Rekor Büyümeden Sonra Rekor Bütçe Rakamları…
Türkiye Cumhuriyeti Maliyesi 28 yılın en iyi performansını sergiliyor.
Dikkatimizi başka yere çekiyorlar ama artık yemez…
Beklenmeyen ama geçen haftaya damga vuran olay AB merkez bankaları ile BOJ’un (Japon Merkez Bankası) ortak dolar müdahalesi idi. Bu müdahale dünya da bütün para birimleri karşısında Dolara satış getirdi. Borsalara alış getirdi. Bu müdahale ile birlikte ilk kez AB bir birlik görüntüsü sergiledi. Psikolojik açıdan bunun da ayrıca bir önemi var.
Bu müdahalenin etkisi ile geçen hafta Altın’ın değerinde % 5 gerileme yaşandı. Bu müdahale sayesinden Euro/ Dolar paritesi 1,35 seviyelerinden nerdeyse 1,39 seviyesine kadar çıktı. Haftayı 1,38 hemen altında kapadı. N varsa akis yönde daha hızlı hareket ediyor piyasalar. Paritenin direnç seviyesi olan 1,40’ın üstüne atması şu an için zor gibi duruyor. Tabi yeni doğrudan müdahaleler gelemezse… Ama müdahalelerde çok etkili olmuyor. Müdahaleden sonra gidilecek bir seviye varsa aksi yönde daha belirgin fiyat hareketleri oluyor daima.
Bu müdahalelerin etkisi ile Altın ons değerinde 1763 dolara kadar gerileme oldu. Haftayı 1811 ons/ dolar dan kapadı. Altın da ülkelerin kritik durumlarının ne kadar daha süreceği konusunda ki belirsizliğin devam etmesi durumunda fiyatlar yükselmeye devam edecektir. Fiyatları ancak normal bir ekonomik faaliyet seviyesinin gündeme gelmesi ile durdurabilir. Uzun vade de altın fiyatlarının istikrarlı yükselişini sürdüreceği inancım tam olmasına rağmen kısa vadede risk iştahını artması ve paritelerdeki değişiklikler sonucunda fiyatlarda gevşeme görülebilir. Destek ve direnç seviyeleri kollanmalı, destekler kırılıyorsa bir sonraki destek seviyesi test edilmelidir.
Genel olarak Altın da stresi Avrupa krizi ve bölgesel stresler tetikliyor. Yunanistan da hala iflas riski yok olmadı, kaybolmadı. Bununla birlikte Doğu Akdeniz de olası bir askeri kriz de fiyatları yükseltebilir.
Yunanistan iflası ne kadar ertelenebilir?
Avrupa birliği ülkelerinin farklı, farklı bakış açıları ve birlik ruhuna aykırı olan davranışları ekonomik kararın hızlı alınması gereken bu süreçte piyasalar açısından olumsuz etkide bulunuyor. Kısa vade de bu ( Ülke İflası) belirsiz durumun düzelmesini beklemiyorum. En son Avusturya maliye bakanın diğerlerinde belirgin bir şekilde ayrışan açıklaması konulara iyice tuz biber oldu. Son seslendirilen görüşlere göre “Yunanistan’ın iflasının maliyeti ona destek vermek için yapılan maliyetten AB için daha düşük olur” iddiasıdır. Bu düşünce demek ki yavaş, yavaş birlik içinde yer buluyor. Bu norm etkili olursa Yunanistan’ın iflasının beklenmesi gündeme daha güçlü oturabilir. Bu şekilde de bir süreç başlarsa Avrupa da krizin şekli değişebilir. Elbette en yakın komşusu olarak bizimde biraz tedbirleri arttırmamız gerekir.
**********
Bir Yunan trajedi ası yaşandığı halde Rum, Yunan, İsrail işbirliği tam gaz sürüyor. Nedense İsrail krizi tırmanırken RUM ekonomik alan savunmaları ile nedensiz bir şekilde Türkiye Cumhuriyetinin tahrik noktalarına saldırıyor. Tabi diğer yandan terör tırmanıyor, bir diğer yandan Başbakanın Kuzey Afrika ziyareti göze batıyor. Şimdi iflasın eşiğinde olan bir ülke ne cesaretle ve akla hizmetle kendini bir askeri- siyasi krizin içine atsın? Hele, hele deleceği derinliği bilmeden, çıkacak bir şey olup olmadığını düşünmeden, enerji ihtiyacım var deyip sonra ne çıkacağını bilmediği bir alanda yatırım yapıp sanki hemen ertesi gün devleti kurtaracakmış gibi reaksiyonlarda bulunması çok manidar değimli? Bunda acaba bazı dostları! Onlara, “siz gerginliği tırmandırın biz sizin stresinizi azaltacak katkıda bulunuruz. Size parada veririz, destek” de demiş olamazlar mı? Dikkatimizi başka yere çekmek istiyorlar ama yemezler demek gerekiyor. Bütün enerjimizin sorunlarla uğraşmaya harcadığımızda bazı odaklarla uğraşmayacağız düşüncesi var.
**********
IMKB Merkez bankalarının müdahalesi ile olumlu duruşunu daha da belirginleştirdi. Özellikle hızlıca 57500 seviyesini geçen endeks 58100 test ettik den sonra 57896’dan kapadı. Bu süreç 58500-59200 aralığının haftalar önce işaret ettiğim gibi oluşmasıdır. IMKB de hassasiyetler 58500 den sonra başlayacaktır. Özellikle Doğu Akdeniz krizi ve Yunanistan stresi bu seviyelerde kar satışı için bahane oluşturabilir. Yükselmeye devam eden endekste kar satışlarını endeksin düşüşünü beklemeden gerçekleştirmekte fayda var. Portföylerimizin bir kısmının bu dönemde satış yönünde realize edersek iyi olacağını düşünüyorum. Bütçe rakamları ve büyüme rakamları çok umut verici. Bunun yanında Kar realizasyonu olmadan, teknik düzeltme olmadan endeksler- hisseler devamlı- kesintisiz yükselemez. Bunu unutmadan alışlar ve satışlarımıza yön verelim.
Bütçe Rakamları 28 yılın en iyisi…
Türkiye Cumhuriyeti Maliyesi 28 yılın en iyi performansını sergiliyor. Koalisyon döneminin ektiği erken emeklilik ve 2 anahtar vaatleri ile bütçelerin delindiği, 90’lı yıllarda soygun, hırsızlık, kötü yönetim, peşkeş çekme vukuatları ile delik deşik olan Türkiye Bütçesi nihayet normal seviyesine girmeye başladı. Tabiî ki bu normalleşen rakamlarda vergi barışı gibi önemli bir etkende var. Ama bütün dünyanın bütçe sorunları, borç sorunları ile başının ağrıdığı bir dönemde, Türkiye bütçesinin performansı ayrı bir önem arz ediyor. Bu ışıldayan rakamlarını kıymetini bilmek tasarruflara olabildiğince sarılmak gerekir.
Artık ülke notu artırımını beklememiz hakkımız. S&P Türkiye de ofis açması da bunun işareti olsun. Yatırım yapılabilir seviyeyi fiilen aşmış olan Türkiye ye not olarak da bunu tasdik edilmesini bekliyoruz.