Şiirin Diliyle
TARİH KÜSTÜ..
(GAZZE ŞEHİTLERİNE)
Nice yiğit gömdüler, Vatan’ın toprağına,
Şehit olup öldüler, Cennet’e binler düştü.
Erzâkların böldüler, künyeler yaprağına,
Ölürken de güldüler, yalancı tarih küstü.
MİLLET RUHU BÖYLEDİR, ÇATLA YALAN SÖYLEYEN,
FALAN/FİLAN ŞÖYLEDİR, UMUTLARI DÜYLEYEN.
Şehid-i Gazze dertli, oturup ağlayalım,
Aşk-ı İman niyetli, sel olup çağlayalım,
Gaflet ölüm diyetli, sineler dağlayalım,
Cellâd-ı zalimlere, urganlar yağlayalım.
RUH-U ÜMMET BÖYLEDİR, BİLENLER BERİ GELSİN,
GERÇEK OLAN ÖYLEDİR, SETLERİ YIKAN SELSİN.
Öteler ötesinden, ses ver bana yiğidim,
Kürreler zerresinden, selam sana yiğidim,
Sevdâ küpeştesinden, candan kana yiğidim,
Cânanın nefesinden, handan yana yiğidim.
ÖZÜ ÖZDE BİLİRİZ, SAĞLAM MAYA BİZDEDİR,
SÖZÜ KÖZDE BİLİRİZ, GİDİLEN YOL İZDEDİR.
Ümit dolu gönüller, Tanda seni bekliyor,
Tohum ekildi güller, bağbana gül ekliyor,
Feryât eden bülbüller, goncalarda tekliyor,
Şehid-i Kefen tüller, doğanlar emekliyor.
ÜMİTLE YAŞIYORUM, NEV BAHARLAR GELECEK,
YEİSE ŞAŞIYORUM, MAZLUM YÜZLER GÜLECEK!
Köy, şehirler yıkılmış, pınarlar kaldı susuz,
Gönül suyusıkılmış, ümit ile umutsuz,
Sırta vebâl takılmış, vîrân hanlar yolcusuz,
Eller Rabbe açılmış, Hasret-i Sıla yurtsuz.
VÎRÂN KALAN BELDEDE, BAYKUŞLAR EDER BAYRAM,
MAZLÛM KALSA GÖLGEDE, ZALİME OLUR SEYRÂN.
Yiğit kalkar yerinden; haydi!. kalk ta, diril gel,
Cihangirlik serinden, emânet yüklenen bel,
Çatırtılar derinden, dualarda iki el,
İzin al Serverinden, küfrü yıkan yolda sel.
FERYÂT EDER DUYULMAZ, SAĞIR OLDU KULAKLAR,
BARIŞ, SULHA UYULMAZ, BÖYLE İSTER ODAKLAR
Suriye, bugün Gazze, yarın sıra kimdedir?
Yaşadık senaryoyu, sırlar Elif, Mim’dedir,
Sahnedeki paryayı, “Sam Amca” isimdedir,
Oratoryo, aryayı, kapital cisimdedir.
YENİ CİHAN SAVAŞI, KOPTU, BELKİ KOPACAK,
ŞÊR GÜÇLERİN DALAŞI, HÜR DÜNYAYI YIKACAK.
İslam âlem duyarsız, olup/biten ne demek?
Cihat ruhu ayarsız, Müslüman vermez emek,
Küheylânlar yularsız, zehirle doldu yemek,
Beyânatlar tutarsız, hak değil mi istemek?
ŞEHİDİM RAHAT UYU, BAĞ-I CENNET RÂVZA’DA,
BARIŞIN ÇIKTI SUYU, KADEH KALKAR HAVRADA.
Uyan Müslüman uyan, zalim perdeyi kaldır,
Gaflet uykudan uyan, cehli gönlünden aldır,
Yok mu feryâdı duyan, “Kalk Borusu” nu çaldır,
Tarih yazsın destanı, Ehl-i Sâlibe saldır.
