Sezen Aksu’ya…
SEZEN AKSU’YA…
Yine yakışmadı.
Böylesi sığ, kentin tarihine, insanına, kültürüne, demokrasi tutkusuna ve duruşuna uymayan tartışma, İzmir’i bir kez daha geriletti.Neymiş?
Referandumda ‘evet’ vereceğini açıklayan Sezen Aksu İzmirli olamazmış!
Doğduğu sokağa verilen isim kaldırılmalıymış!
Nitekim…
Bir meczup gece yarısı özel tabelayı söküp, atmış.
Başı göğe ermiş.
* *
Bu olay;
Uluslar arası İzmir Fuarı’nın açılışında, bir bakanı yuhalayan zihniyetin benzeridir.
İzmir adına ikinci gaf, ayıptır.
O Sezen Aksu ki…
Sanatı, müziği, kişiliği, İzmirliliği markalaşmıştır.
Kente sevdası milyonların ağzındadır, marşı olmuştur.
Hiç beyninizi boşaltarak, yüreğinizi vererek dinlediniz mi?
“ Kalbim Ege’de kaldı…” şarkısını…
* *
Yareme tuz diye yakamoz bastım
Tek şahidim aydı
Aman aman
Bir elinde defne
Bir elinde sevdam
Kalbim Ege’de kaldı
Aman efendim
Ayrılık ölümden beter
Canım efendim
Yeter bu hasretlik yeter
Aman efendim
Bana bir merhaba gönder
Canım efendim
* *
Sezen Aksu’muz, Minik Serçe’miz.
İzmir, sana özür borçludur.
Bir yanlışlık yapılmış ve her nedense…
Vurdumduymazlık, pısırıklık, korkaklıkla sessiz kalınmıştır.
Bilesin ki;
Senin kalbin Ege’de kaldı ise…
Sevgin, ismin yüreklerde çakılıdır.
Sökecek, silecek, kazıyacak güç yoktur
* *
Bir tabela ne ki?
Üstelik…
Sen istemedin ki!
O tabela ki…
Sanatına vurgun mahalle muhtarı ile ona izin veren kişi tarafından takılmıştır.
* *
O kişi de satırların yazarıdır.
******************