Turhan Dilligil’i Arıyor ve Özlüyorum (II)
Turhan Dilligil: Rahmi ve Atiye’nin çocukları olarak 1920 yılında Kafkasya’da doğdu. Lise mezunu olan Dilligil’in ilk eseri 1941 yılında yayınlandı.11 Kasım 1946 tarihinde Tiyatro Dergisini yayınlamaya başladı. Paraşüt ve planör eğitimi gören, bir süre İzmir Şehir Tiyatrosu’nda çalışan, Ankara Radyosunda temsil kolu ve çocuk kulübü çalışmalarına katkıda bulunan Turhan Dilligil, Gazeteciliğe 1950 yılında İstanbul Ekspres Gazetesinde başladı.
Daha sonra İzmir’de’Ege Güneşi’adlı Gazetenin Yazı İşleri Müdürlüğünü yürüten Turhan Dilligil, Ankara’da İstiklal, Türkiye İktisat ve Zafer Gazetelerinin Yazı İşleri Müdürlüğünü yaptığı ve DP’liler lehine yazılar yazdığı gerekçesiyle; 27 Mayıs 1960 ihtilalinin peşin hükümlü sözde yöneticilerinin emriyle tutuklanarak, Yassıada’ya gönderildi. 180 gün Yassıada’da kaldıktan sonra tahliye olan Dilligil, 1962-1986 yılları arasında sahibi ve kurucusu olduğu Adalet Gazetesinde “Sokaktaki Adam” rumuzuyla yazılar yazdı.
Yazılarından dolayı, hakkında 100’ün üzerinde dava açıldı. Bu davalar sonunda, 61 gün Balmumcu, 61 gün Kızılcahamam, 811 gün Ankara Kapalı Cezaevi’nde yatan Dilligil, cezasının son günlerini Numune Hastanesinde geçirdi.1965-1969 döneminde Adana Milletvekili olarak Parlamentoda bulundu.
İnandıklarını sonuna kadar savunan, dimdik duruşuyla basın camiasında örnek gösterilen Turhan
Dilligil 1969 yılında İsmet İnönü ve Celal Bayar’ın barışmalarını sağlayan gazeteci olarak ‘Yılın gazetecisi’ seçildi.1970 yılında basın kuruluşları tarafından yeniden ‘Yılın gazetecisi’ seçilen Dilligil, 1971 ve 1981 yıllarında haber ödülleri ve 1986 yılında da ‘Burhan Felek Ödülü’nü kazandı.
Ankara 11.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan tazminat davası, bir tesadüf sonucu Turhan Dilligil’in vefat tarihinde reddedildi. Tarih boyunca Tiyatro(1953),Allahsız Gardiyan(1966),Bayar-İnönü yakınlaşması(1969)İmralı’da Üç Mezar(1988 ve 1989),Hepiniz Suçlusunuz(1989) Asaletmeap, Erbakancılık ve Erbakan, Özgür Basın için, adlı kitaplar başta olmak üzere 12 ayrı kitabı yayınlanan,Basın şeref kartı sahibi Turhan Dilligil 26 Mart 1997 tarihinde vefat etti. Turhan Dilligil’le ilgili yazılanlara, söylenenlere bakalım:
1-Turhan Dilligil, prensiplerinden taviz vermeyen, zamanı verimliliğe dönüştürmede başarılı olan, inandığını sonuna kadar savunan, çalışanların haklarını savunup koruyan bir baba, ağabey ve patrondu (Naci Alan)
2-Turhan Dilligil Türk Basınında ‘kişisel bir vakıa’dır. (İsmail Cem,11 Mayıs 1973)
3-Turhan Dilligil’e; Biz ne koltuk, ne ün aşıklarıyız/Bir yakın devrin ip artıklarıyız. (Arif Nihat Asya,21 Ocak 1974)
4-Turhan Dilligil’in başından geçenlerin nasıl olup da onu bıktırmamış olduğunu hayret ve takdirle karşılamışımdır.(Mithat Perin, 03 Ekim 1982)
5-Turhan Dilligil, Demokrasinin Türkiye’ye göstermelik bir hüviyetle değil, gerçek manada yerleşmesi için büyük mücadele vermiş bir kalem sahibidir. (Haluk Cansın,18 Ocak 1990)
6-Turhan Dilligi’lin bacağında kelepçeye vurulmuş resmini gördüğüm zaman içim sızladı. Basınımızın inatçı ve hırçın yazarına bu mu reva görülecekti? Turhan “hak bellediği bir yola çıktı”mı, gerçekten inatçı ve hırçındır, kimse yolundan çeviremez (Mehmet Kemal,17 Eylül 1971)
7-Olaylar karşısında daima oldu metin/O hakkın gür sesiydi, umuduydu milletin /Ahlakın, haysiyetin, faziletin,
esaretin / En güzel örneğini verdi, Turhan Dilligil (Halil Soyuer, 07 Kasım 1991).
8-Turhan Dilligil demokrasi tarihimizin ve basınımızın bir şövalyesiydi. Bir kahraman gibi yaşadı, bir kahraman gibi öldü. (Hüsamettin Cindoruk)
9-Türk Basını ve siyasetinin mücadele simgesi Turhan Dilligil, yeri doldurulamayacak çalışmalarıyla kalbimizde daima yaşayacaktır. (Halit Dağlı)
10-Turhan Dilligil, ülkemizde haysiyetli, şerefli, dürüst gazeteciliğin mimarıdır. Onun gibi insanlar kolay yetişmiyor.Yetişdiklerinde de kıymetleri bilinmiyor(Cenk Koray)
11-Turhan Dilligil, Meclis kürsüsünden kükreyen, gazetelerdeki köşesinde diklenen, her yıl bir gazeteci çocuğunu İngiltere’ye lisans eğitimine gönderen bayrak adamdı. (Yavuz Donat)