Tiryakiler Kimlere Kötü Örnek Olduklarını Bilmiyorlar mı?
Formsante' deki mülakat:
- Sigara içmenin insan sağlığına zararlarını anlatır mısınız?
Sigara yerine tütünün zararlarından bahsetmek daha doğru olur. Çünkü ister puro, ister pipo, ister nargile ne şekilde olursa olsun her türlü tütün içiminin insan sağlığına olumsuz etkileri vardır. Tütün dumanında bulunan 4 binden fazla kimyasal madde sadece solunum yolları için değil, vücuttaki tüm organ ve dokular için zararlıdır. Tütün, başta kanserler, kalp-damar hastalıkları, KOAH olmak üzere birçok hastalık için en önemli risk faktörüdür. Sigaranın 7 binden fazla geni etkilediği bildirilmiştir.
Nargile içilmesi özellikle üniversiteli gençler arasında giderek daha çok rağbet görüyor. Yeni bir meta-analiz tek bir sigara ile kıyaslandığında bir nargile içmenin 125 misli fazla duman, 25 misli fazla katran, 2.5 misli fazla nikotin ve 10 misli fazla karbon monoksit solunmasına yol açtığını gösteriyor. Aman dikkat gençler!
- Bu alışkanlığın ortaya çıkardığı en olumsuz tablo akciğer kanseri olarak bilinse de aslında birçok farklı kanser türü ve hastalığa da yol açıyor. Bunlardan söz eder misiniz?
Tütünün kanser yapıcı etkileri özellikle dumanla doğrudan temasları olan solunum yollarında görülür. Akciğer, gırtlak, ağız içi kanserleri için en önemli risk faktörüdür. Bunun dışında yemek borusu, karaciğer, böbrek, pankreas, mide kanserleri ve lösemi oluşumunda da tütünün rolü vardır.
Tütün dumanında hücrelerin DNA’ sında hasara yol açan benzen, polonyum-210, benzopiren ve nitrozaminler gibi kanserojenler bulunur.
Bir araştırma, hayatları boyunca günde tek bir sigara içenlerin erken ölüm risklerinin hiç sigara içmeyenlere göre yüzde 64, günde 1-10 sigara içenlerin ise yüzde 87 fazla olduğunu gösteriyor. Günde 1-2 sigaranın hiçbir zararı olmadığını zannedenlerin nasıl büyük bir yanlış içinde oldukları ortada. “Kahve yanında sigarayla keyif yapanlara” önemle duyurulur.
Sigaranın filtreli, ince veya layt olmasının hiçbir önemi olmadığını da hatırlatmak isterim. Son senelerin bir modası da elektronik sigaralar ve bunlar özellikle gençlere zararsızmış veya masum gibi tanıtılıyor ama araştırmalar elektronik sigaraların da tıpkı klasik sigaralar gibi kanser riski taşıdığını gösteriyor. “Terör örgütünün iyisi kötüsü olmadığı gibi sigaranın da iyisi kötüsü olmaz”.
- Akciğer kanseri hangi belirtilerle kendini gösteriyor? Erken evrede yakalanma şansı var mı?
Akciğer kanserinin belirtileri kanserin yerleşim yerine göre farklıdır. Akciğer dokusundan kaynaklanan tümörler çok büyük boyutlara gelseler bile bir belirtiye yol açmazlar ve ancak tesadüfen çekilen akciğer röntgenleriyle teşhis edilirler. Hava yollarında yer alan kanserler ise öksürük, balgam, kanama, nefes darlığı gibi belirtilere yol açarlar ama hastaların zaten yüzde 90’ ı sigara tiryakisi oldukları için bunları sigara ile ilişkilendirirler ve doktora gitmezler. Bazı kanserler ise iştahsızlık, kilo kaybı gibi genel belirtilerle veya kanserin sıçramış olduğu organla ilgili belirtilerle de hekime başvurabilirler. Akciğer kanserinin özellikle küçük hücreli tipi kemik, beyin veya karaciğer metastazları ile belirti verebilir.
Akciğer kanseri için maalesef özel ve erken bir belirti yoktur ve bu yüzden de akciğer kanseri teşhis edilenlerin çoğu için ameliyat olma dönemi geçmiş olur.
- Geçmişte daha çok erkeklerde rastlanan bu hastalık kadınlarda da sıkça görülmeye başladı. Bunun nedenlerini anlatır mısınız?
Akciğer kanseri daha çok bir erkek hastalığı olarak bilinirdi ama artık kadınlarda da çok görülmeye başlanan bir kanser türü oldu. Bunun başlıca sebebi ise kadınların sigara üreticileri tarafından sigara içmeye teşvik edilmeleri. Erkeklerin daha çok çalıştığı madencilik, fabrika ve tersane işçiliği gibi mesleklerde maruz kalınan çeşitli kimyasalların rolünü de unutmamak gerekir.
- Hiç sigara içmemesine rağmen akciğer kanseri olanlar ya da günde iki paket sigara tüketmesine rağmen çok ileri yaşta sağlıklı olan kişilere rastlanabiliyor. Bu da toplumun bazı kesimlerinde sigaranın aslında söylenildiği kadar zararlı olmadığı yönünde bir algı yaratıyor. Nedir bu iki örneğin temelinde yatan nedenler?
Gerçekten de hiçi sigara içmeyenlerde akciğer kanseri görülebileceği gibi günde birkaç paket içtikleri halde akciğer kanseri teşhis edilmeyenler de vardır. Akciğer kanserli hastaların yüzde on kadarında sigara içme hikâyesi yoktur ama bunların bir kısmı anne ve babaları veya eşleri yüzünden pasif olarak sigara dumanına maruz kalan kişilerdir. Bir kısmı meslekleri dolayısıyla kanserojenlere maruz kalabilirler. Bazı binalarda radon gazı fazla miktarda bulunabilir ki USA’ da sigaradan sonra akciğer kanseri için ikinci sırada gelen risk faktörüdür. Ülkemizde son zamanlarda kapalı mekânların havasında radon ölçümü yapılmaya başlanmıştır.
Çok sigara içtikleri halde kanser teşhis edilmemesinin sebebi bunların kalp krizi, felç, KOAH gibi hastalıklar yüzünden erken yaşlarda hayatlarını kaybetmeleri yüzünden olabilir.
- İçilen sigara adedi, bu alışkanlığa bağlı hastalıkların ortaya çıkmasında farklılık yaratıyor mu?
Elbette. İçilen sigara sayısı, sigaraya erken yaşta başlanması ve dumanın derin olarak solunması kanser riskini artırır ama günde bir sigara içilmesinin bile risk yaratabileceği unutulmamalıdır. Araştırmalara göre sigaranın epigenetik değişikliklerden bazıları bırakılmasından 5 sene sonra düzelirken, bazıları ise 30 yıl sonra da kalıyor. En iyisi hiç sigaraya başlamamak ve içenlerin de hemen bırakmalarıdır.
- Son dönemde elektronik sigara kullanımının bir hayli arttığı görülüyor. Bu gerçekten de klasik anlamdaki sigaradan daha masum bir alternatif mi? Yoksa bir aldatmaca mı?
“Elektronik sigaralarda tütün yok sadece nikotin var, sigara gibi zararlı değil” ifadesi tam bir kandırmaca ve beyin yıkamadır! Elektronik sigara, gençleri sigara tiryakisi yapacak bir tuzaktır. Yetkililerin, masum ve zararsız olarak topluma tanıtılan elektronik sigaralara karşı acilen gerekli tedbirleri almaları gerekiyor.
Elektronik sigaralar adeta bir “geçiş maddesi” gibi etki ederek kokain ve esrar gibi maddelere bağımlılık eşiğini düşürebiliyor. Elektronik sigaraların sigara bırakmada iyi bir yöntem olmaması yanında, zararsız olmaması, özellikle gençleri sigaraya teşvik etmesi, madde bağımlılığına kapı aralaması gibi riskleri hesaba katılmalıdır.
Yeni bir araştırmada, e-sigaraların ikinci el dumanında normal sigaralardakinin 10 misli az organik karsinojenler olmasına karşılık, normal sigaralarda bulunmayan toksik krom elementi ve normal sigaralardakinin 4 misli fazla nikel olduğu gösterildi. Her türlü sigaradan uzak durmanızı tavsiye ederim; adını bile ağzınıza almayın!
- Sigarayı bırakan bir kişide hangi değişimleri görür? Tat, koku alma duyusunda iyileşme, uyku kalitesi vs.
Sigarayı bırakanlar bunun olumlu etkilerini daha ilk günlerden itibaren hissetmeye başlarlar. Kan basıncı düşer, kalp hızı azalır, el ve ayaklar ısınır. 8 saat sonra kanda oksijen artar, karbon monoksit azalır. Bir gün sonra kalp krizi riski azalmaya başlar. 2 gün sonra vücut nikotinden tamamen temizlenir; koku ve tat alma duygularınız normale döner. 3 gün sonra akciğer kapasitesi artar ve nefesinizde rahatlama olur. Bir sene sonra kalp krizi riski ve akciğer kanseri riski yüzde 50 oranında azalır. 15 sene sonra kalp krizi riski hiç sigara içmemiş birininki kadar olur.