content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

06 Şub

Sarkozy’ nin Boyu Uzadı mı?

Beklendiği gibi, Türkiye karşıtı tasarı, Senatodan geçti. Heralde hiçbir ahlaki değeri olmayan, Türk düşmanı, Osmanlı Yahudisi bir ailenin çocuğu, Sarkozy çok mutlu olmuştur. Hayat boyu kompleks yaptığı boyuda umarım uzamıştır.

Herkes biliyor ve birazcık insafı olanlar açıkca ifade ediyorlar ki; bu kararın hiçbir hukuki, ahlaki, insani ve ilmi değeri yoktur. Sayısı 500 bine ulaştığı rivayet edilen ermeni asıllı seçmenlerin oyunu almaya yöneliktir. Kısa bir süre önce, bu yasayı engelleyen Sarkoszy, Sosyalist Partisi adayı Francis Hollande' ın gerisine düşünce, alel-acele bu yola gitmiştir. Ve yapılan; hem Fransız Anayasasına, hem de BM kararlarına aykırıdır. Zaten, yaşanan tablolar da, tam bir komedi, tam bir rezalettir. (Hele, bu Valerie Boyer denen, Sarkozy yalakası milletvekillerini hiç anlayamadım. Niçin, bize karşı, bu kadar kin duymaktadır? Sevinç gözyaşları dökmektedir?) ( Aynı, şahsiyetsiz davranışı, Cezayir Başkanı da sergilemiştir. Tam anlamı ile Cezayir de soykırım yapan Fransa'nın kölesi olduğunu ortaya koymuştur.)

Artık; gerçek anlamda mücedale vermenin, uzun vadeli ve istikrarlı stratejileri ortaya koymanın, olayı (geçmiş örneklerinde olduğu gibi) kısa sürede unutmanın, günüdür.

1-Hükümet, (başta Sn.Başbakan olmak üzere) çok ciddi bir strateji paketi tespit etmelidir. Mevcut ve emekli büyükelçilerden, tarihçilerden, hukukçulardan CHP ve MHP' nin tavsiye edeceği kişilerden; velhasıl yararlı olabilecek herkesten yararlanmalıdır. Fransa' nın kirli,kanlı,vahşet dolu,sömürgeci tarihi de ortaya konmalıdır.

2-Yurt içindeki ve dışındaki vatandaşlarımız, bu konularla ilgili olarak eğitilmeli, bilinçlendirilmelidir. Diğer müslüman ve Türk ülkelerinin hakları ile dayanışma ortamı sağlanmalıdır. Büyükelçilik mensuplarımız, daha aktif olmalı, görev yaptıkları ülkelerdeki Türkler ve bize yakın oldukları topluluklarla daha içli dışlı olmalıdırlar. Binaların içine kapanıp kalmamalıdırlar. O ülkelerin medyaları ve değer verilen kişi ve kuruluşları ile sıkı ilişkiler kurmalıdırlar.

Dünya' nın her tarafında, ağırlığı hissedilen ve etkili olabilen bir Türk diasporası kurulmalıdır. Bunlara her türlü destek, kaynak, döküman sağlanmalıdır.

3-Bize saldırı gerekçesi yapılan her konuda, (her dilden) çok sayıda kitap ve broşürlar basılmalıdır. Özellikle, Türk dostu yabancılara ve yabancı arşivlere dayanarak yazılan eserlere daha fazla öncelik tanınmalıdır. Bunlar; tüm üniversitelere, kütüphanelere, politikacılara, medya kuruluşlarına, sivil toplum örgütlerine, velhasıl herkese ulaştırılmalıdır.

4-Ermeni soykırımı yalanı, tam anlamı ile bir iftiradır. Hiçbir delil ve mahkeme kararı yoktur. Devlet, kurumlar ve kişiler olarak, bu konuda; ilgili tüm beynelmilem yargı birimlerinde davalar açılmalıdır. Fransa' da ve Türkiye' de alehine karar alanlardan, manevi tazminatlar talep edilmelidir. (Şüphesiz, konu ile ilgili olarak, çok ciddi ve kapsamlı dava dilekçelerinin hazırlanmasına devlet öncülük etmelidir.) Belediye Başkanlarımız, Fransız Soykırımı ile ilgili anıtlar diktirmelidir.

5-Vatandaşlarımıza milli şuur aşılanmalıdır. Tepki koymaya teşfik edilmelidir. Neleri baykot edecekleri anlatılmalıdır.( Bakınız. Beyaz Türkler, bu ağır hakaretlere rağmen, yılbaşı tatillerini Paris' te geçirmekten vazgeçmediler. Birtakım görgüsüzler, hala Paris' ten gardrop düzenlemekle övünüyorlar.)

Hele nedir, o; "Hepimiz Hrantız, hepimiz ermeniyiz" diye meydanları doldurulanlar? İlle de Devleti suçlu çıkarmak, yargıya saldırmak için, gayret gösterenler? Tv ve gazate köşelerinde, akıl dağıtanlar? Kendi öz değerlerine, tarihine hasletlerine saldıranlar? Sadece kendi halkını insan sayan; sömürgeci, vahşi batıya övgü demek.

Şahsen; ne ermeniyim, ne de Hrant'ım. Tüm hücrelirime kadar, Müslüman Türküm. Bununlada gurur duyuyorum. Tüm geçmişimlede iftihar ediyorum. Batı' nın katliam, hırsızlık dolu vahşi geçmişinden ve bugününden tiksiniyorum.

6-Bazı akıl hocaları, "aman acele edilmesin. Anayasa kararı beklensin ." demektedirler. Peki, Anayasa Mahkemesi kararının ne kadar süreceğini bilen var mıdır? Bu kadar uzun süre beklenecek, bu zillete boyun mu eğilecekitir?

Ekonomik yaptırımlar başlatılmayacak mıdır? (Ms.Fransadan yapılacak ithalat için, Doğu Anadolu' daki bir gümrük kapısı,"ihtisas gümrüğü" olarak tayin edilebilir. Gelen mallar, tek tek kontrol edilebilir. Boeing-Airbus vb. uçak alımı ve kiralamaları dondurulabilir. vs.)Bu arada Türkiye' de kaçak olarak çalışan, 70 binden fazla ermeniye daha ne kadar göz yumulucaktır? Bırakın onları Azeri kardeşlerimizin katillerini düşünsünler. Görelim bakalım, nüfusu 2 milyona düşmüş, aç/perişan/sefil ermeni halkına; (onların sırtından büyük yardımlar toplayıp, cebine atan, istismarcı) diaspora mensupları, ne kadar yardımcı olacaktır?

Sayın Başbakanım; bir avuç, kendi değelerine sırt dönmüş; batı hayranlığı ile beyni yıkanmış, azınlık dışında; Türk halkı, sizden cesur,kararlı ve kapsamlı davranışlar beklemektedir. Türkiye, bunu yapacak güçtedir. Size engel olabilecek bir dış potansiyel de mevcut değildir... Bu bücüre, hakkettiği ders verilmelidir.

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank