Sözün Bittiği Yer…
Karl Marx '' Hiç kimse özgürlükle savaşmaz. Olsa olsa diğerlerinin özgürlüğü ile savaşır. Bence bu sözlerin şimdi geleceğin Türkiye'sinde yaşanası gerçeklerini hep birlikte göreceğiz. Bu sözlerin şimdi AKP ve (RTE) nin sözleriyle örtüştüğünü görmek mümkün bana göre. Hitler'in bir tane Goebbels'i vardı. AKP'nin çok sayıda var.Ve bunlar zaman zaman değişiyor.Führer ne dediyse ikinci gün Führer'in takip eden,söylediklerine dayanak bulmaya çalışan Goebbels'i var.Joseph Goebbels ''Yalan söyleyin mutlaka size inananlar çıkacak ve siyasetin kontrolünü her zaman korkuyla elde tutacaksınız,yalan söyleyerek inandırdığınız kişiler sizin her yaptığınıza doğru yanlış inanmaya devam edecektir''diyor.
Türkiye şimdi bu korkunç gerçeği yaşıyor ve yaşayacak. AKP'nin en büyük düşmanı Özgürlük. Yani herkesle savaşan, özgürlüklerle savaşan, dinler, diller ve ırklar mezhepler. her şeyle savaşan bir Başbakan o şimdi Cumhurbaşkanı. Yemin ederek göreve başladı beklediği istediği buydu, yaptığı yemine sadık kalacakmı, yoksa her balkon konuşmasının aksine, yine kendi istediğini yapmaya devam edecekmi, bekleyip göreceğiz dilerim yanılan ben olurum.
Basını terbiye etmeye çalışan, kendi medyasını oluşturarak toplumun gerçekleri öğrenme hakkını elinden alan,sadece kendi anlayışını ifade eden haberleri kullanan,kendisine biat etmeyen yazar düşünür bilim adamı ve gazetecileri işsiz bırakan.topluma korku sendromu yaşatan bir siyasal anlayışın daha otoriter etkileşimini şimdi Cumhurbaşkanı olarak yaşanmasını göreceğiz.Dünya sivil toplum örgütü halkın haber alma bilgilendirilme konusunda Türkiye'nin Zambiya,Tanzanya,Uganda'dan bile geride kaldığını 134 sıraya düştüğünü açıkladı.Yeni cumhurbaşkanı bu gerçeğin farkında olacakmı? kendisini eleştirenlere,kendisi gibi düşünmeyenlere bile hoşgörüyle yaklaşabilecekmi? bunu merak ediyorum.
Türkiye'nin yeni cumhurbaşkanını dinliyorum,13 yıldır iktidarda olan bir partinin genel başkanı,tebrik mi etmeliyim,yada her şeye rağmen sevmeli miyim bilemiyorum.Ama bunca yıl yaptıklarına baktığımda neye karar vereceğimi bilemiyorum dahası korkuyorum.Parti başkanı olduğu bunca yıl sonra geldiği noktada yaptıklarını, söylemlerini,konuşmalarını analiz ettiğimde içimdeki korkularım dahada beni rahatsız etmeye başladı.Sanırım şimdi eleştirilmeye bile tahammül gösterir diye düşünmekte isterim.balkon konuşmasında her dönem aynı sözleri dinledim,ama sonrasında söylediklerinin hep aksini yapan bir lider.Şimdi bu son sözlerine de çıkıp bir öz eleştiri yapmadan inanmak istemiyorum.
Yaşadığım ülkenin cumhurbaşkanı olarak sadece makama olan saygım vardır hepsi bu.''Bir millet iktidarda bulunan kişilerin şereften, onurdan, ahlaktan yoksun davranışlarını, hırsızlığını yalnızca kendi siyasi görüşünden olduğu için görmezden geliyorsa, o millet erdemini yitirmiştir. Erdemini yitiren millet bir gün vatanını kaybeder'' Niccola Machiavelli bunu söylemiş.Şimdi yeni cumhurbaşkanı,yemin ettiği andan itibaren ülkede bu temizliği yapabilecek mi acaba? ''bana diktatör dediler kızıyor dediler,ama şimdi cumhurbaşkanı olduğumda daha da sert olacağım'' açıklaması bir cumhurbaşkanına yakışır sözler değil.(RTE) bu tür tarzını 13 yıldır hiç değiştirmedi,özellikle gezi olaylarındaki uzlaşmaz tutumu bir cumhurbaşkanına yakışır mı buna siz karar verin.
Daha uzlaştırıcı ve toplumu bir araya getirme anlamında gayretler içinde olmak yerine,'' bende yüzde elliyi zor tutuyorum'' demek korkunç bir ifade şekli, değil mi? Düşünce insan hak ve özgürlükleri konusunda çok geride kaldık, insanların haber alma ve gerçekleri paylaşma özgürlükleri bu ülkede yasaklanmadı mı?,tüm sosyal paylaşım kanalları kapatılmadı mı?.Bugün Anadolu da halkın yüzde 30'u sosyal paylaşım kanallarından yoksun,nerede ne olmuş,kim ne yapmış,başbakan ne söylemiş,ülkede neler olmuş,bunlardan haberi yok,yani koyun misali hala uyumakta.Her zaman söylediğim gibi Cahil bir toplum neyi neden seçtiğini bilmiyor,işte burada AKP kendi yarattığı anlayışa Biat eden bu toplum sayesinde hala sisteme hükmeder durumda,ve sonunda ortaya 12'nci cumhurbaşkanını çıkardı.
Otoriter bir anlayışın yöneteceği Türkiye'de, şimdi Atatürk devrimleri, insan hak ve özgürlükleri, düşünce anlayışı, cumhuriyet nerede kalacak merak ediyorum.13 yıldır Atatürk ve cumhuriyetten nefret eden bu zihniyetin,şimdi bundan sonra neler yapacağını merak etmiyorum biliyorum,acaba yanılan ben olur muyum diye de düşünüyorum.Türkiye her geçen gün siyasal bir krizin ortasında sürükleniyor.
Türkiye'de hiç bir şey artık özgür yaşanmayacak biliyorum, birileri kendi inançlarına kayan bir cumhuriyet kurmak için ne gerekiyorsa yapacak.Başbakan (RTE) bir konuşmasında '' Laik değil ÜMMET anlayışı evladır,geliyoruz sindire sindire geliyoruz,herkes aklını başına alacak'' diyor du,işte şimdi bu sözlerin hayata geçirilmesi hareketi başladı.Şimdi cumhurbaşkanı olarak tüm sisteme hakim bir anlayışla,ben tarafsız olacağına inanmadığım gibi,Türkiye'de daha belirgin otoriter bir rejim yaşanacağını görmemek mümkün olacak mı acaba?.
Dünyanın hiç bir ülkesinde böylesine bir kutlama yapılmaz, Türkiye böyle resimlerin yaşanası bir ülke değil, saray gösterilerinde saltanat meraklısı kralların, ancak mutlu olabilmek adına yansıttıkları bu görüntüler bir cumhuriyet ülkesine yakışmaz. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı değil, Türkiye Cumhurbaşkanı olarak yansımanın da üzücü olduğunu ifade etmek isterim. Cumhuriyetin tüm değerlerinin Türk kimliğinin yok edildiği gibi burada da görmek mümkün.
Türkiye Atatürk'ten kalan akıl ve bilimsel mirası yavaş yavaş kaybediyor tehlike burada aslında, ama bunu kimse görmediği gibi yağdanlık ve dalkavukluk kültürünü benimsemiş olanlar bundan son derece mutlu bana göre. Şimdi Batının bilimsel değerlerinden koparılmış bir Türkiye. Orta doğunun KABİLE demokrasisine katılmaya hazırlanıyor. (RTE) nın burada bir vatandaş olarak makamını eleştirmek değil maksadım, elbette yaptığı yemine sadık kaldığı taktirde bir vatandaş olarak başarı dilerim. Ancak kin ve öfke ihtiras birikiminin burada yansımasının getireceği sonuçları düşündüğümde endişelenmemek mümkün değil. Tek adam olmanın verdiği ihtirasın sonuçlarını düşünmek bile istemiyorum.(RTE) nın tarafsız bir cumhurbaşkanı olması tek dileğim. Bunu da bekleyip göreceğiz, Türkiye otoriter bir rejimin tutsağı değil, Atatürk devrimlerine cumhuriyete onun akıl ve bilimsel mirasına bağlı bir ülke olarak tüm dünyada saygınlığını korumalıdır. Ne Mutlu Türküm Diyene.
Prof.Dr.Levent Seçer