01 Haz
(Edirne 30 Mart 1432-Gebze 23 Mayıs 1481) ‘Büyük Türk’ olarak anılıyor İstanbul’u fethetmesinde sonra Fethin Babası anlamına gelen Ebû ʾl-Feth, daha sonraki dönemlerde ise Fatih olarak anılmaya başlanır. Avrupa’da BÜYÜK TÜRK anlamına gelen GRAND TURCO olarak da anılır. İstanbul’un Fethi ile birlikte Orta Çağı sonlandırıp Yeni Çağı başlatması sebebiyle Çağ Açan Hükümdar, 1000 senelik Bizans İmparatorluğunu yıkması sebebi ile Roma İmparat...oru anlamına gelen Kayser-i Rum olarak da bilinir.
Fatih Mehmet Han; İstanbul’un fethinden sonra batıdaki hakimiyeti pekiştirmek, sınırları genişletmek ve Hıristiyan birliğini bozmak amacıyla Avrupa üzerine bir çok sefer düzenler. Sırbistan (1454,1459), Mora (1460), Eflak (1462), Boğdan (1476), Bosna-Hersek, Arnavutluk, Venedik (1463-1479), İtalya (1480) ve Macaristan seferleriyle Türk İmparatorluğu Avrupa’daki hakimiyeti pekiştirir. Fatih Mehmet Han bir sebepten Yahudi’nin kolunu kestirir. Ailesinin rızkını karşılayamayan Yahudi Fatihi kadıya şikayet eder. Kadı Fatih’in büyük bir meydanda herkesin gözü önünde yargılanacağını tellallarla tüm ahaliye duyurur. Nasıl olurdu peki İstanbul’u daha yeni fethetmiş Osmanlı padişahı Fatihi bir kadı nasıl yargılayabilirdi yargılasa da cezayı adil bir şekilde nasıl verirdi. Yargılama günü geldi. Fatih meydana elinde büyük bir demir sopayla geldi. yarılamanın sonunda Fatih haksız bulunda; ceza olarak kısasa kısas gereği Fatih’inde kolu kesilecekti. Hem de hemen. Cellat geldi tam baltayı Fatihin koluna vuracakken Yahudi durun dedi; ve şu sözleri söyledi "benim kolum kesildi çoluk çocuğum rızıksız kaldı. Hünkarımızın da kolu kesilirse millet rızıksız kalır ve ben bunun vebalı altına giremem davamdan vazgeçtim ancak ailemin rızkını temin etmek için bana yeteri kadar maaş bağlansın" der. Artık Fatih’in kolu ke
silmeyecektir. Kadı nündeki dava defterini kapatırken yere bir hançer düşer. Fatih sorar bu hançer neyin nesi diye. Kadı cevap verir. Hünkarım eğer ben padişahım bana bu cezayı uygulayamazsınız gibi şeyler deseydiniz cezanıza razı olmasaydınız bu hançerle siz tam kalbinizden vurarak cezanızı kendi ellerimle verecektim der ve Fatih’e sorar peki Hünkarım sizin o elinizdeki sopa nedir sanıyorum ona pek ihtiyacınız yok der. Ve Fatih ona şu cevabı verir. "Eğer sen o padişahtır ana nasıl ceza veririm düşüncesine girerek bana ceza vermeseydin herkese ibret olsun diye kafanı bu demir sopayla parçalayacaktım" der. Nurullah AYDIN