Seçime Çeyrek Kala Darbe Denemesi
Seçime çeyrek kala darbe denemesi Hep böyle oldu... Seçim sandıkları uzaktan görününce tarihin tekerrür edeceğini ve gene kaybedeceklerini anlayanlar sokağa döküldüler. Artık bir genel seçim havasına bürünmüş 30 Mart Mahallî Seçimleri'ne 15 gün kala, bir çocuğun cenazesini bahane ederek militanların sokaklara dökülmesinin hedefinde, yaklaşan seçimlerde alacakları sonuçların artık ortaya çıkmaya başlaması ve seçimleri engellemek vardır.
Akılları sıra bu kanunsuz şiddet gösterilerini seçime kadar devam ettirecekler ve seçilmiş siyasî iktidarı alaşağı edeceklerdir. Bir çocuğun kanunsuz şiddet gösterileri esnasında kazara vurularak hayatını kaybetmesi, elbette hepimizi çok üzmüştür.
Lâkin bunun sorumluluğunu ülkenin Başbakanı'na kadar götürerek şiddet gösterileri yapılması aslâ kabul edilemez. Bu gösteriler, seçime çeyrek kala yenileceklerini anlayanların eylemci marksistlerle kol kola gerçekleştirmeye çalıştıkları bir darbe denemesidir. Biz bu filmi çok seyrettik. Ancak bu defa kuru gürültüye karnımız toktur. TKP, DHKP-C, FKF, TGB, Halkevleri, KESK, Eğitim Sen gibi marksist örgütlerin ve bunların peşine takılan CHP militanlarının kaba kuvvetle, şiddet eylemleriyle bir netice alması mümkün değildir.
Zira bu defa istismar edip kandırarak sokağa dökecekleri darbeciler ve militarist müdahale ihtimali yoktur. 1967'de SBF (Mülkiye) öğrencisi ve Hür Düşünce Kulübü Başkanı iken, 'Nasıl Bir Şehit Yaratılır?' adlı makaleyi tercüme ederek yayınlamıştım. Bizim '68 Kuşağı'nın marksist militanlarının gözleri o derece kararmıştı ki, bazı olaylarda kendi arkadaşlarını öldürüp 'Ülkücüler öldürdü' diye istismar etmişlerdi. Bu olayların en tipik örneği Mustafa Kuseyri cinayetidir.
***
Son günlerde yapılan şiddet gösterilerinin sebebi, milletçe üzüldüğümüz bir çocuğun ölümü olayı değildir (Bu süre içinde 5 polis de şehit olmuştur). Bu olay sadece bir bahanedir ve alçakça istismar edilmiştir. Asıl sebep, kamuoyu araştırma şirketlerinin yaptığı araştırmaların sonuçları ve Başbakan Erdoğan'ın meydanlara topladığı milyonlardır.
30 Mart Seçimleri'nin sonuçlarını artık muhalefet de görmeye başlamış; bunun üzerine çocuğun ölümünü bahane ederek CHP militanları komünist eylemcilerle birlikte sokağa dökülmüşlerdir. Ancak bu durum, AK Parti tabanının liderine ve iktidarına sahip çıkmasından başka netice vermeyecektir. Seçim sandıkları açıldığında; AK Parti oylarının yüzde 45'in altına düşmeyeceği ve önceki mahallî seçim sonuçlarına nazaran en az 6-7 puan artış göstereceği; CHP, MHP ve BDP'nin de oylarında ciddî bir artış olmadığı görülecektir. Türkiye'yi Ukrayna'ya ve bazı Arap ülkelerine benzetenler, seçimden sonra derslerini alacaklardır. Dünkü gazetelerinde ön sayfayı cenazenin istismarına ayıran ve yeni bir 27 Mayıs hırsıyla yanıp tutuşan medya, çok değil 15 gün sonra avucunu yalayacaktır
***
Türkiye'nin gelişmesini ve büyümesini istemeyen bazı dış odaklar, ne yaparlarsa yapsınlar, Türk demokrasisini ortadan kaldıramayacak ve Türkiye'yi istikrarsızlığa sürükleyemeyeceklerdir. Türk devletinin gücü, şiddet eylemlerini ve kanuna aykırı gösterileri önleyecek seviyededir. Olağanüstü Hâl veya Sıkıyönetim ilân edilmeden ve hukuk çerçevesinde kalınarak, bu darbe denemesi kısa zamanda önlenecek ve 30 Mart Seçimleri yapılacaktır. Seçimden sonra da sağlam temeller üzerinde 'Yeni Türkiye' inşasına devam edilecektir.