Sehven
Bir hata işlersiniz.
“Yanlış oldu, yanlış yaptık” diyemezsiniz
O cesareti gösteremezsiniz.
Hatayı kabul etmez, üstlenmezsiniz.
‘Sehven’ kelimesiyle, bir nevi faili meçhul yaratırsınız.
‘Yanlış yapma’ eylemini kim vurduya getirirsiniz.
Kimse üzerine alınmaz, yanlışlık zavallı, ezik bir hata oluverir, kapanması kolaylaşır.
* *
Sehven yapılmış, unutulmuş, yazılmıştır.
Tarım Bakanlığı’nın bebek maması analiz raporlarındaki gibi…
* *
Bakanlık, piyasadaki gıdaları tahlil ettiriyor. Sonuç:
Pekmez, bal standart dışı.
Kanatlı etler, mikrobiyolojik uyumsuz.
Kuru kayısı kimyasallı
İncir, toz-pul biber alfatoksinli (kanserojen maddeli)
Bitkisel ürünler ilaç kalıntılı.
Bunları kim piyasaya sürüyor, hangi şehirde, ne kadar, markası ne?
Açıklanmıyor. Gerekçe; anayasal suç.
Cezası verilecek ama yine gizli kalacak.
* *
Hepsi kabul.
Bu kadar kazık yenilen ülkede…
Bozuk, çürük, tehlikeli gıda ne fark eder?
Ama… Yaşamsal bir ürün var ki…
Hiçbir mazeret uymaz, kabul edilmez.
* *
Rapora göre, 122 bebek mamasından üçü ağır metalli. Kurşun içeriyor.
Bakanlık resmen açıklıyor.
Üç gün geçiyor, üç marka birden aklanıyor.
Aynı bakanlık, “Sehven yazılmış” diyor.
Aslında hiç yokmuş.
Soruşturulacak, sehven yapan kimse cezalandırılacak!
* *
Yaşananların tarifi;
Ciddiyetsizlik, sorumsuzluk…
Alaycılık, aymazlık…
Saygısızlık, tutarsızlık…
Gafillik, laubaliliktir.
Devletin, milletle kafa yapmasıdır.
* *
Kabul eder misiniz?
Yazılanlar sehven!