DÜNYANIN TAMTAMLARI, HAVARİ DEVRİMCİLER,
HÜRRİYET YAMYAMLARI, VAMPİR-İ EMİCİLİR.
Doksan yıldan beridir, İslâm bağrında yara,
Yahudi’den geridir, zulümü çekmez dâra,
Büyük cihat ėridir, utanmaz yüzler kara,
Kur’an’da Hak emridir, düşecek büyük nâra.
KEMÂLİ ÂRDAN GÖMLEK, TERAZİ VEBÂLLERDE,
DÂVA UĞRUNA ÖLMEK, MÜJDE VAR İKBÂLLERDE.
KEMÂLİ
( 18.KASIM.2012/PAZAR-BURSA )
GAZZE HAKKINDA KISA TARİHÇE
Gazze, Filistin'in güneybatısında bulunan, Gazze Şeridi'nin en büyük şehri. Akdeniz sahilinden 4 km içeride kurulmuş olan Gazze'nin nüfusu 450.000'dir.
Gazze'deki insan yerleşim tarihi bu şehri dünyadaki en eski şehirlerden biri yapacak şekilde 5.000 yıla ulaşmaktadır. Kuzey Afrika ve Levant arasındaki Via Maris denilen ticaret rotası üzerinde yer aldığı için tarihinin büyük bir bölümünde Güney Filistin'in değerli bir antreposu ve Kızıldeniz üzerinden gelen Baharat Yolu üzerinde önemli bir mola yeri olarak işlev gördü.
Romalılar ve daha sonra Bizanslılar altında, Gazze ve göreceli barış dönemi yaşayarak önemli bir yerleşim birim oldu. 635 yılında, İslam Ordusu tarafından fethedildi ve hızlı bir şekilde İslami bir hukuk merkezi haline geldi. Ancak, Haçlılar istilası ile şehir harap oldu. Aşağıdaki bölümlerde bir tarihçinin Haçlıların şehri "insansız ve harap bulduğundan" bahsettiği yazmakta olup bu konuda kesin kaynak yoktur. Sonraki yüzyıllarda, Gazze seller ve Moğol akınları yüzünden birçok sıkıntı yaşadı. 16. yüzyılda, Osmanlı İmparatorluğu'na dahil olduğunda bir köy durumundaydı. Osmanlı hakimiyetinin ilk yarısında, Rıdvan Hanedanı yönetiminde şehirde büyük ticaret ve barış içinde dönem geçti.
Gazze I. Dünya Savaşı sırasında, İngiliz kuvvetlerine teslim oldu ve İngiliz Mandası altında Filistin'in bir parçası haline geldi.1948 Arap-İsrail Savaşı sonucu, Mısır yönetiminde Gazze Şeridi'nde bazı gelişmeler olmuştur. 1967 yılında İsrail tarafından Altı Gün Savaşı sonucu ele geçirildi; ancak 1993 yılında, şehir yönetimi Filistin Ulusal Yönetimi'ne geçti. Hamas, 2007 yılında yapılan seçimleri kazanarak şehri El Fetih'den teslim aldı ve o tarihten beri İsrail tarafından abluka altında tutulmaktadır
Gazze'nin temel ekonomik faaliyetleri küçük ölçekli sanayi, tarım ve işçiliktir. Ancak, ekonomi abluka ve devamlı süren çatışmalar ile ekonomik olarak şehir kötü durumdadır. Nüfusunun çoğu Müslüman olan şehirde, çok az Hıristiyan azınlık vardır. Gazze halkının yaklaşık % 75'i 25 yaşın altındadır ve dünyada mülteci olarak başka bölgelerde yaşayan en yüksek sayıda halka sahip şehirdir. (Çeşitli İNTERNET SİTELERİNDEN alınmıştır.)