Sigarayı Birden Bırakmak Kanser Risini Artırıyor mu?
Bir okuyucum soruyor:
“Uzun süre yoğun sigara içenlerin “birden” sigarayı bıraktıktan sonra 1-2 yıl içinde kanser tanıları aldıklarıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?”
***
Okuyucumun sorusu gayet yerindedir:
Asistanlığımın ilk senelerinden beri sigarayı bıraktıktan kısa süre sonra akciğer kanseri teşhisi konan hasta sayısı elimde herhangi istatistiki bir bilgi olmamakla beraber hakikaten çok fazladır.
Bunu izah edecek çeşitli ihtimaller şunlardır:
BİR: Uzun yıllar sigara içtiği için akciğer kanseri riski zaten çok yüksek olan birinin “sigarayı bırakması” pek bir şey ifade etmez.
Sigarayı bıraktıktan ne 1-2 sene ne de çok daha uzun seneler geçse bile kanseri riski asla “sıfırlanmaz”.
Bunlar sigarayı bırakmayıp da içmeye devam etselerdi şüphesiz ki gene akciğer kanserine yakalanacaklardı.
Sigarayı bıraktıktan 15-20 sene sonra kanser teşhis edilen pek çok hastam oldu.
İKİ: Bu durumdaki hastaların bir kısmı KOAH’ la ilgili öksürük, balgam, nefes darlığı şikâyetleri üzerine sigarayı bırakmış olabilirler.
Sigaraya bağlı KOAH gelişen hastalarda akciğer kanseri riski, sigara içip de belirgin KOAH belirtileri olmayanlara nispeten çok daha yüksektir.
ÜÇ: Uzun seneler sigara içip de bırakanların bir kısmının ciğerlerinden şüphelenmeleri üzerine buna yeltenmiş olmaları mümkündür.
Mesela, bir gün balgamlarında kan görüp korkmuş olabilirler ve bu daha sonra bir daha tekrarlamadığı için de doktora başvurmayı düşünmemiş olabilirler.
DÖRT: Akciğer kanseri birden bire ortaya çıkan bir hastalık değildir; seneler içinde yavaş yavaş gelişir.
Yeni bazı araştırmalar içilen ilk sigaraların bile genleri etkilemeye başladığını gösteriyor ama bunun kanser olarak kendini belli etmesi için “senelerin geçmesi” icap eder.
Buna göre de bu kişiler sigaraya devam etseler de bırakmış olsalar da “zamanı geldiğinde” kanser kaçınılmaz olacaktır.
BEŞ: Esaslı tiryakiler uzun yıllar sigara içen birinin vücudunun sigaraya “adapte olduğunu” ve “belli bir saatten sonra” sigarayı bırakmanın vücut dengesini bozacağına inanırlar.
Sigaranın gerçekten de “immunsüpresif” yani bağışıklığı baskılayıcı bir etkisi vardır ve uzun seneler içtikten sonra sigarayı bırakanlarda bir “bronş hiperreaktivitesi” (bronş aşırı hassasiyeti) hatta tipik astım ataklarının ortaya çıkması da sık görülen bir tablodur.
Bu tablo sigaranın baskılayıcı etkisinin ortadan kalkmasıyla izah edilir ve aynı mekanizma akciğer kanseri için de mevzubahis olabilir.
Gelelim neticeye
Her ne olursa olsun burada tartışılmayacak bir durum var ve o da “akciğer kanserinin bir numaralı sebebinin sigara olmasıdır”.
Sigaraya erken başlanması, sigara içme süresi ve miktarının fazlalığı, dumanın derin olarak içe çekilmesi gibi etkenler akciğer kanseri riskini artırır.
Uzun seneler içtikten sonra sigarayı bırakmak elbette çok doğru bir davranıştır ama esas olan “hiç sigara içmemek” ve hatta “sigara dumanına pasif olarak bile olsa maruz kalmamaktır”.
Bunun için de asıl önemli olan insanların sigarayla tanışmasını ve dumana maruz kalmalarını önlemektir.
Sigarayı birden bırakmak kanser riskini artırmaz ve zaten sigarayı bırakmanın en etkili yolu bunu “azaltarak” değil “birdenbire” bırakmaktır.
KAYNAK