Üçünü El Duman
Son senelerde tanımlanan üçüncü el duman kavramı var. Bu terim, sigara içen kişilerin elbiselerine, derilerine, saçlarına ve bulundukları ortamdaki mobilya, perde, halı gibi eşyalara bulaşan dumanı tanımlamak için kullanılıyor. Sigara içmeyenler, sigara içen birinin derisinin, saçlarının ve kıyafetinin ’sigara koktuğunu’ hemen fark ederler. Mesela, küçük bir asansöre binen sigara içmiş biri özel kokusuyla kendini hemen ele verir. Üçüncü el dumanın ikinci elden en önemli farkı, kapalı bir alan, sigara içen kişi ile aynı zamanda paylaşılmadığı zaman bile etkisini göstermesidir. Bir diğer önemli husus da ikinci el duman sadece solunum yoluyla etkili olurken, üçüncü el dumanın sigara içmeyenleri deri ve sindirim sistemi yoluyla da etkileyebiliyor. Uzmanlar, yüzeylerle daha çok temasları olan (halıda sürünen, eşyalara ağızlarını sürten ve birçok şeyi ağızlarına alan, yalayan ve emen) bebek ve çocukların daha çok zarar görebileceklerini ileri sürüyorlar.
Üçüncü el duman gerçekten zararlı mı?
Üçüncü el duman, sigara tiryakilerine karşı savaş için yaratılmış uydurma bir kavram değil. Araştırmalara göre, üçüncü el dumanın da tıpkı ikinci el duman gibi sigara içmeyenlerin sağlığını etkileyen bir unsur olabileceği düşünülüyor.
Berkeley laboratuvarları tarafından yapılan araştırmaya göre, elbise, mobilya veya duvar kâğıdına yapışan nikotin, oda havasında bulunan nitröz asitlerle birleşerek kısaca TSNA denilen tütüne özgü nitrozaminlerin oluşumuna yol açıyor. Nitröz asit, gazla çalışan aletler ve araba motorlarının çalışması sırasında da ortaya çıkan bir madde. Nitröz asitler nikotinle birleştikleri zaman da TSNA’lar ortaya çıkıyor.
Kanserojen yani kanser yapıcı etkileri olan TSNA’ların yanmamış tütünde ve tütün dumanında da bulunduğu biliniyor ama yeni olan, nikotin bulaşmış yüzeylerin nitröz asitle temas etmeleri durumunda 10 misli fazla TSNA oluşması.
Üçüncü el dumana karşı alınması gereken tedbirler nelerdir?
Bu yeni üçüncü el duman kavramını çok önemli buluyorum ve özellikle de ‘Bizim evde sadece mutfakta, aspiratörün altında sigara içilir’ diyerek kendilerini kandıran ve çocuklarının sağlıklarını tehlikeye atan tüm anne-baba, dede ve ninelere de uyarıda bulunmak istiyorum.
Üçüncü el duman kavramına göre, kapalı bir alanda meselâ evlerde ve arabalarda sadece başkaları olmadığı zaman değil, asla sigara içilmemesi gerekiyor. Bunun sebebi nikotinin deriye ve diğer yüzeylere sıkıca yapışması ve ortamın havalandırılmasının nikotini uzaklaştırmaya yetmemesi. Sigara içen bir kişinin üstünü başını değiştirmeden ve hatta banyo yapmadan başka ortamlara girmeleri bile sakıncalı.
Kendinizi düşünmüyor olabilirsiniz ama çocuklarınızın sağlığını tehlikeye atmaya hiç hakkınız olmadığı aklınızdan çıkmasın.
Sırada dördüncü el duman var!
Bu terimin isim babası benim. Dördüncü el duman terimi, bir apartman dairesinde içilen sigaranın komşuları etkilemesini ifade ediyor. Komşuda içilen sigara dumanının duvarlar ve apartman içi boşluklar aracılığıyla komşu evlerin havasına karıştığı düşünülüyor.
Amerika’da 6-18 yaşları arasındaki 5 bin çocuk üzerinde yapılan bir araştırmada kotinin isimli maddenin apartmanlarda yaşayan çocukların kanında, müstakil evlerde yaşayan çocuklarınkine göre yüzde 45 fazla olduğu belirlendi. Kotinin, nikotin parçalanma ürünü olan bir madde ve pasif olarak sigaraya maruz kalmanın kanıtı olarak kabul ediliyor. Bu çocukların kanında kotinin seviyeleri çok yüksek olmamakla beraber pasif dumana maruz kalmanın güvenilir bir sınırı yok. Tek bir sigaranın bile genleri olumsuz etkilediği göz önüne alınacak olursa tehlikenin büyüklüğü daha iyi anlaşılacaktır.
Gelelim neticeye
Üçüncü el duman kavramı, kapalı mekânlarda sigara içilmesine karşı çok ciddi bir mücadele içinde olan Sağlık Bakanlığı’mızın ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Dördüncü el duman kavramı ise bu yasağı apartmanlara da taşıması için Bakanlığımızın eline önemli bir koz veriyor. Yakın bir zamanda “Bu apartmanın hiçbir yerinde sigara içilemez” yazısı görürseniz, şaşırmayın.
Güne başlarken okumaya başladığım yazınız, başlangıçta sigara karştı bir kişinin isyanı gibi görünse de sözlerin içine girdikçe sigara denen zehirin insan hayatını nasıl mengene içine aldığını vurgulaya vurgulaya açıklıyor. Bilimsel açıklamalar da yetmezse, "canım" dediklerinin hastalanmalarına sebep olmak da mı vazgeçirmez ki o sigaralı parmakları? Teşekkür ediyorum paylaşımız ve uyarınız için...
Ocak 4th, 2011 at 07:18Saygıdeğer Rasim bey,sizin yazınızı zevk ve takdirlerle okudum.Köşe yazarı ve yeşilay&ssd il temsilcisi olarak kutlarız.
Ocak 4th, 2011 at 11:17Küçük ilde yaptıklarımızı herkez bilirler.
Ancak,takdir edersiniz ki sigara bağımlıları hastadır.Tedavi edilmeleri gereklidir.Ya bizim gibi uzman kişiler ya da sağlık kurulularından yardım almaları gereklidir.
Bu nedenle;bizlere milli eğitim bakanlığımız ca özel danışmanlık kadrosu var atanmamız lazımdır.Sizlerin yazısı çok hoş.Keşke 4207 sayılı yasamız her yerde uyumlu uygulansa.Bir şeye gerek kalmaz.Büüyük şehirler bakınız hak verceksiniz bana.Eğitim az verilyor bana göre.Ceza da çözüm mü caydırıcı olur...
Haklısınız.Ktinin farkında olan kaç aydınımız var.
Nikotin yasal satılan bir uyuşturuc u dedim de bana kızdılardı.Şimdi hak veriyorlar.
İnşaaallah iyi olacak.Sağlık bakanımızı ve hükümetin uygulamaları güzel ama uzmanları sizin ve bizim gibi çoğaltmak lazım...
selam ve saygılarımla...
Eğitimci-yazar.
http://www.turklider.org.tr.
http://www.muskarahaber.com,
http://www.gundem50.com,
kapadokya gazetesi,
http://www.kizilirmakavanos.com.