content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

09 Eki

Türbana Serbestlik Gelir mi?

Sözü uzatmadan söylemek gerekirse YÖK’ün son yasal düzenlemelerine rağmen bu sorunun cevabı ‘evet’ olur demek kolay görünmüyor. Zira, Tanzimat zihniyeti ile dini ve geleneksel toplumsal değerleri muhafaza etme gayretindeki dindar kesimin batı kültürüne yaklaşımı, edinip edinmeme, edinmenin derece ve nasıllığı gibi hususlarda birbirleriyle bir uzlaşısı; dini ve geleneksel değerlerin batı kültürü karşısında bir yerli yerindeliğe oturması söz konusu olmadan bu ülkede başörtüsü (türban) sorunu çözülmeyecektir.

Mesele, bilim ve teknik yolla güçlenen batı ve bu gücün dünyaya sunduğu modern hayatla, İslam dininin öngördüğü hayat tarzı ve bu öngörüyle yüzyıllar boyu sahip olduğumuz geleneksel toplum yapımızın dini değerler tabanında çatışması ve bu çatışmayı çözümlemede ortaya konan yaklaşımların kabul görürlüklerinin bir türlü yerli yerine oturmayışıdır.

Osmanlılar Avrupa’ya karşı geridenliklerini öncelikle askeri alanda çözmeye çalıştılar. III. Selim’le askeri alanda geniş bir yenileşme hareketi başlattık. İlk Osmanlıların zannettiği gibi sorun sadece askeri değildi. Dini, sosyal, kültürel hatta ekonomik boyutlu üç yüzyıldır hala çözemediğimiz büyük bir sorundu.

II. Mahmut yenileşmenin de biraz ötesinde batılılaşma anlamında devlet kademelerinde görsel bazı değişiklikler yaptı.

Bu yetmedi aşırı Avrupa hayranlığı Osmanlı entelijansiyasında tanzimatı doğurdu. Bu yaklaşımın sevmediği ve hep eleştirdiği II.  Abdulhamit, tanzimat yaklaşımını toplum zeminine yayacak Anadolu’ya kadar yayılan yeni okullar açarak batı eğitim sistemini ülkeye getirdi.

Geleneksel eğitimden farklı batı eğitim sistemiyle eğitim veren bu okullara dindar Anadolu insanı uzun süre sıcak bakmadı. Temel eğitim dışında yüksek öğrenime çocuğunu göndermedi. Kız çocukları batı eğitim sistemli bu okullara temel eğitim için bile uzun yıllar hiç gönderilmeyecekti.

Meşhur sosyologumuz Ziya Gökalp’in babasının onun eğitimi için “okursa dinsiz okumazsa eşek olur” sözü dini değerlere hassas Anadolu insanının o günlerdeki düşünce ve endişelerini çok güzel ifade etmektedir. Bu endişelere rağmen başka alternatif çözüm olmayınca dindar Anadolu halkı erkek çocuklarını yüksek öğrenime göndermeye başladı.

Cumhuriyet dönemiyle çekildiğimiz Anadolu’da büyüyen şehirleşme kız çocuklarının da yüksek öğrenime gitmesi gerektiği gerçeğini dindar Anadolu insanına gösterdi. Yetmişli yıllara doğru gelindiğinde amfilerde ve üniversite koridorlarında dini inancı gereği örtünen başörtülü öğrenciler görünmeye başladı. Dini hassasiyetin göstergesi erkeklerde sakal bırakmaktı.

Tanzimat yaklaşımının devamı olan Cumhuriyet dönemi öncüleri, öncelikle görsellikte batılılaşmayı hedeflediklerinden çağdışılık olarak gördükleri kıyafetlere kendi açılarından haklı olarak tahammül edemezlerdi. Sakal başörtüsü gibi farz olan bir zorunluluk değildi. Düğüm dindar kız öğrencilerin dini emre mi yoksa seküler emre mi uymaları gerektiğinde düğümlendi. Özal gibi muhafazakar bir liderin hükümette bulunduğu seksenli yıllarda başlayan başörtüsü yasağı hala güncelliğini koruyor. Yüzlerce yüksek eğitim görmek isteyen genç kızı ve ailelerini engellemeye ve zor durumda bırakmaya devam ediyor.

Cumhuriyet yönetiminin tabu sınırına giren bu yasağı çözmek için adım atan AK parti hükümeti bilindiği gibi büyük bir kapatılma badiresi atlattı.

Son günlerde CHP ve AKP’nin sorunun çözümü için olumlu yaklaşımlarının da sonuçsuz kalacağı kanaatindeyim.

Başta söylendiği gibi sorun geniş tabanlı dini, sosyal ve kültürel bir sorun olduğu için çözümü de bu geniş tabandaki sorunların çözümlenmesinde yatıyor.

Cumhuriyet bekçileri başta üniversite olmak üzere devlet kademelerinin batılılaşmaya aykırı görülen dini görselliğe girmesini istemiyor. II. Mahmut’un devlet kademelerinde Avrupai görsellik istediği gibi.

Etiketler : , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank