. Bir taraftan terör belasının acısı geçmeden bir taraftan da Van depremi sadece Van'ı değil bütün bir ülkeyi adeta yasa boğdu. Kısaca bu bayrama acı duygularımız taze iken girdik.
Hazır "acı" kavramının zihnimizde tazeliği devam ederken, HAYVAN HAKLARI bağlamında bu kurban bayramında hayvanları keserken onların da canı ve acıma duygusu olduğunu düşünerek kesim öncesi (yaklaşık beş dakika önceden) narkozla bayıltarak kurban keselim. Bunun dinen bir sakıncası olmadığını bizzat Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu açıklamıştır. Hatta Diyanet, hayvanın ölmemesi şartıyla elektroşok ile şoklandıktan sonra kesilebileceğine bile cevaz vermiştir.
Burada biz elektroşoktan bahsetmiyoruz. Zira elektroşok hayvana az da olsa acı çektirmektedir. Ancak hayvan narkozla bayıltılırsa, hemen hemen hiç acı çekmeden canını teslim edecektir. Bu şekilde kurban kesmenin TIBBİ anlamda bir sakıncası olmadığı gibi, bir çok avantajı da bulunmaktadır. Yina aynı şeklide, bu yöntemle kesimin DİNİ açıdan da bir sakıncası bulunmayacaktır. Zira, kurbanla ilgili tek ayet Kur'anda Kevser Suresinde geçmete ve burada geçen "nahr" hayvanın boğazlanarak/kesilerek kanının akıtılmasıdır.
Hayvan ister tam narkozla (xylazine + ketamine) yöntemiyle, isterse kas gevşetici kısmi bilinç kaybıyla (xylazine) yani SEDASYON yöntemiyle kesilsin her halükarda canlılık devam etmekte olduğundan boğazı kesilince kalp hemen hemen (atardamarı) aynı debiyle kanı vücuttan boşaltmaktadır. Dolayısıyla kesilen hayvanın DİNEN HELAL olması için kanın vücuttan çıkmış olması şartı gerçekleşmiş olacaktır.
Dini Açıdan Çekinceler:
Bazı ehli takva zümresi Din İşleri Yüksek Kurulu'nun yapmış olduğu bu açıklamayı hatalı olarak görmektedir. Onlara göre, kesilen hayvanın helal olması için kesim sırasında bilincinin tam olarak yerinde olması gerekliliğidir. Bu kanımca işin fetva değil takva boyutudur. Zira takva boyutuyla bakıldığında şu husus düşünülmektedir:
Kurban keserken hayvanın debelenmesi, can çekişmesi insanın içindeki kin duygusunun boşaltılması, insanların kanının dökülmesi yerine hayvan kanı dökerek toplumsal dinginliğin sağlanması.
Oysa ki günümüzde toplumbilimsel anlamda olaya baktığımızda, eğer KURBAN müslümanların kin ve gazab duygularını boşaltıyor veya onların kan akıtma duygularını nötürleştiriyor olsaydı MÜSLÜMAN ÜLKELER BİRBİRİNİ BOĞAZLAMAZDI. Dünya üzerindeki ülkelere baktığımızda birbirine en çok kurşun sıkan bomba atan toplumlar, şu ya da bu şekilde İSLAM TOPLUMLARIDIR. Dolayısıyla KURBAN'ın insandaki "gadab" / kan dökme duygularını nötralize ediyor olduğunun pek bir anlamı bulunmamaktadır.
Ayrıca, günümüzde bütün dünyada insanların yarıdan fazlası kentte yaşmakta, ve zaten insanların büyük çoğunluğu kurbanı kendileri kesmemekte, dolayısıyla hayvan boğazlama veya kan akıtma imkanları bile yoktur. (Hoş bana göre günümüzde bu bile komik bir durumdur.)
Kurban kesmeden önce kurbanlıkların bayıltılmasının iki boyutu bulunmaktadır. (TIBBİ/VETERİNERLİK BOYUTU ve DİNİ BOYUTU) Zaten bu iki boyutu Din İşleri Yüksek Kurulu ayrıntılı olarak değerlendirmiş ve ona göre karar vermiştir.
Narkozla Bayıltılma veya En Azından Sedasyon Yöntemiyle Yarı Bayıltma İle Kurban Kesilirse;
Birinci olarak, kurban kesimi öncesi hayvanın güçlü tepkisi karşısında ortaya çıkabilecek ölümcül kazalar ortadan kalkacaktır. İkinci olarak ta, hayvan bayıltılarak kesilmesi durumunda daha az, neredeyse hiç acı çekmeden ölüm gerçekleşmiş olacaktır.
Tekrardan belirtmek gerekir ki, dinen fetva çerçevesinde etin helal olmasının şartı, hayvanın kesilme sırasında kanının vücuttan tam olarak boşaltılmış olmasıdır. Zaten sağlıklı iken kaza ile ölmüş hayvanın etinin yenmemesinin yani dinen helal olmamasının altındaki sebep te budur. Bayıltılma yönteminde hayvanın kalbi ve atar damarı çalışmakta olduğundan kan vücuttan tamamıyla boşaltılmaktadır.
Yazımız, ilk bakışta kanlı bir yazı/çağrı gibi görülse de, hümanist duygularla kaleme alınmış özde insacıllık temeline dayanan bir çağrıdır. İnsanlar bu gün için bu çağrıma kulak vermeyecek olsalar bile zaman içinde konu KAMUOUYNADA tartışıldıkça sağduyu dile getirdiğimiz şekilde ortaya çıkacaktır.
Bu vesile ile, bütün dünyadaki Müslüman kardeşlerimizin Kurban Bayramını kutlar, sağlık esenlik ve barış getirmenisi dilerim.
Not:
Bu yazı, www.bilgiagi.net, www.bilgievreni.com, www.gazetecanik.com, www.kamudanhaber.com, www.siyasalforum.net, www.ahmetfidan.com ile, Halkın Sesi, Gazete Canik vb. kağıtbası gazetelerde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.