Takkenin İçindeki Özgürlük!
Değerli okurlar!
Bu günkü yazı başlığımız, Özgürlük Hangi Takkenin İçinde?
Ne anlatmak istiyorsun?dediğinizi duyar gibiyim!.
Özgürlük, barış, sevgi saygı, güven havai fişeklerini şimdilik durmuş görünen bombalarla dün ve bugün ölmeyen, yarın da ölmeyecek olanların hatırına seyredelim.
Kapımızın önünü süpürmemiz gerektiğine ilişkin milyonuncu ders: Sapla samanın birbirine çok yakın olduğunu hatırla(t)manın gerekliliği… Uzun yıllar önce 1968 yapımı “Maymunlar Cehennemi” filmini izlediğimde son sahne günlerce aklımdan çıkmayıp beni kabuslara boğmuştu.
Çocukken her şeyden çok etkileniyor insan.
Ama bazı sahneler bana göre sinemanın gelmiş geçmiş en etkileyici anlarından biriydi.
İzle(ye)meyenler için mini bir anekdot; “Maymunların yönetimindeki dünyaya dönen uzay aracı ekibinin ne olup bittiğini anlama çabası...” Gezegenin sırrını çözmek isteyerek yasak bölgeye giren ekip toprağa yarı beline kadar batmış “özgürlük heykeli” ile karşılaşır: “Ah insanlık bunu da yaptın mı sonunda!...” Dünya bunca etnik kavganın içinde konu komşusunu boğazlarken, onca milletin nasıl bir zamkla birbirine yapıştırıldığını anlamaya çalışıyorum.
Onlar, duvarlarda yalnızca Amerika kıtasının göründüğü haritaların asılı olduğu ülkenin çocukları… Biz de duvarın arkasındaki diğerleri… Ve diğerlerinden bihaber milyonlar…
Heykelin ve kulelerin gölgesinde en büyük problemleri nedir biliyor musunuz!?
Obezliğe çare bulmak…
Problemin asaletine bak selam dur!
Oysa, sindirebileceğinden fazlasını yemek sağlığa zararlıdır. Nokta koymadan devam edelim. Dünyanın rahat etmesi için önce ABD'lilerin özgürleşmesi gerekiyor. İnternet sitelerinde “özgürlükler ülkesinde yaşamaya hak kazandınız, hemen tıklayın!'” mesajları kırıla…
U(t)sanmadan tıklıyoruz!….
Yeşil kartımız olsun! Çocuğumuz orada doğsun! İnsan yerine konsun! diye …
Sap ve Saman birbirine karıştırıyoruz.
Güya özgürlükten payımızı alıyoruz…
Sonra gidip “savaşa karşı” listeleri de tıklıyoruz. “Bu ikisi bir arada nasıl oluyor?” El-pençe divan durduğumuz, kucağına alsın diye binbir takla attığımız babanın yaptıklarına karşı çıkmak nasıl mümkün olacak, anlayamıyoruz.
Şu özgürlük tanımını bir daha yapsak diyorum!.
Hazır tanımların ve sunulanların peşinden gitmeyip, Ulusal Kimliğimizi bize bağışlayan Büyük Öndere kulak versek diyorum:
Benin karakterin bağımsızlıktır… tümcesini zihnimize adeta çakıp; bize giydirilen takkeleri önümüze koyup şu özgürlüğümüzü yeniden düşünsek diyorum!
BİR AYET
Rabbinizden size indirilene uyun O’ndan gayri evliyalara uymayın..(7/2)
BİR HADİS
Bütün insanlar Adem’den, Adem’de topraktandır..(Buhari-Müslim)
GÖNDERMELER
-Barzani, Şivan Perver, Tatlısıes ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının Diyarbakır barış süreci fotoğrafından bir hafta sonra Trabzon’da miting yapması kimleri neden şaşırttı?
-Bilgisiyle, birikimiyle, bilinciyle, üstün performansı, hümanist özellikleri ve İNSAN yanıyla gönüllere yürüyen Ak Parti Adana Büyükşehir belediye Başkan adayı Abdullah TORUN’un mutlu sona en yakın aday olduğunu bilmeyen var mı?
-Samimi öngörülerinden dolayı Cendere Üyesi Hüseyin Bayrak’ı tebrik ve takdir eden ünlü Ak partili iş adamı kim?
-Son noktayı alan Yüksel EVSEN’ in, Ekspres’in Din İşleri Danışmanı bendeniz Yüksel Mert’e ciddi bir transfer teklifi yaptığını duydunuz mu?
-Oymacızade Şeyh Bülent Hazretlerinin, 11 adet daha dolma oyacağı siparişi verdiğini biliyor musunuz?
-Kültür Bakanımız Ömer ÇELİK’ ile Adananın sessiz ve derinden turizm cenneti olmaya doğru hızla ilerlediğini bilmeyen var mı?
-Son zamanlarda yapmış olduğu haberlerle reyting patlaması yapan Akdeniz televizyonunun başarısının arkasında gıdı gıdı Hamdi’nin keskin zekasının olduğunu duymayan var mı?
- Aşkın Terapisi adındaki yeni kitabımızın Konya Kitap Fuarı’ndan bütün Türkiye’ye Merhaba diyerek, MOLA KİTAP Standında satışa sunulduğundan haberiniz var mı?
-Güneş Gazetesi Köşe Yazarı Ömer Faruk RECA’nın yeni kitabımızla ilgili yaptığı röportajın bütün Türkiye’de ses getirdiğini biliyor musunuz?