Tuta…
Aylardır “geldi, geliyor” feryadı basıldı.
Kanadını çırpa çırpa geldi.
Domatesin yaprağına;
Sapına, çekirdeğine yerleşti.
O kemirdikçe…
Pazarın dengesi, fakirin hesabı bozuldu.
*
Üç ay önce domates…
5 kilosu 3 liraydı.
Bugün kilosu halde 7 lira.
Tarlada zaten kalmadı, seralar meçhul.
Tuta yedikçe yiyor…
Ne yazık ki; başta bakanlık…
Herkes bakıyor.
*
Domates güvesi denilen Tuta, tam bir bela.
2006’da görüldü, iki yıl sonra Fransa, İtalya, Tunus, Fas’ta tespit edildi.
Bu yıl Türkiye’ye yerleşti.
*
Yaz başında bir yerlere sindi.
Ağustos’ta yaprağa girdi.
3 milyon ton ürünü dalında çürüttü.
Tabağın gülü domates, bir anda silindi.
*
Tuta, artık tutulamıyor.
Urla, Çeşme. Çanakkale, Manisa, Datça ve ne kadar ünlü domates varsa çekirdeğini kuruttu.
Tüketici bir, üretici bin dertli.
Bir küçük kanatlı, herkesi yedi, bitirdi.
*
Tarım bakanlığı’nda binlerce uzman…
27 üniversitede ziraat…
15 üniversitede veteriner fakültesi…
Ülkede 75 bin ziraat mühendisi olmasına rağmen…
Tuta’yı kimse durduramadı.
*
Bugün domates.
Sırada patlıcan, biber, patates.
Et için koca kafalı Angus’u getirdik.
Yerli ineği kestik, sütü ithal ettik.
Bir güvencemiz tarlalar vardı.
Onu da Tuta’ya teslim ettik.
*************************