Tarihi Bölgeye Tarihi Çalışma
Baştan kabul ediyorum ki çok geç kalındı. Kemeraltı- Agora- Basmane çevresi için çalışmalar kaplumbağa hızıyla başlatıldı. Yalnızca bugünün, bugünkü belediyelerin sorunu da değil bu... İzmir’in merkezinde, tam göbeğinde neredeyse yarım asırdır keşmekeş, pislik ve berduş yatağı haline gelen semtlere göz yumuldu.
Tarihi çarşı, Avrupa’da turisti zorla alışverişe sürükledikleri ‘old bazaar’ tarzı Kemeraltı’nda esnaf yeni düzenleme sözünü duymaktan bıktı. Olmadı, yapılamadı derken şimdi bu hinterlanda Türkiye’de ilk kez oluşturulan bir modelle sahip çıkılıyor.
YÜCE BÜYÜK ŞANS
Sevgili hocam, üniversite yıllarında dersine girmek için okey salonlarını ektiğim!, vizyonerliği ile öğrencilerini etkileyen Uğur Yüce ile bir araya gelince, Tarihi Kemeraltı İnşaat Yatırım Ticaret AŞ’ye (TARKEM) dair bilmediğim bazı yönlerini fark ediyorum.
En azından detayları kavramaya başlıyorsunuz. İzmir’in ve bu tarihi bölgelerin en büyük şansı ise bana göre Uğur Yüce’nin bizzat kendisi...
Tabii hakkını yemeyelim bu projenin fikir babası ve hayata geçmesini sağlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’dur.
Başlarda soru işaretleri ile ‘esnafın elinden dükkanlar ucuza mı alınacak’ kaygılarıyla başlayan çalışma, bugün ülkede ilk ve hayli farklı bir şirket kurulmasına ulaştı.
Halen aralarında duayen Selçuk Yaşar, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Konak Belediyesi de dahil 116 ortaklı TARKEM için ortaklar iki ayrı sözleşme imzaladılar. Birisi ticari sözleşme, diğeri, kentin ve tarihi dokunun önceliklerine uyulacağına dair etik sözleşme.
Türkiye’de gerçekten bir başka örneği yok. Uğur Hoca, çalışmaların hızlı ilerlediğini, bölgeyi beş bölüme ayırarak pilot alan belirlediklerini anlatıyor. Şu anda Yüksek Teknoloji Enstitüsü ile Dokuz Eylül Üniversitesi mimarlık bölümleri bu bölgelerde mimari birkaç dokunuşla nasıl
bir fark oluşturulacağı üzerine çalışıyor.
Genel olarak doku değiştirilmeyecek, çeşitli dokunuşlar mimari bir bütünlük sağlanacak. Tarihi algı ortaya çıkarılacak. Çalışma tamamlandığında boş olan hanlar ya da dükkanların sahiplerinden ya çalıştırması, ya satması ya da kiraya verilmesi istenecek.
Öyle boş, pislik içinde görünen yerler ortadan kaldıracak. İşin güzel yanı, şirketin ortaklarından birinin de Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nin olması.
Büyükşehir Belediyesi ve emniyet güçlerine, aydınlatmadan emniyete birçok açıdan iş düşüyor. TARKEM bu raporları da hazırlıyor. Kemeraltı-Hisarönü bölgesi ilk etapta gece de yaşanabilecek şekilde düzenlenirken, Yüce buradaki hanların bir kısmının öğrencilerin kalacağı yurtlar şekline dönüştürülmesini düşündüklerini böylece bölgeye gençleri çekmeyi amaçladıklarını vurguluyor.
SORUN ÇÖZÜLDÜ
Kruvaziyer turizmle gelen turistler için de Hisarönü’ne uzanan bir fayton yolu açılması planlanıyor.
Evet düşünüyorum da bu iş ancak böyle yapılır, yıllarca kemikleşmiş sorunların altından böyle kalkılabilirdi.
Umarız olur, TARKEM aşama aşama kentin merkezini değiştirmeyi başarır. İşdünyası ve birçok kurumun eli böylelikle taşın altında. İzmir’in içini yıllarca ‘iç eden’, taş üstüne ancak beton bina dikerek çağdaşlaşabileceğimizi düşünen anlayışı kim bir parça yok edebilirse başımızın üstünde yeri vardır.
Yeter ki kentte tarihi ve kültürel dokuya uygun, mimari olarak iç açacak çalışmaların başladığına tanık olalım.