Suni Tatlandırıcı Splenda’ da Lösemi Ve Kanser Riski Var
Ramazzini Enstitüsü’nde İtalyan uzmanlar tarafından yapılan araştırmada suni tatlandırıcı Splenda’ nın (sukraloz) lösemi ve diğer kanserlerin riskini artırabileceği sonucuna ulaşıldı (1).
International Journal of Occupational and Environmental Health’ de yayınlanan araştırma Splenda’ nın ömür boyu alınmasının erkeklerde malin tümör ve kan-kemik iliği kanserlerinin riskini artırabileceğini gösteriyor.
Araştırma, 457 erkek ve 396 dişi olmak üzere beş gurup fare üzerinde gerçekleştirildi ve bunlara farklı miktarlarda (0, 500, 2000, 8000 veya 16000 ppm dozunda) sukraloz verildi.
Splenda miktarı arttıkça erkek farelerde malin tümörlerin anlamlı olarak arttığı, özellikle 2000 ve 16000 ppm dozlarında lösemi riskinin yükseldiği tespit edildi.
Araştırmacılar bu sonuçların, Splenda’ nın “biyolojik olarak inert” olduğunu ortaya koyan çalışmaları desteklemediği şeklinde yorumluyor ve sukralozun emniyetli olduğunun ispatı için daha fazla ve geniş kapsamlı araştırılması gerektiğini vurguluyorlar.
Sukraloz nedir?
Sukraloz sukrozdan 600 defa daha tatlı ve 4.500’ den fazla üründe kullanılıyor.
Sukraloz, beyaz şeker ve suni tatlandırıcıların sağlık risklerinin ortaya çıkmasıyla gıda endüstrisi tarafından 1999’ dan bu yana yaygın olarak kullanılmaya başlandı.
2013’ de gene Ramazzini Enstitüsü tarafından yapılan bir çalışmada Splenda’ nın yüksek dozlarda kanser yapabileceği sonucuna varılması üzerine “dikkatli kullanılmalıdır” kategorisinden “sakınılması gerekir” kategorisine indirdi (2).
Splenda’ nın diyabet riskini artırdığı da biliniyor (3).
Tıbbi fetva kurumu FDA, çocukların kiloları başına günde 5 miligramdan fazla sukraloz almasını istemiyor ama CSPI 45 pound gelen 6 yaşında bir çocuğun kutu başına 40-60mg sukraloz ihtiva eden 12 onsluk sodalardan 2-3 kutu içmesiyle sınırın çoktan geçileceğinin altını çiziyor.
Kısa adı CSPI olan Center for Science in the Public Interest’ e göre sukraloz, sukrozun klorla kimyasal reaksiyonu ile elde ediliyor.
CSPI, sakarin, aspartam ve asesulfam potasyumu da “sakınılması gereken katkı maddeleri” sınıfında değerlendiriyor.
Splenda’ nın sabıkası var
Splenda’ nın sağlık üzerine menfi tesirleri olduğu kanser riskini artırabileceği ve
Endüstrinin itirazı var
Tate & Lyle and Heartland Food Groups ise bu araştırmayı bilim dışı olmakla suçluyor (4):
“Son 20 senede sukralozun emniyeti üzerine 100’ den fazla bilimsel araştırma yapıldı ve hepsinde de sukralozun masum olduğu bildirildi.
Bazen yöntemi iyi ve bilimsel olmayan araştırmalar manşet olabiliyor ve insanları korkutuyor”.
Son senelerde “stevia” bitkisinden elde edilen tatlandırıcı, stevia adıyla birçok yiyecek ve içecekte kullanılıyor ama bunun uzun vadedeki sağlık riskleri hakkında yeterli araştırma yok.
Gelelim neticeye
BİR: Ramazzini Enstitüsü’ nün araştırmaları endüstrinin hiç işine gelmediği için bu kuruluşa çamur atmak çok yaygın, bu görüşlere hiç katılmıyorum.
İKİ: Ben de CSPI gibi düşünüyorum, bir maddenin yüksek dozlarda da olsa kanserojen olması o maddeden kesinlikle uzak durulmasını gerektirir.
Kaldı ki bu araştırmadan “Splenda kanserojen değildir” şeklinde bir sonuç çıkmış olsaydı da fikrim değişmeyecekti.
Yiyeceklere konan “tüm endüstriyel kimyasallara karşıyım”, bunların “güvenilir olduklarının gösterilmesi” beni ilgilendirmiyor.
Var mı diyeceği olan?
Kaynaklar:
1. http://www.tandfonline.com/doi/abs/10.1080/10773525.2015.1106075?journalCode=yjoh20&#.VuV5CJyLTIU
2. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3796739/
3. http://care.diabetesjournals.org/content/36/9/2530.full
4. http://nhv.us/content/16034891-italian-research-links-splenda-leukemia-risk-while-manufacturer