Siyasete Paraşütle İnmek
Veya tepeden inmek. Bir yere konulmak. Beklenmedik şekilde, umutla o yeri bekleyenleri ters köşeye yatırmak. Parti içi demokrasi güzeldi, hoştur ama… Tepeden inme ve indirmeler sık rastlanan vakadır!
***
Bir partide birkaç kişinin aday olup, kıyasıya mücadele ettiği, hayallerini kurduğu koltuğa olmadık zamanda, umulmadık ismin getirilmesi çok fena gaz yapar. Adamın karnını şişirir. Boğaza kadar yanma yaratır. Kafadaki yedi delik organı bir an işlevsiz bırakır. Sessiz isyan içeride patlar. Dışa vurum yansımaz. Cesaret gösterip konuşana da kapının kolu işaret edilir. O cesaretin faturası siyasette geleceğe iliştirilir.
***
Siyasette tepeden inen önce yabancılık çeker. Çevredekilere sadece bakar. Kutlamalar ağız hareketli tebessümdür, gözler donuktur. Şaşkınlık kayboldukça, çevre kalabalıklaşır. Anlaşılır ki… Tepeden inmenin gücü kendini göstermiştir. Bir gün sonra hava değişir. Antipati sempatiye dönüşür. Hiç kimse de” Tepeden indi, hak yedi”, “Dağdan geldi, bağdaki kaldı” muhabbetine girmez.
***
Aslında bu duygu… Anlatılmaz yaşanır. Siyasette tepeden inmek şurubu bol kaymaklı ekmek kadayıfıdır. Tadanlar bilir!
***
Konu nereden mi tepeme indi? CHP’den 20’ye yakın aday adayının olduğu Konak Belediye Başkanlığı için İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş ismi tepeden inince. Açıkça belirteyim… Kadın aday çıktığı için sevindim. Bir yetmez, üç olsun. Üç de yetmez 5 bin 555 olsun. Yakışır.
***
Bayan Başkan Pekdaş, bastı istifayı aynı gün koltuğu bıraktı. Açıkça duyurdu: “Teklif ettiler, uygun gördüm” Kim, nerede, nasıl detay vermedi. Baro Başkanlığı alttan gelen istekle bırakılır mı? Tabii teklif en tepeden olacak. Sonrası kazaya gelmeyecek, “pardon” denilmeyecek.
***
Açtım, İzmir Barosu resmi sitesini. Tüm üyelere duyurmuşlar: “ Başkanımız yerel seçimde aday olacağını…” Aday adayı değil! *** Hayırlı olsun. Allah tepeden düşürmesin!
****