PROF. DR. Murat Tuncer’in Müthiş Dönüşü
Hâlen Hacettepe Üniversitesi Rektörü olan çocuk hastalıkları ve çocuk kan hastalıkları uzmanı olan Prof. Dr. Murat Tuncer’ in “Sağlık Düşüncesi ve Tıp Kültürü Platformu” ndaki yazısını okuyunca onun daha önce medyada yer alan bir beyânatını hatırladım.
Prof. Dr. Murat Tuncer “HPV aşısı neden gereklidir, neden gereksizdir?” başlıklı yeni makalesinde daha önce söylediklerinin tamamen “zıddını” söylüyor ve HPV aşısına methiyeler düzüyor (1).
Oysa 5 sene önce Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Dairesi Başkanı iken HPV aşısının kanser aşısı olmadığını ve bunun ilaç firmalarının pompaladığı bir ürün olduğunu iddia etmişti (2):
Prof. Dr. Tuncer, “Rahim ağzı kanseri aşısı Türkiye’ de” başlıklı haberde bakın neler söylemiş:
“Serviks tarama programına giren hiçbir kadının bu kanserden ölmediğini ve HPV alan kadınların yüzde 75 ile yüzde 98’inin kanser olmadığını söyleyen Dr. Tuncer,
“Buna kanser aşısı demek doğru değil, bu ilaç firmalarının pompaladığı bir politikadır, şu anda etkinliği yüzde yüz kanıtlanmış değil sadece 5 yıl için etkinliği bildirilmiş. 5 yıl sonra ne olacak, tekrar yapılacak mı kesin belli değil” dedi.
Aşının Asya’da yüzde 60, Avrupa’da yüzde 70 koruma sağladığını söyleyen Tuncer: “Ama Türkiye’de ne kadar koruduğuna yönelik bir çalışma yok, belki de hiç korumuyor, bilmiyoruz” diye konuştu.”
**
Tıp bilgileri değişmez değil. Yeni araştırmalar bildiklerimizin eksik veya yanlış olduğu ortaya çıkarabilir.
Bu beş sene içinde hangi araştırmaların onu “sıkı bir aşı karşıtı” iken “koyu bir aşı taraftarı” yaptığını merak ediyorum.
Özellikle de “Buna kanser aşısı demek doğru değil” ve “Türkiye’de ne kadar koruduğuna yönelik bir çalışma yok, belki de hiç korumuyor” şeklindeki ifadelerini değiştiren hangi araştırmalardır?
Kaynakları yeni değil ve aşının kanseri önlediğini de göstermiyor
Prof. Tuncer’ in HPV aşılarının kansere karşı koruyucu olduklarını bildiren kaynakları (3, 4) “buna kanser aşısı demek doğru değil” dediği 2007 senesinden öncesine, 2004 ve 2005 senelerine ait.
Üstelik bunlar, aşının ruhsatlandırılmasıyla ilgili kaynaklar olmayıp araştırma yazılarıdır.
Bu araştırmalar aşının enfeksiyonları önlediğini böylece kanserlerin de “önlenebileceğini” var saymaktadır.
Dikkat “önlediği” bile denmiyor, “önleyebileceği” deniyor.
Bunlar, aşının kansere karşı koruyuculuğunun “ispatlanmamış” olduğunu gösterir.
Rahim ağzı kanseri artıyor mu?
Tuncer diyor ki: “Türkiye’de serviks kanseri insidansı Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi’nin 2006 verilerine göre 4.6/100.000’dır. Türkiye’de kadın kanserleri görülme sıklığında 9. sırada yer alır.”
Ülkemizde serviks kanserinin arttığını ve diğer kanserler arasında görülme sıklığının değiştiğini gösteren istatistikî bir bilgi var mıdır?
**
Tuncer diyor ki: “HPV aşılamasının ülkemizde uygulanmaya başladığı günden bugüne kadar HPV aşılarının yapılmasına engel olacak ciddi bir yan etki bildirimi yapılmamıştır.”
Ülkemizde hiçbir aşı veya ilacın yan etkileri sistemli bir şekilde takip edilmez. HPV aşısı ile ilgili yan etki bildirilmemiştir sözü bilimsel bir ifade değildir; çünkü bu bilginin kaynağı yoktur.
Gelelim neticeye
Aşının prospektüsünde şunlar yazıyor:
“Bu aşı sizi serviks kanserinden korusa bile düzenli serviks muayenesine/taramasına devam etmeniz gerekir. Koruyucu ve önleyici tedbirleri almaya devam etmelisiniz.”
Aşı yaptırmakla serviks muayene/taramaları ve koruyucu tedbirlere devam edilmesi gerektiği bildirildiğine göre, bu aşı ne için yapılıyor anlayamadım.
KAYNAKLAR:
http://www.sdplatform.com/Dergi/615/HPV-asisi-neden-gereklidir-neden-gereksizdir.aspx
http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/404564.asp
http://www.thelancet.com/journals/lancet/article/PIIS0140-6736(04)17398-4/fulltext
http://www.thelancet.com/journals/lanonc/article/PIIS1470-2045(05)70101-7/abstract