Tezkiye!
Değerli Okur!
Zekat, sadaka malın arınması,
Namaz, oruç, ruhun arınması,
Abdest, gusül vs. de bedenin arınması noktasında ciddi ameliyelerdir.
İnsan, Eşref-i Mahlukat olarak yaratılmıştır ancak dünyaya karşı olan hırsı, kontrolsüz mal-mülk sevgisi, içinde doğduğu toplumun kadim yanlış alışkanlıkları zamanla tertemiz yaratılmış olan insanı kirletmiştir.
İnsan tezkiyesi, arınmışlığı oranında değerlidir.
Saf ve temiz olma, yaratıcı kudretin öngördüğü doğal halde kalma…
Maddeler arıtılır malumunuz insan ise arınır.
İnsanı da ancak ve ancak kendi kendisi arıtabilir.
Arındıkça çevrede örnek insan olarak değer buluruz.“arınma” ; tarihi, kişisel ve sosyal zaaflarımızdan kaynaklanan düşünce ve davranış bozukluklarımızı gidermektir.
Toplumun arınmışlığı için; hırsızlık, dolandırıcılık, mal ve cana zarar verme gibi suçları işlemeyi alışkanlık haline getirmişler, madde bağımlısı olup etrafa zarar veren, akli dengesi bozuk olup aileleri tarafından zapt edilemeyenlerin tecrit edilmesi gerekir.
Bu ve benzeri insanlar için tecrit edilmiş mekanlar veya adalar hazırlanmalı. Mümkün olduğunca iyi şartlarda yaşatılan bu insanların, normal insanlara zarar vermeleri mutlak surette engellenmelidir. Bu insanların bünyesine sinyal veren elektronik çipler takılarak, kaçmaları halinde takibe alınıp kolayca yakalanmaları sağlanmalıdır.
Yaratılmışlığımızın kurallarını göz ardı ederek ve Ahret hayatına inanmadan arınmak söz konusu olamaz..
Arınmış insan yaratılmışların en şereflisidir.
Yani sevimli,
Saygın ve iyidir.
Arınmamış bir insan ise, hayvandan daha aşağı bir sevimsizlik ortaya koyar.
Yani sözün özü arınmışlığımız oranında değerli ve anlamlıyız…
BİR AYET
Allah sizin için güçlük dilemez, fakat sizi tertemiz etmek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister Tâ ki şükredesiniz.
BİR HADİS
Her şeyi iyi temizleyin! Temizlik imana, iman da Cennete götürür
BİR SÖZ
İşlediği cinayetlerin hesabını veremeyenlerin, işlemediğimiz cinayetleri bize fatura etmeye kalkması gibi bir arsızlık ile yüzyüzeyiz... (Metin Karabaşoğlu)
AFORİZMALARIM
“Bana balık tutmayı öğret!” Bana iman etmeyi öğret! İman etmenin metodunu, usûlünü öğret! Bana imanın şartlarını ezberlettirme, kabul edemem, edemedim de zaten. Bana bilgi satarak beni dinsiz yapma, lütfen!”