Ülkeyi Cehenneme Çevirebilecek Provokasyonlara İzin Verilmemeli!
Esenyurt'ta MHP seçim bürosuna yapılan saldırıyla ilgili önceki gün gazetemizde 'Esenyurt'ta yaşanan provokasyondur' başlıklı yazımda şu görüşlere yer vermiştim:
“Oslo görüşmelerinde MİT yetkilisi PKK yöneticilerine ne diyordu? "Kentlere ne kadar bomba soktuğunuzu ve nerelerde olduğunu biliyoruz."
Ardından 'KCK içersinde bilmem ne kadar MİT görevlisi var?' diye kamuoyuna yansıyan haberleri anım-sıyor musunuz?
Ben silahlı saldırının açık açık bir provokasyon olduğuna inanıyorum.
Silahlı saldırıyı yapanlar ve yaptıranlar derhal bulunmalı ve kamuoyunun önüne çıkarılmalıdır. İktidar seçim sürecinde ortaya çıkacak tüm provokasyonlara yönelik kararlı bir mücadele yürütmelidir.
Soru şu: MHP seçim bürosuna saldırı emrini kim verdi ve neden verdi? Silahlı saldırı kimin işine gelir? Bundan kim fayda sağlar? Sorular çoğaltılabilir ve sorulara verilen yanıtlarda saldırının arkasındaki gücü ortaya koyar.
****
Esenyurt'ta yaşanan silahlı saldırı nelere yol açar?
1- Esenyurt'ta gerginlik en üste çıkar.
2- Türkiye genelinde özelikle MHP'nin çok güçlü olduğu yerlerde BDP ve HDP ilçe binalarına yönelik saldırılar yaşanır.
3- Bu saldırılar kimi yerlerde karşılıklı çatışmaya döner.
Son söz: Esenyurt'ta BDP ve MHP yöneticileri derhal bir araya gelmelidir. Birileri buna aracılık etmeli. Türkiye'yi cehenneme çevirebilecek provokasyonlara izin verilmemelidir.”
Açıklamalar tansiyon düşürücü
Olay sonrasında sıcağı sıcağına MHP üst düzey yetkililerinin ve MHP İl Başkanı Abdruhman Başkan'ın açıklamalarını dinleyince, ülkücülerin tabanında 'intikam' diye sloganlar atmalarına rağmen soğukkanlıklarını koruyarak, sağduyulu açıklamalar yapması olumlu.
Önceki gün yazımda belirttiğim, Esenyurt'ta gerginlik en üste çıkar tespitim dün ortaya çıktı. MHP yetkililerinin sağduyulu çağrıları ise çatışma yaşanmamasına büyük katkı sundu. BDP'lilerin saldırıyı gerçekleştirenlerin partilileri olmamasını açıklamaları anlamlı.
Yetkililerinin saldırıyı yapanları gözaltına alması, ayrıca hayatını kaybeden meslektaşımız Cengiz Akyıldız'ı öldüren silahın ve tetikçisinin bulunması tonsiyonu yumuşatacaktır. Birilerinin amaçlarına ulaşmasını engelleyecektir.
****
Ayrıca MHP seçim bürosu önünde saatlerce süren gerginliğe rağmen, emnniyet güçleri tarafından müdahale edilmemesi sorgulanmalıdır.
Esenyurt Emniyet Müdürlüğü'nün neler olabileceğini okuyamaması ise büyük bir basiretsizliktir. Benim tahmin ettiğimi emniyet yetkililerinin okuyaması anlaşılabilir bir şey değil.
BDP'nin en güçlü olduğu mahallede, caddede MHP seçim bürosu açıldığında bir gerginlik yaşanabileceğini tahmin ederek önlemini almak zorundaydılar.
****
Dünyanın herhangi bir yerinde bir kelebeğin kanat çırpması, başka bir yerde fırtınalara neden olabiliyorsa, Esenyurt'ta yaşananda böyle birşey.
Türkiye'nin bir yangın yerine dönmesine yönelik her türlü şiddete yönelik herkes ortak bir duruş eylemeli... Çok büyük bedeller ödediğimiz gibi, yeniden aynı bedelleri ödemek bize yeniden büyük acılar yaşatır.
Fotoğraf makinesi güçlü bir delil
Öldürülen gazeteci Cengiz Akyıldız'ın kamerası kendi katilini kayıt etmiş olabilir. Çünkü, Akyıldız, seçim bürosuna saldıranları çekerken saldırıya uğradı. Ve büyük ihtimalle kendi katillerini de çekmiş olabilir. Emniyet görevlileri fotoğraf makinesini incelemelidir.
Siyasal iktidara düşen sorumluluk, biran önce katillerin bulunması ve adalet önüne çıkarılması, olayın arka planını ortaya çıkarmaktır. Bu gelişmeler kamuoyunda sükunete neden olacaktır.
Özellikle dün Esenyurt'ta MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin konuşması öncesinde ülkücülerin "kana kan intikam intikam" sloganları atması da hayra alamet değildir. Slogan, ülkücülerin ruh hallerini de ortaya koymaktadır. Hukuk devletinde, demokrasinin olduğu ülkelerde şiddete davetiye çıkaran sloganlar ürkütücüdür.
