Samimiyet
Hayatta zor seçimler vardır. Bu seçimlerden biri de arkadaş seçmektir. Arkadaşlarımda aradığım özelliklerin başında “Samimiyet” gelir. Samimiyet kelimesinin birinci anlamı içtenlik, ikinci anlamı ise senli benli olma durumudur. Bana sorarsanız ikisi de güzeldir.
Çeşitli ortamlarda çok insanla tanışmış olabiliriz. Ancak her tanıştığımız kişi bizim arkadaşımız sayılmaz. Hele dostumuz asla… Arkadaşlık edeceğimiz kişileri iyi seçmek zorundayız. Dostlarımızı ise arkadaşlarımızın içinden seçmek için zamana ihtiyacımız vardır. İnsanlar mutlu, zengin, mevki sahibi oldukları dönemlerde herkesi dost zannedebilirler. Bir kişinin bize dost olup olmadığını anlamak için hayatta karşılaştığımız güçlüklerde yanımızda olup olmadığına bakmamız gerekir. Mutluluğu herkesle paylaşabiliriz ama acıyı herkesle paylaşamayız. Sevincimize de acımıza da ortak olan kişiyi veya kişileri asla kaybetmeyelim. Bu hayatta sahip olduğumuz en değerli varlıklardır çünkü onlar bizim gerçek dostlarımızdır.
Dostlarımızla, arkadaşlarımızla aramızı bozan, yalancı, ikiyüzlü insanların samimiyetsizliği hayatımızı cehenneme çevirebilir. Bu nedenle çevremizdeki insanların dürüstlüklerine inanmıyorsak bence küslük yaratmadan sessizce onlardan uzaklaşmamız gerekmektedir. Şahsen ben öyle yapıyorum. Yüzümüze gülüp arkamızdan bizi çekiştiren bir insan asla dostumuz olamaz. Karşımızdaki kişinin samimiyetini, içtenliğini; dürüst davranışlarıyla ve içi dışı bir dediğimiz riyakârlıktan, ikiyüzlülükten uzak, hem özde hem de sözde tutarlı olmasıyla anlayabiliriz.
İslâm dinimiz de samimiyete çok önem verir. İnançta, sözde, tutum ve davranışlarda samimiyet esastır. Riyakârlık, ikiyüzlülük, aldatmak, kandırmak, münafıklık, nifak, yalancılık kesinlikle samimiyetle bağdaşamaz.
Samimiyetin ikinci anlamı olan senli benliliğe uyarı mesajını taşıyan şu sözü çok beğenirim: "Samimiyet terbiye gerektirir. Terbiyesiz bir samimiyet, samimiyet değil; laubaliliktir." Senli benliliği yanlış anlayıp saygı sınırlarını aşanlarla da çok karşılaşıyoruz. Karşımızdaki kişinin gösterdiği toleransı farklı algılayarak sınırlarımızı aşmamalıyız. Nerede duracağımızı bilemezsek sonunda üzülen biz oluruz. Samimiyiz diye kimsenin özel hayatına müdahale etme hakkımız olamaz. Samimiyeti severim ama laubaliliğe de asla tahammül edemem.
Samimiyetimizin sınırlarını iyi belirleyelim ki dostluklarımız zarar görmesin. İşte bu yüzden Oscar Wild diyor ki: “Az samimiyet tehlikeli, çok samimiyet de, çok tehlikelidir.” Hepinize sınırlarını çizebilen gerçek ve samimi dostlar, ömür boyu sürecek sağlam dostluklar dilerim. Saygılarımla…
HARİKA UFUK
ADANA
24.08.2014
SAAT:16.30