content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

07 May

Siz de Özlemez misiniz Bunları?

Sizde Özlemez misiniz Bunları?

 

Yaşadıklarımı ve gördüklerimi incelediğim zaman kendi dünya görüşümü ve yaşam felsefemi anlatma gereğini duydum.Sebebi ise böyle bir yaşam felsefesini her insanda görme özlemimdendir. Kaynayan bir kazana dönmüş yeryüzünde insanların bir birlerine karşı yaptıklarını gördükçe düşlediğim o özlem daha da artıyor bende.

 

Medeniyetler kurmuş milletlerden bu güne kadar ayakta kalamayanlar kendi içlerindeki fesat düşünceler ve kavgalardan dolayı varlıklarını sürdürememiş yıkılmışlar. İnançlarına bağlı kalıp var olmanın gereklerini yaşayanlar ise halen ayaktadırlar.

 

Televizyon izliyoruz, gazete okuyoruz gördüğümüz tablo hiç değişmiyor. Her yerde insana bağlı olumsuzluklar diz boyu. Her yerde insanlar huzursuz. Ama benim için önemli olan ülkem ve ülkemin insanı. Güzelim ülkemizde olup bitenler gelecek kaygısına düşürüyor insanı. Türk milletinin bir ferdi olarak bende sorumlu tutuyorum kendimi olup bitenlerden. Ben de bu topraklarda doğdum ve bu insanların içinde yaşıyorum. Gördüğüm bu manzara karşısında kendimi sorguladım, geçmişimi inceledim.

 

Hiçbir zaman eyvah demedim tükenmiş gibi görünen umutların ardından. Gücüm yettiğince mücadele ettim umutlarıma kavuşmak için. Her zaman kendim oldum, başkalarına özenmedim hiç. Başkalarının malı, mülkü gözlerimi kamaştırmadı, asla onların yerine de koymadım kendimi. Kimsenin hasetliğini de çekmedim, aleyhinde de olmadım.

 

Büyük işlerin hayalini kurmadım kendi küçük mutluluklarım yetti bana. Haz duydum hep kendimce mutlu olmaktan. Geriye dönüp baktığımda pişman olduğum ve eyvah diyeceğim bir yanlışımda olmadığını gördüm. Özlemlerim, hasretlerim yaşanmamış ukdelerimde olsa kimseye yansıtmadım, içimde yaşattım hepsini. Daima doğrudan yana oldum, yanlışa destek olmadım. Birilerine şirin görünmek pahasına ne inancımdan ne de inandığım davadan vazgeçmedim.

 

Düşüncelerimi ve değerlerimi soğuk ayazların koynuna ve küflenmiş beyinlerin eline atmadım, bedenimde büyüttüm hep benimle oldular. Doğru bildiklerim uyguladım, hiç birinden pişman olmadım. Çünkü pişman olacağım şeyleri hiç yapmadım. Neysem hep o oldum. Zaman geldi kırıldım belki ama asla eğilmedim.

 

Başım dik alnım açık oldu hep. Yaşam felsefemde buydu benim. Milli ve manevi değerleri ilmek ilmek işledim yüreğime hiç birinden taviz veremdim kimseye. Sevdiğime değer vermesini bildim sevildiğimde şımarmadım hiç. İyi insan olmanın gerekleri nelerse taviz vermeden yerine getirmeye çalıştım. Karşılık ya da her hangi bir çıkar da beklemedim yaptıklarımdan.

 

Sonunda yanıldığım bir noktayı gördüm. Herkesi kendim gibi sandım, insan başka türlü olmamalıydı bence. İçimizde öyle insanlar varmış ki insan demeye bin şahit lazım. Toplum içinde böylelerine ikiyüzlü deriz bizler ama ben yüzsüz olanı da, beş, altı yüzlüsünü de gördüm.

 

Onları gördükçe insanlığımdan utanasım bile oldu. Maalesef onlar daha da çok yüzlü oldular. Sirk cambazı gibi her dalda oynadılar.

Dünya coğrafyasına bakıldığında ülkemizin pek çok ülkenin sahip olmadığı güzellikler ve imkânların olduğunu görüyoruz. İnsan için gerekli olan her kaynak mevcut ülkemizde. Buna rağmen bu huzursuzluk, senlik benlik almış başını gidiyor.

 

İnsanı böyle yapan unsur nedir çok düşündüm, mayasının bozuk olacağından tutunda inançsız olacağına kadar. Dünyanın her yerinde kargaşa olduğuna göre beline kadar pisliğin içine batmış olan bu insanlar demek ki dünyanın her yerinde var.

 

Tarihimizi okudum senelerce bu toprakları bize vatan olarak bırakan büyüklerimizin hayatlarını ve mücadelelerini okudum. Şimdi yaşadıklarımızla karşılaştırdım. Kendi adıma insanlığımdan utandım. Dört tarafımızı asırlık düşman sarmış, üzerimizde kirli emellerini uygulamak için güç birliği yaparken biz neyin peşindeyiz. Bunu anlamak çok zor.

 

Toplumları oluşturan her bireyin aynı duygu ve düşünceler içinde olduğunu hayal edebilmek bile güzel. İnsanların öldürülmediği, millet malının talan edilmediği, iftiraların atılmadığı, saygının ve sevginin temel ilke olduğu bir düzende yaşamak daha kolay gerçekleşirdi. Barış ve kardeşlik dediğimiz dayanışma daha kola sağlanırdı. Fani olan dünyanın geçici nimetleri için insanların bu denli bozulmalarına, geçmişini unutmalarına örf ve adetlerini hiçe saymalarına gerek yok bence.

 

Birlikten kuvvet doğacaksa, düşmanın karşısında güçlü olmamız gerekiyorsa birimizi ötekinden ayırmadan tek vücut olmalıyız. Her Türk insanına düşen asli görev de budur bence. Benimde içimde ki en büyük özlem budur.

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank