Şiddete karşı bir ‘Şahin’
Genel seçimlerin hemen öncesiydi.
Bir grup İzmirli gazeteci, o zaman İzmir milletvekili adayı da olan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’la, Gaziantep’e ZeugmaMüzesi’ni görmeye gittik.
Her yerde iyi ağırlandık, özel misafirperverlik gördük.
Bu ilginin ilk nedeni tabii ki Bakan’ın konuğu olmamızdı.
İkinci neden ise bizlere eşlik eden, kısa boylu, narin, yerinde duramayan, gördüğü her esnafla vatandaşla sıcacık diyolog kuran bir kadındı...
Esnafa bir yandan bizi tanıtıyor, bir yandan hızlı hızlı konuşup ailelerinin hatırını soruyor, bir yandan da ayaküstü öğütler vermeyi de ihmal etmiyordu; ‘Dükkanın şurasını şöyle yap daha iyi olur’ gibilerinden...
Gaziantep milletvekilli Fatma Şahin’le hemen tanıştık, kaynaştık.
Aklımdan şöyle geçtiğini hatırlıyorum;
“AK Parti kazanacak görünüyor, Fatma Hanım’ı da kadından sorumlu devlet bakanı yapsalar ne iyi olur.”
Demek ki ben de çözümcü bir izlenim bırakmış.
Hükümet aynen öyle yaptı.
Son yıllarda göreve gelen ‘Kadın ve aileden sorumlu devlet bakanların basiretsizliği’ de eklenince Şahin’in farkı sekiz ayda kendini gösterdi.
Herşeyden önce Kadına Şiddet Yasası önceki gün çıktı. Eksiklikler var, buna rağmen, şiddet uygulayana getirilen ağır cezalar, elektronik kelepçe gibi uygulamalar yeni bir dönem niteliğinde.
Ayrıca evlerde hasta bakmakla yükümlü kadınlara 600 lira ve dul kadınlara 250 lira maaş bağlanması konusunda da sıkı takipleri oldu.
* * *
Bu kez Bakan Şahin’le İzmir’de biraraya geldiğimizde hedeflediği yeni çalışmalardan söz etti.
Bazen siyasette en önemli unsur, doğru isimdir.
Zaman gelir, kendi partisinin politikasının ötesinde, farklı sonuçlar bile yaratabilir.
Kadını günümüz ekonomik şartlarında üç çocuk doğurarak, eve bağımlı hale getirecek politikaların yanlışlığını, eksikliğini doğru isimlerin enerjisi, hırsı zamanla örseleyebilir.
Şahin de bu izlenimi veriyor, umarız yanıltmaz.
“Belediye başkanları kadın olmalı”
Biliyorum ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ tüm haftaya damga vurdu ve her yan kadın haberleriyle, kadın hakları talepleriyle doldu.
Bunun üzerine şimdi, ‘belediye başkanlıkarında kadınlara yol açın çağrısı’, çoğu erkekte ‘başka bir arzunuz var mı’ duygusu yaratmıştır!.. Olsun!
Bence bu haftanın somut sonuçlarından biri de bu olabilir. Talep net olarak Bakan Şahin’den geldi. Bakan, düşüncelerini “belediyecilik insan odaklı yapılır ve bu anlamda kadının fıtratından gelen bir üstünlüğü vardır” diye dile getiriyor. Bakan Şahin, daha sonra bu konunun öneminin hem altını çizdi hem de ekledi:?Belediye başkanı olmak kadınlara özellikle İzmirli kadınlara çok yakışır.
Ben de, yeterli tecrübesi olmadığı için çoğunlukla ‘yönetimde yeterli becerisi olamaz’ görüntüsü veren kadınların artık önemli bir tecrübeye sahip olduğunu söylüyorum.
Türkiye’de 2 bin 948 belediye başkanın sadece 27’si kadın, yüzde 0,9’dayız. Şimdi bu haftayı bu taleple bitirmek kadınların hakkı.
Sadece iki gün kaldı!
Güzel gelişmelerin de yaşandığı bir hafta geçirdik ama tadı yok. Aklımız Sivas Davası’nda. Değişikliklik olmazsa dava 13 Mart’ta zaman aşımına uğrayacak. 35 aydın ve onları terketmeyen 2 otel görevlisinin yakıldığı katliamın ardından, 18 yıldır devam eden davada ne katliamı yapanlar ne de o katliamın perde arkasındaki isimler bugüne kadar ceza almadı. Böyle bir gerçeklik var ve ülkede küçük küçük güzel başka gelişmeler olsa ne yazar... Kendine saygısı azalan, adalete inancını yitiren bir ülke zenginleşse ne çıkar ?
n davada ne katliamı yapanlar ne de o katliamın perde arkasındaki isimler bugüne kadar ceza almadı. Böyle bir gerçeklik var ve ülkede küçük küçük güzel başka gelişmeler olsa ne yazar... Kendine saygısı azalan, adalete inancını yitiren bir ülke zenginleşse ne çıkar ?