Sonbaharın Güzellikleri
Ne zaman başını kaldırıp bu gün benim günüm dediğinde aklına gelen bir şey alt üst ediyor düşüncelerini ve keyfini kaçırıyor. Düşünmek istemesen bile içine işleyen bazı unutamayacağın yaşanmışları
silip atamıyorsun kafandan. Sanki seninle yol arkadaşı gibi bırakmıyor peşini. Ne yapacağına karar vermek istiyorsun sıyrılmak için bu düşünceden, ya vicdanın el vermiyor ya da kendine yakıştıramıyorsun. İnsanı insan gibi göreyim, öyle değer vereyim diyorsun fakat herkes senin gibi düşünmüyor ki. İçinde büyüyen intikam hırsı bütün iyi ve asil düşüncelerini zedeliyor.
Belki de İnsanlardan, geçmişten intikam almak çok kolay iş. Ya da geleceği sorgulamak çok basit fakat iş burada bitmiyor yaşadığın sürece daha nice şeyler duyacaksın ve ya göreceksin. Bunları bir araya toplayıp analiz ettiğin zaman da değmez boş ver diyorsun.
Karşına çıkan yeni bir yüz, gördüğün, yeni bir rüya o an için dağıtıyor kafanı hatırlamak bile istemiyorsun geçmişi, sanki bir umut, yeni bir yaşam sevinci ile doluyor için. Karamsarlıklardan sıyrılıp yeni bir rota çiziyorsun kendine. Seni nereye götüreceğini bilmesen bile koşmak istiyorsun peşinden.
Alçak gönüllü olmanın, iyi niyetli olmanın hoşnutluğunu yaşıyorsun gönlünde. Her şeyi çok biliyorum diyenleri çok gördüm, hiç birine itibar etmedim. Çünkü herkes kendice bir şeyler biliyordur ve herkesin kendine göre doğruları, inandıkları vardır. Bunların hepsine saygı duydum ama bir yere kadar.
Her yaşananın bir deneyim olduğunu öğrendim. Ayarı düşük ve değersizler için harcadığım çabanın kendime zarar verdiğini gördüm. Ve sonunda kendim olmanın güzelliklerini gördüm. Kendilerini idare edemeyenlerin başkalarının hayatlarına yön vermeye çalıştıklarına baktım, zarar verdiklerini gördüm, gülüp geçtim.
Sahte yüzlerin, asılsız sözlerin, alaycı gülümsemelerin yanında olmak yerine, can diyebileceğin dostların da var olduğunu gördüm. Kıymet bilenleri hayatıma alıp bilmeyenleri unutmaya öğrendim. Sonunda gördüm ki doğru olan buymuş.
Hayat dediğimiz ve ne kadar bizimle olacağını bilmediğimiz bu süreçte içimdeki yalnızlığı paylaşabileceğim, beni anlayabilen, alay etmeden, onurumu kırmadan, ruhumu incitmeden merhaba diyecek dostlarımın olduğunu fark ettim. İşte o zaman kendimi buldum yeniden kabuğumu kırmayı içindeki cevheri görmeyi deneyeceğim.
İnsan yaşamın neresinde olduğunu ya da hayatın farklı renklerini geç fark ediyor. Bunun sebebi ise içinde olduğumuz şartlar ve altından kalkması kolay olmayan üstümüzde ki ağır yük. Fakat üstündeki ağırlığı hafifleten etkenler karşına çıktığında bu ağır yükü taşımak daha da kolaylaşıyor.
Hani bir rüya görüsün ve o rüyadan sonra keşke hiç uyanmasaydım dersin ya işte onun kadar hoşnut oluyorsun aldığın bir selamdan, duyduğun bir merhabadan.
Anlaşılıyor ki hayatımızda hiçbir şey bitmiş değil ve umutsuz da değil. Hayatın güzelliklerini yaşamak herkesin hakkıysa bizde payımıza düşeni almalıyız. Zaman geçmişte olsa karşımıza çıkan sürprizler bizim yaşama daha sıkı sarılmamızı ve umutların yeniden yeşermesini sağlıyor.
Merhaba diyorum yeni başlayan ve hayatıma renk katan bu güne ve bu günü güzel kılan bir cana. Hayatın çirkin yüzleri olduğu kadar bilinmeyen güzellikleri de varmış meğer. Buna da sonbaharın güzellikleri diyelim.