Şeker Meme Kanseri ve Metastaz Riskini Artırıyor
Cancer Research isimli dergide yayınlanan araştırma, çok fazla şeker tüketenlerde meme kanseri ve kanserin yayılma riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Texas üniversitesi Anderson Kanser Merkezi uzmanlarınca gerçekleştirilen araştırma Batı tarzı diyetin birçok kanser türü için ana risk faktörü olduğunu ortaya koyuyor.
Araştırma, özellikle meyve şekeri olarak da bilinen früktozun 12-LOX adı verilen metabolizma yolunu etkileyerek ve 12-HETE yağ asitlerini artırarak kanser hücrelerinin yayılmasını (metastazını) kolaylaştırdığını ortaya koyuyor.
Araştırmanın uzmanlarından L. Cohen “Kanserli hastaların çoğu esas (primer) tümörden değil metastazlardan dolayı ölüyor” diyor ve ilave ediyor:
“Şeker oksijene benzetilebilir, yaşamak için elzemdir ama fazlası da zararlıdır.
Vücudun şekere ihtiyacı var, şeker enerji kaynağıdır ve onsuz yaşamamız mümkün değildir.
Kaynağından alınan şekeri rafine ediyoruz ve onu anormal miktarlarda kullanıyoruz.
“USA’ da bir insan 1970’ lerde ortalama yarım pound şeker tüketirken mısır şurubunun yaygınlaşmasıyla 1997’ de 62 pounda çıktı”.
Araştırma fareler üzerinde yapıldı
Araştırma, genetik olarak kansere yatkınlığı olan farelere insanların tükettiklerine uygun miktarlarda şeker vererek yapıldı.
Dört grup fareye fazla miktarda nişasta veya farklı şeker türleri verildi.
Fareler 6 aylık olduklarında nişasta verilenlerin yüzde 30’ unda, sükroz verilenlerin ise yüzde 50-58’ inde meme kanseri geliştiği, ne kadar fazla şeker verilirse tümörlerin o kadar büyük olduğu belirlendi.
Daha önce yapılan bir çalışmada meme kanseri riskini artıran şekerin diyetteki nişasta değil sükroz/glukoz/ früktoz olduğu ortaya çıkmıştı.
Früktoz enflamasyona yol açıyor
Sükroz veya diğer adıyla sofra şekeri glukoz ve früktozdan oluşuyor.
Früktoz karaciğerde glukoz ise pankreasta işleniyor.
Früktoz verilen farelerde daha kısa zamanda daha büyük tümörler oluşuyor.
Bunun mekanizması ve LOX-12 yolunun kanseri nasıl etkilediği belli değil ama früktozun LOX-12 metabolizmasını daha aktif hale getirdiği anlaşılıyor.
Endüstriye göre şeker masum bir katkı!
Diğer taraftan yiyecek-içecek endüstrisinin adamları “früktozun meyvelerde de bulunan tabii bir şeker olduğu, diğer şekerlerden bir farkının bulunmadığı ve emniyetli oldukları” masalını anlatmaya devam ediyor.
Meyvelerde de früktoz var ama bu liflerle ve diğer besin ögeleriyle bir arada bulunuyor.
WHO da günlük toplam kalorinin yüzde 5’ den fazlasının şekerden alınmasını doğru bulmuyor.
Amerikan Gıda-Tarım Bakanlığı (USDA) da kadınlar için günde 6 çay kaşığından erkekler için 9 çay kaşığından fazla şekeri sakıncalı buluyor.
12 onsluk bir kutu kolada 10 çay kaşığı şeker olduğunu hatırlayalım.
Gelelim neticeye
Günümüzde ilaçlarla aşılarla önlenmeye, taramalarla erken teşhis edilmeye çalışılan kanserler için en büyük risk faktörünün “beslenme yanlışları” olduğunu anlatmaya çalışıyorum.
İşlenmiş şeker ve un, trans yağlar bulunan “hazır gıdalar” sadece kanserin de değil başta obezite, diyabet, ateroskleroz, Alzheimer, astım-alerjiler olmak üzere birçok hastalığın da temel sebeplerindendir.
Kanser teşhis edilen birçok hastaya “Ne yerse yesin” denir ama yeni bir araştırma bu sözün hiç de doğru olmadığını düşündürüyor çünkü şeker metastazları da artırıyor.
Kaynaklar:
http://www.today.com/health/here-s-how-sugar-might-fuel-growth-cancer-t64576