Tankların Önüne a.sına Koyanlar Yatar mı?
Çok uluslu şirketlerin, ulus devletimizle olan savaşı, son hızıyla devam ediyor.
Çok uluslu şirketlerin ulus devletimizden istediği kısaca şudur; devleti ekonomiden tamamen çekin.
Benim param çok, devlete ait olan şirketleri ve ekonomik kaynakları ben satın alırım. Ben yönetirim. Diyor.
Tüm ekonomik kaynakları ve ekonomik işletmeleri çokuluslu şirketler alınca, ulus devletimizden geriye ne kalır?
Ordu ve emniyet kuvvetleri kalır.
Orduyu paralı ordu yapın, güvenliği de güvenlik şirketlerine devredin. Diyor, çokuluslu şirketler.
Eğer bu dediklerimi, sen ulus devlet olarak, yasalar çıkararak yaparsan, ne ala… Yok eğer bunu yapmazsan, ben elimdeki imkanlar ile seni bu yola sokarım.
Darbe yaparım, vekâlet savaşı yaparım, kirli savaş yaparım, vs.
Genel durum budur. Şimdiye dönersek; 15 Temmuz darbe girişimi bu genel durumun bir provasıydı. Genelde halk, özelde ordunun içindeki Cumhuriyetçi vatanseverlerin gayreti ile bu saldırı savuşturuldu.
Çok uluslu şirketlerin çatı örgütü ABD durur mu, hayır durmuyor.
Güney sınırımızda, koridor açmak için son hızla yükleniyor.
Saldırılar içerden dışarıdan yürüyor.
ABD iki tür vekâlet savaşı yapıyor. Birincisi etnik ve mezhepsel ayrıcalıkları kışkırtıyor. İkinci olarak da, ekonomiyi elinde tutan yerli ortaklarını harekete geçirerek, ulus devlet ile olan savaşını sürdürüyor.
Çok uluslu şirketlerin yerli ortakları hükümete bu ekonomik sıkışıklıkta telkinde bulunuyor.
“Devletin elindeki ekonomik kaynakları ve ekonomik işletmeleri satın. Yoksa sıcak para vermem.” Diyor.
Yani darbe başarısızlığını, fırsata dönüştürmeye çalışıyorlar. Tankın önüne yatan halkın malını, çok uluslu şirketlere satıyorlar.
Erdoğan diyor ki; tankların önüne elitler ( seçkinler) yatmadı. Halk yattı.
Tercümeye gerek yok ama edelim. Tankların önüne Memleketin a.ına koyanlar yatacak değildi ya…
Ama sen özelleştirmelerle ne yapıyorsun, tankların önüne yatan halkın malını alıp, elitlere satıyorsun.
Elitler ya da seçkinler dediğimiz kim? Ulus devleti yıkmak için çok uluslu şirketlerle işbirliği yapıp, memleketin varına yoğuna el koyuyor.
Devlet millet olmadan olmaz. Devlet milletin yoğunlaştırılmış organizasyonudur. Devleti malını satarak, aslında milletin vergileriyle oluşan, milletin malını satmış oluyorsun.
Bu 100 kuruluşun özelleştirilmesi gerçekleşirse; ulus devlet emperyalizm savaşında çok uluslu şirketler büyük bir mevzii daha ele geçirmiş olacaklardır.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
ulusalkanal.com.tr
