Sevgili Türkiyem Sarıl Kendine
Dört bir yanın savaşla, acı ve hüsranla dolu. Dünyanın her yerinde Müslümanlar, Türkler işkence görüp katlediliyor. Kadın, çocuk, yaşlı, genç öldürülüyor, ölüme terk ediliyor. Açlık, sefalet, salgın hastalık kol geziyor. Feryatları arşa değiyor. Sesleri kulaklarında yankılanıp yüreğini dağlıyor. Her başı darda olan senden medet umuyor. Destek yardım bekliyor. Öyle zamanlar oluyor ki kime nasıl koşacağını şaşırıyorsun. Gücün yettiğince imkânlarını zorlayarak yaralarını sarmaya çalışıyorsun. Çoğu zaman yalnız kalıyorsun.
Sende ara sıra fırtınalar yaşarsın içinde. Kimse bilsin istemezsin. 'Kol kırılır yen içinde kalır dersin' tıpkı anne babanın çocukları ve evi için çabalaması gibi çabalar durursun. Çocukların senden ekmek ister, iş ister, gelecek ister. Çocukların arasında eşit davranmaya çalışırsın onlarda birbiriyle yarışır. Birbirleriyle uğraşırlar. Bu da senin canını acıtır. İstediğin çocukların iyi geçinsin okusun, dünyanın zirvesine yerleşsin.
Geleceklerini garantiye alsın. Birlik beraberlikleri bozulmasın. Birbirlerine öyle kenetlensinler ki aralarına fitne fesatlar giremesin. Düşmanların oyununa gelmesinler. Sevgi saygı içinde yaşanıp gidilsin. Kimse çıkarı için birbirini satmasın, sırtından vurmasın.
Bir düşünsene sana ne çok ihtiyacı olan insan var. 'hep senin elini bekliyorlar' sana sığınmış olanların gücüsün. Umudusun, hayallerisin. Birazda ekmeğin nankör mü ne? Kime iyilik yapsan sana kötülük olarak dönüyor. Ama olsun 'ben Allah rızası için, insan olduğum için destek oluyorum' diyorsun. Çok iyi niyetlisin. Etrafında o kadar çok sahte dostların var ki. Yüzü dost kalbi düşman.
Hep tökezleyip düşmeni bekleyen etrafını sarmış akbabalar. Seni bölmek, parçalamak, yutmak isteyen. Kolay lokma değilsin. Tüm yutamazlar. Bu nedenle seni bölerek, birbirine düşürerek yapabilirler. Hem iç hem de dış düşmanların, kalkınmanı istemeyen hainler var.
Çünkü onlar için iyi bir pastasın. Coğrafi konumun ve dış mihrapların iştahını kabartan yeraltı ve yerüstü zenginliklerine ve petrol yataklarına değerli madenlere sahipsin. Dört mevsimi bir arada yaşarsın. Bu nedenle etrafında hep sahte dostların doludur. Gerçek dostun yine kendin. Hep ayakta dimdik durmak zorundasın. Senden başka kimsesi dostu olmayan insanlar için. Senin yıkılıp düşmeni bekleyen sinsi düşmanlara fırsat verip onları sevindirmemek için.
O kadar çok güzelsin ki.
Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Türk'üyle, Kürdiyle, Ailevisi, Sünni'siyle ayrılmaz bir bütünsün. Her birinin ayrı bir güzelliği özelliği var. Dünyaya örneksin. Tarihinde destanlar yazan adını altın harflerle kazdıran Osmanlının torunları Cumhuriyetin çocuklarısın. Asillik, kahramanlık senin damarlarında dolaşan kanda mevcuttur. Hepsi senin onurun, gururun.
Senden öyle çok şey isteyen bekleyen var ki. Hangi birine yetişeceksin. Gerçi yetişebildiğin kadar yetişiyorsun. Sen kendine iyi bak. Sen hastalanma. Çünkü sana kimse yetişmez. Bakmaz. Etrafın seni istemeyen düşmanlarla çevrili. Ve senin hastalanıp ölmeni dört gözle bekliyorlar. Sana senden başka dost yok. Sen teksin. Kendi yaralarını kendin diker merhem olursun. Allah yar ve Yardımcın olsun. Allaha emanet ol, kendine iyi bak sevgili Türkiye'm. Sarıl kendine…