Senaryo Değil Gerçek Bir Dram…
Bu dramın vereceği ders çoktur.
Herkese…
Her kişiye, adalete, bakanından, memuruna…
Bu dram aslında utançtır.
Hepimize…
*
Z.D, 17 yaşında.
Hırsızlık iddiasıyla tutuklanır, Antalya L tipi cezaevine konulur.
İlk kez başka bir şehre gönderilmiştir.
Çilesi burada başlar. İnsanlık dışı işkencelerle…
Koğuş sorumlusu tarafından kürek sapıyla dövülür.
Tecavüze uğrar.
Yaşıtları tarafından, defalarca.
Korkudan konuşamaz.
Taaa…
Yeni gelen bir çocuk olayın anlatıp şikâyet edene kadar.
*
Soruşturma başlar, dava açılır.
Talihsiz Z’ye verilen avukat, yaşananları sıralar, sorumluların cezalandırılmasını ister.
Ancak…
Adli soruşturma cezaevi savcısına verilir.
Cezaevi ile birlikte yürütür.
Sonuç:
Cezaevi görevlileri hakkında “görevi ihmal” suçlamasıyla kovuşturmaya yer olmadığı gerekçesiyle TAKİPSİZLİK kararı.
*
Karara şu değerlendirme eklenir:
“ Kapasitenin çok üzerinde tutuklu ve hükümlü barındıran Antalya Ceza İnfaz Kurumu’nda, çocuk tutuklu sayısı 50’nin altına düşmemekte olup…. Personel yetersizliği nedeniyle koğuş içi olayların başlamadan önlenmesi olanaksız.
*
Z’nin avukatı Münip Ermiş şaşkın:
“Böyle şey olur mu? Şikâyet edilen cezaevi müdürü kendi hakkında soruşturmayı yürütüyor, ‘Disiplin soruşturmasına gerek yoktur’ yazıyor. Sorumluluğu olan cezaevi savcısı kovuşturmaya yer olmadığına karar veriyor”
Bu arada, dört ayrı tecavüz olayı da ortaya çıkıyor.
*
Z.D, ilk duruşmada tahliye edilir.
Memleketi Antep’e gönderilir.
Yaşadığı acı, kırılan onuruyla.
Eğer, tarih verilirse…
Adli Tıp Kurumu, ruh ve beden sağlığının bozulup bozulmadığını inceleyecek.
Raporu dosyasına konulacak.
Davası sürecek.
*
TV’nin reyting rekoru;
“Fatmagül’ün suçu ne?” dizisinde.
Milyonlar ekrana kilitleniyor, ağlıyor.
Peki…
ZD’nin günahı ne?
Senaryo değil gerçek olması mı?
*******************