Türkiye Enerjide Bölgesel Güç Olabilir
Ülkemiz önemli bir enerji kuşağında, dünya alım pazarının % 54 ünün odağında, stratejik bir konumda ve bu bölgede yönetim sistemini oturtmuş neredeyse tek ülke.
Elektrik tüketimimiz her yıl % 5 artıyor, yaklaşık % 75 dışa bağımlıyız, bir şeyler yapmadığımız takdirde bu oran artma eğiliminde, çevre dostu tek çözüm yenilenebilir enerjide gözüküyor. Yenilenebilir enerjide büyük potansiyeli olanlar ise güneş ve rüzgar.
Enerji üretimimiz kaynaklarına göre; doğal gaz % 48, kömür % 29, hidrolik % 16, rüzgar % 3 şeklinde.
2002 yılında 31.850 MW olan elektrik enerjisi kurulu gücümüz 2014’te 70.000 MW’a yükselmiş durumda ve biz hala enerjide % 75 dışa bağımlı durumdayız.
Demek ki çözüm doğal gazı ithal edip, çevrim santralleri yoluyla elektrik üretip ürettiğimiz bu elektrikle elektrik tüketimimizin % 48 ini karşılamamız değil.
Doğal gaz, kömür ve hidrolik enerjide büyük artışlar öngörülmemesi enerji açığının kapatılmasında güneş ve rüzgarın önemini birkez daha ortaya koyuyor.
Türkiye’nin güneşten elektrik enerjisi üretim potansiyeli en az 500 bin megavat olup, en yakın takipçisi 87 bin megavat ile rüzgar enerjisi. Güneş ve rüzgardan toplam elektrik üretme potansiyelimiz ülkemizin bugün ki elektrik tüketiminin 2 katından fazla.
Türkiye, yıllık yaklaşık 2 bin 460 saat güneşlenme süresi ile güneş enerjisi açısından zengin bir ülke olup, Almanya’dan yüzde 60 daha fazla güneş ışınımına sahip.
Küresel iklim değişikliği riskinin azaltılması ve düşük karbon salınımı için çözüm yenilenebilir enerjidir. Tüm potansiyeller değerlendirildiğinde 3,2 milyon ton karbondioksit azaltımına ve en az 1 milyon TEP (ton eşdeğer petrol) tasarrufa katkı sağlaması öngörülmektedir. Bu durum iklim değişikliği ile mücadelemizde ülkemize önemli mesafe kat ettirecektir.
Ülkemizde güneş enerjisinden ısı üretilmesinde 11 bin megavat kurulu güç ile dünyada dördüncü, Avrupa’da ikinci sırada ve yıllık yeni kurulum kapasitesi açısından ise Çin’in ardından dünyada ikinci sıradadır. Bunda ORKÖY desteklerinin ve sadece müracaat etmekle çok hızla yürüyen sistemin kurulmuş olması etkili olmuştur, benzer bir yaklaşım güneşten elektrik enerjisi üretilmesinde de sergilenmelidir.
Güneşten elektrik üretilmesi sürecinde, hücre ve güneş takip sistemi dışında tüm sistem bileşenlerinin üretimi ülkemizde yapılabilmektedir. 100’ü aşkın EPC (Bir güneş enerjisi tesisinin kurulumundaki Mühendislik, Tedarik ve İnşaat süreçlerinin tümü) firması ve halihazırda üretim yapabilen 17 fotovoltaik modül üreticimiz bulunmaktadır.
Devletimiz elektrik enerjisi üretiminde 2023 hedeflerini; yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki payının en az % 30 olması, tüm hidrolik potansiyelin (34.000 MW) kullanılması, rüzgarda 20.000 MW, güneşte asgari 5000 MW, Jeotermal de asgari 1000 MW, biyokütle de asgari 1000 MW kurulu güce ulaşılması olarak belirlemiştir.
Kanaatimce; yeterince hat kapasitesi ve şebeke uzunluğu sağlanabilir, lisans bedellerinde indirime gidilir, yerli ürün talebi tüm başlıklarda karşılanabilir ve zorlaştırıcı bazı prosedürler basitleştirilebilirse 2023 hedefi fazlasıyla geçilebilir.