Türbancı Erkeklere Öneri
Çağlar AKAY
Bolu Olay Gazetesi Yazarı
Ertuğrul Özkök “Başbakan kadeh kaldırsın herşey biter” gibi bir Zihni Sinir projesiyle geldi geleli ben de aklımın iplerimi biraz gevşettim.
Geçenlerde başka bir yazar Balçiçek Pamir de “Türbanlılar cüzzamlı mı?” demiş. Türbanlı kadınların üzerine uygulanan baskıdan dem vurmuş.
Kendisi türbanlı olmadığı hatta çoğu yazar gibi “elit demokrat düşünür” olduğu için bir noktayı atlamış. Acaba türbanlı kadınlara baskıyı sadece türbansızlar veya türbandan hazzetmeyenler mi yapıyor?
Asla...
Türbanlı kadınlara bir sorsun bakalım, büyük çoğunluğu türban takmaya “Salt kendi hür iradesiyle” mi karar vermiş yoksa “Bunu ona kendisinden önce bir başkası mı önermiş”
Sorunun cevabı burada. Türbanlı bayanları asla dışlamıyorum, aksine onların durumunu, hislerini anlayabilmek için daha da tanımaya ve anlamaya çalışmalıyız diye düşünüyorum. Tabi ben erkek olduğum için yolda beni “kesen” türbanlı bayanlar dışında büyük çoğunluğuyla konuşma – tanışma fırsatım kesinlikle yok. Yani onlar zaten kendilerinin tanınmasını engelliyorlar. Bu da haliyle toplumdan dışlanmalarına sebep oluyor.
“Kocası varken arkadaşı olan kadına selam vermeyen” veya “Erkek olduğu için yardım istemeyen-soru sormayan-konuşmayan- arkadaşına misafirliğe gitmeyen” türbanlı kadınları görmek çok kolay. 21. Yüzyıl Türkiye’sinin medeniyet ve özgürlük tablosu.
Ben de iddia ediyorum ki “Türban takan kızların büyük çoğunluğu buna kendisi değil başkasının tavsiyesi – zorlaması ile karar veriyor.
Erkek egemen toplumda buna engel olunamaz. Farklılıkları kabullenemeyen, şiddet eğilimli, geçim derdine düşmüş, muhafazakarlığı gericilik olarak uygulayan bir erkek kesiminden bahsediyoruz. Karısını 40 derece sıcakta kapatıp kendisi şortla gezen babalarla bu iş çözülmez.
Kadınların çektiğini onlara yaşatarak anlatmalı.
Bunun için bir önerim var. Belki olay yaratacak, ağzı temiz mü’min vatandaşlarımızdan dünyanın küfrünü işiteceğim. Ki muhtemelen bu olacaktır çünkü bu önerime katılacak ve uygulayacak CESARET biçbir erkekte yoktur, asla olmadı, olamayacak. Ama öneri benden, hodri meydan.
Bu ramazan nefsine hakim olmak adına erkekler de kapansınlar. Hz. Muhammed ve ona inanlar nasıl türban taktılarsa bu sorun biter. (Türban, rengine göre anlam değiştiren beyaz örtüdür. Hani hicret filminde görülen varya odur işte asıl türban)
Madem kadınların saçlarından erkekler tahrik oluyor, erkeklerin saçından başından giyinişinen türbanlı kadınlar tahrik olmuyor mu? Hadi erkekler de saçını sakalını taramasınlar, jilet gibi gömleklerle insan içine çıkmasınlar da görelim. Olmaz demeyin. Nefsine hakim olmak Ramazan ayının en büyük şartı değil mi?
Haydi erkekler, sizler de nefsinize hakim olun bakalım. Takın türbanları, eğin gözlerinizi yere, aynı türbanlı hanımlarınız, kızlarınız gibi giyinin, onlar gibi yaşayın.
Sonra gelip bana türbanı savunun...
Sizlerle ancak o zaman eşit platformda konuşabileceğiz. En azından Fatih’te mini etekle dolaşsanıza gibi türbanın karşıtını mini etek gibi gösteren gereksiz bir tartışmadan kurtulacağız.