Sezeryan ve Kürtaj Cinayet İse Halkı Aç Bırakmak Nedir?
Başbakan “ Sezeryan bu milleti dünya sahnesinden silmek için sinsice bir plandır.Bu milletin çoğalması için asla bu oyunlara prim vermemeliyiz.Kürtaj ise bir cinayettir. Anne karnında bir yavruyu öldürmenin doğumdan sonra öldürmekten hiç farkı yoktur.Bu millet muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacak.Bunun içinde genç,dinamik nüfusa ihtiyacımız var.Aksi takdirde 2037 de ihtiyar bir nüfusla gerileme dönemime başlarız.” demektedir.
Doğrusu bu sözlere sadece “ Vay be, Başbakan’a bakar mısınız, nasılda halkını düşünüyor,amanda aman sevsinler, meğer ülkemizin ve halkımızın yarınları nasılda umurunda” diyeceğiz güya.
Sayın Başbakan Allah aşkına bir kez olsun Ülke gerçeklerini görerek konuşsa ne iyi olurdu.Yahu vatandaşlar içinde evine bir ekmek parası götüremeyen, aç,işsiz,çaresiz milyonlarca aileler var. Evindeki tek çocuğu bile olsa meyvenin,etin,sebzenin tadını bilmeyenler var.Çaresiz annenin soğukta çocuğunu Saç Kurutma makinesi ile ısıtmaya kalkan bir ülkedeyiz. Halkının ilkönce karnını doyur da, ondan sonra da onlardan çocuk iste.
Bir başbakan eğer Ülkesinde yaşanan açları, yoksulları,işsizleri görmezden gelip hayal dünyasında yaşıyorsa buna sadece PES ! denir.
Memur ve işçinin maaşına zam verirken elleri titreyen yöneticiler hangi yüzle vatandaştan çocuk isterler. Acaba niyetleri Türkiye’yi açlıktan öldürmek mi?
Sezeryana ve kürtaja karşı çıkmak anne karnındaki bebeğin ve annenin ölümüne neden olacağına göre o halde bu cinayet değil de nedir. Çocuk anne karnında ölmüştür yada hamilelik risk altındadır. O halde bunu bile bile hamileliğe devam edilmesi cinayet değil midir. Hem anne hem çocuk aynı anda ölebilir. Üstelik aileler tek çocuğuna bakamaz durumda iken Başbakan’ın istediği üç çocuğun karnını hangi para ile doyuracaktır.
Başbakan ayrıca “.Bu millet muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacak” cümlesini söylerken acaba bilerek mi yoksa hayal dünyasında mı, ya da halkı iyice çileden çıkartmak için mi söylemiştir. Bu ülke değil muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkması, bu gidişle medeniyetin en alt seviyesine , açlığında dünyada en üst seviyesine çıkarak gelecekte ekmeğe hasret, yaşanılmaz, sefalet dolu bir ülke olacaktır.
Sezeryan ve kürtaja karşı çıkanlar ilkönce halkına ekmek, aş,iş, insanca gelecek versinler.
Aksi halde karnını doyuramadığın bir çocuğu dünyaya getirip sefalet içinde yaşatmak bence en büyük cinayettir.
Güzel ülkemizin güzel insanlarına diyorum ki: Siz tuzu kuru olup, bolluk bereket içinde
yaşayarak, açlığın,işsizliğin, bir ekmeğe muhtaç olmanın ne olduğunu bilmeyenlerin sözüne bakmayınız. Bizi yönetenler (Başbakanı da, Bakanı da,Valisi,de ,Belediye Başkanları da Müdürü de, koltuk kapan hepsi de) devletin parası ile üstelik aile boyu krallar gibi yaşıyorlar,devletin parası ile bedavadan dünyayı geziyorlar, bir ekmeğin kaç lira olduğundan bile haberleri olmuyor. Ohhh ne ala ne güzel , ekmek elden su gölden misali hayatlarını yaşıyorlar, sonra da memur ve işçiye çay kaşığı ile zam verip,piyasadaki her şeye zam yaparak kepçe ile yaptıkları üç kuruşluk zammı geri alıyorlar.
Sonrada her aileye üç çocuk yapın, yok efendim sezeryan ve kürtaj olmayın, her hamile olduğunuz çocuğu doğurun diye hangi yüz ile akıl veriyorlar. Sizleri bilmem ama ben bu güzel ülkemin, güzel insanlarını yönetenlerin bu kadar hayal dünyasında yaşamalarına ve gerçekleri görmezden gelmelerine şaşırıyorum ve kahroluyorum.
Aslına bakarsanız her ne kadar yaşanan bu olumsuzluklara üzülsem de bazen de “ Halkımız Ülkemizi yönetecekleri seçerken yaptıkları yanlış tercihlerden ders almasını bilmiyorsa daha beter olsunlar” demek geliyor içimden. Haksız isem Allah aşkına söyleyiniz. Bilhassa bir kadın olarak kadınlara sezeryan ve kürtajı gereksiz görenlere ister istemez nefret dolu duygularla bakıyorum.Bu ülkede kadın olmak, anne olmak kadar çok daha zor daha ne olabilir. Kadın zaten bu ülkede ikinci sınıf vatandaştır.Halen şiddete,töre cinayetlerine,berdel ve başlık paralarına mahkumdur.Şimdide kadınlara kürtaj ve sezeryanı yasaklayarak hamile oldukları için mi kadın canından olacak..Bu ülkemizde kadınların çektikleri nedir yahu.
Oysa ben isterdim ki bizleri yönetenler aydın ve geleceği ve ülke gerçeklerini görenler olsalardı eğer, kürtaj ve sezeryana karşı çıkacaklarına kadınları en çok ta erkekleri cinsel olarak eğiterek istenmeyen hamileliklere önlem alsalar daha iyi olmaz mı?. İstenmeyen hamileliklerin tek nedeni cehalet değil midir.
Sayın Başbakan’ın ; Ülkemiz muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacak sözlerini söylemeden önce en önemlisi halkının açlık ve işsizlik seviyesini normale getirmelidir.
Aksi halde her aileye üç çocuk değil, yakında aileler bir çocuk bile düşünmeyeceklerdir.
Kendi karnını zor doyuran anne ve baba nasıl çocuk düşünsün.
Sezeryan ve kürtaj cinayet değil, asıl cinayet karnını doyuramayacağını bile bile bu sefalet, işsizlik ve açlık dolu ülkemizde çocuk dünyaya getirmektir.Aksi halde bu gidişle 2037 de İhtiyar bir nüfusla gerileme dönemi değil, açlıktan ölenlerden dolayı mezarlık yeri bulunamayan dönem bizleri beklemektedir diyorum.
Temennim hayal de olsa, elbette daha yaşanılır bir ülkede nefes almaktır.
SABİHA SERİN