Trilyonlar kazandınız Be, İşçilerin Emeklerini Ödeyin
Dün, Esenyurt Belediyesi'ne yolumuz düştü.Belediye’nin dış giriş kapısında çevik kuvvet polisleri, hemen yanlarında yaklaşık 30 kişi hem halay çekiyor, sloganlar atıyor. "Yaşasın sınıf dayanışması" diyorlar ama alacakları olan diğer işçiler eylemde değiller. Sınıfın diğer kalanları ise ortalıkta gözükmüyorlar.
Slogan atanlar, belediye işçilerine benzemiyorlar.
Merak ediyorum yanlarına yaklaşıyorum.
'Hayırdır, ne eylemi bu?' diyorum.
Bilgi veriyorlar.
Kıraç Belediyesi'nin eski yerinde yapılan Star Towers projesinde çalışmışlar.
İki yıldan beri alacakları kalmış, 22 işçinin. Toplam alacakları 91 milyar.
İnşaat sektöründe yeni örgütlenen İnşaat Sendikası'nın üyeleri olan 22 işçinin ödenmeyen, gasp edilen haklarını talep ediyor, sendika yetkilileri.
Eyleme katılmayan işçilerin ödenmeyen haklarını ise eyleme katılmadıkları için istemiyorlar.
"Ne kadar ekmek, o kadar köfte", boşuna dememiş atalarımız.
Star Towers trilyonluk bir proje
Yerin sahibi Esenyurt Belediyesi. Belediyesi, eski Kıraç Belediyesi'nin olduğu araziyi kat karşığı verdi. Yerin karşılığında aldığı daireleri de, dükkanları da çoktan sattılar bile.
Belediye yetkilileri, alacakların taşeronun taşeronundan olduğu için, müteahhitin sorumlu olmadığını, belediyenin de bir sorumluluğunun olmadığını iddia ediyorlar.
Sendika yetkilisi ise ısrarla, iş kanunun 2. maddesi gereği asıl sorumluğun taşerona, işverenin olduğunu ifade ettikten sonra, inşaat sektöründe taşeron çalıştırılamayacağının altını çiziyorlar.
Ve ekliyorlar, inşaat sektöründe taşeronun yüksek teknoloji gerektiren işlerde uygulamaya konulabileceğini belirtiyorlar.
Trilyonluk proje yap,
emekçilerin haklarını ödeme
22 işçiyi 30 günlük aylık sigorta yerine 3-4 gün sigortalı göster.
Ardından ücretlerini ödeme, sözde iflas et, işyerini kapat ve ortalıktan kaybol.
Oh ne ala...
Yasa koyucu bunu bildiği için sorumluluğu asıl işverene vermiş. İnşaat sektöründe de belirtmiş önüne gelen her işi taşerona veremezsin. Yüksek teknoloji gerektiren uygulamalarda taşeron kulla-nabilirsin.
****
Trilyonluk proje yap, yüzbinlere daireler sat, trilyonlara dükkan sat.
Emekçinin sigortasını tam yapma, hak ettiğini ödeme. Sonra sorumluluğu taşerona at.
Hadi oradan.
Taşerona iş verirken, ne teminat alıyorsun?
Önüne gelen herkese taşeron diye iş mi veriyorsun? Hiç mi araştır mıyorsun?
Ve yaptığın iş Esenyurt Belediyesi'nin.
Daha çok dikkat edeceksin.
İnsanların hak ettiklerini ödemediğin için, belediyenin önünde eylem yapmasına izin vermeyeceksin.
****
Trilyonlar kazandığın bir işte, 91 milyar dediğin ne dedir ki?
İnsanların emeklerinin karşılığını vereceksin, Star Towers projesinin yetkilileri.
İnsanların 3-5 milyar lirasına tenezzül etmeyeceksin.
Hem yasal sorumluluğunu hem de asıl sorumlu olduğun için emekçilerin ücretlerini ödeyeceksin.
Ne insanları daha fazla süründür ne de haksız kazanç üzerinden ticari hayatına devam et.
41. Danışman CHP’den istifa eden Kerem Yıldız olmuş!
Esenyurt Belediyesi CHP'li Meclis üyeleri geçtiğimiz günlerde partilerinden istifa etmişlerdi.
CHP'den istifa edip AK Parti'ye geçen Belediye Meclis Üyesi Kerem Yıldız, Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu'nun 41. danışmanı olmuş. Ve odayı da kapmış.
Böylelikle 41 kere maşallah sözünü de hak etmiş oldu, Başkan Kadıoğlu.
****
Ancak şunu sormak isterim Kadıoğlu'na. Sahi 41 danışmandan faydalanıyor musun? Maaş ödüyor musun? Belediye Meclis Üyesi'nin danışman olmasının anlamı nedir?
Yasama organı olmasa da, bir anlamda yasama organı işlevi gören Belediye Meclis Üyeleri'nin yürütmenin başının danışmanı olması etik mi?
****
TBMM bulunan milletvekillerinin, başbakanının danışmanı olması gibi.
Diyeceksiniz ki, AK Parti'de Yalçın Akdoğan var ya.
O da, Başbakan’ın değil Genel Başkanın Başdanışmanı.
****
Sahi 41 danışmanın hangi entellektüel birikimleri, hangi alanda uzmanlıkları var ve Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu 41 danışmana ne zamanlar danışıyor. Görüşlerine başvuruyor.
Yoksa bu danışmanların kimilerine birer oda, kartvizit verilerek belediyenin memuru gibi işlev mi görüyorlar?
****
Kadıoğlu işlevi olmayan danışmanlıkları feshetmeli, işlevi olabilecek danışmanlardan da gerçekten faydalanmalıdır. Ve haddinden fazla danışman atayarak, danışmanlık müessesinin içini boşaltmak, gerçekten bu işi yapabilecek olanlara da hakerettir diye düşünüyorum.
Ayrıca AK Parti'nin tüzüğü gereği 3 dönem maddesinden dolayı, Kadıoğlu'nun 4. dönem aday olmayacağından kimseye de bir diyet borcu olduğunu düşünmüyorum.
Ve bundan dolayı son 4.5 yılını daha anlamlı ve daha iz bırakacak radikal hizmetler yapabilir. Herkese bir makam değil aksine son 10 yılında kalıcı izler bıraktığı gibi, hem İstanbul'a hem ülkeye örnek olabilecek hizmetler gerçekleştirebilir.
Son söz: Seçimleri de, o bol keserden dağıttığı danışmanlar sayesinde değil son 10 yılda yaptıklarıyla kazandı. Onun içindir ki, bir kez daha altını çiziyorum kimseye diyet borcu yoktur