Pop Kardioloğun Traumaları
Amerika’ dan gelen koskoca bir profesörün ağzından çıkan sözler önceleri ilkokul ikinci sınıf hayat bilgisi kitabından alınmış izlenimi verse de makul ve mantıklı faydalı bilgiler ihtiva ediyordu. İlk gelişinde ‘’Sabahları ceviz, badem, fındık… yiyin’’ dedi; millet kuruyemişçileri talan etti. Dozu kaçırınlar ve bu yüzden aşırı kilo alanlar da bunlar kuru kuru gitmiyor diye viskiye… cine alışanlar da oldu.
Mehmet Öz, Amerika’ da yaşayan, orada çalışan çok ünlü bir kalp cerrahı. O kadar ki, bu sene Amerikan Time dergisi tarafından okuyucu anketleri ve kendi alanında uzmanların görüşü alınarak hazırlanan listede, dünyada siyasete, toplumsal yaşama, bilime ve şov dünyasına yön veren en etkili 100 isimden biri olarak yer aldı.
Her sene bu günlerde de Türkiye’ ye geliyor. Her gelişi olay oluyor… yerlere göklere sığdırılamıyor. Kanal kanal geziyor… gazetelere manşet oluyor. Çantasından çıkaracağı tavşan heyecanla bekleniyor.
İlkokul kitabı bilgileri
Amerika’ dan gelen koskoca bir profesörün ağzından çıkan sözler önceleri ilkokul ikinci sınıf hayat bilgisi kitabından alınmış izlenimi verse de makul ve mantıklı faydalı bilgiler ihtiva ediyordu.
İlk gelişinde ‘’Sabahları ceviz, badem, fındık… yiyin’’ dedi; millet kuruyemişçileri talan etti. Dozu kaçırınlar ve bu yüzden aşırı kilo alanlar da bunlar kuru kuru gitmiyor diye viskiye… cine alışanlar da oldu.
Sonra ‘’Günde en az yarım saat spor yapılmalı. Bu, merdiven çıkma, yürüme veya seks de olabilir. Özellikle kollarını hareket ettirerek çalışmanın, kalp krizine karşı koruyucu etkisi var’’ dedi. Bu ‘kol hareketi’ sayesinde kalp krizinden kurtulanlar da olmuştur elbette ama, sanıyorum ki bu yüzden yaralananların… hayatını kaybedenlerin sayısı çok daha fazladır. Malum bizde öyle olur olmaz yerde ‘el-kol hareketi yapmak’ pek doğru bir şey değildir. Kalp sağlığı için egzersiz yapıyordum diye kimseye derdinizi anlatamazsınız; hiç dinlemez vururlar adamı.
‘Lifli gıda tüketin’ dedi; ota çöpe dadandırdı bizi. Sucuğu pastırmayı mangalı unuttuk, ağzımızın tadı kalmadı.
Kahkaha stresi azaltır ve bağışıklık sistemini destekler; bol bol gülün, dedi; kendine bol bol güldük.
‘Düzenli olarak B6, C, D, E vitamini, kalsiyum ve folat alın’ dedi; düzenli olarak yüksek dozda vitamin ve antioksidan alanların daha fazla kansere yakalandıkları ortaya çıktı.
Fındık, ceviz, badem, domates, lif… derken deniz bitti herhalde ki, bu sefer belden aşağı bilgiler dökülmeye başladı dilinden:
Bir geldiğinde ‘’55 yaşındaysanız, yılda yaptığınız seks sayısını 58’den 116’ ya çıkarırsanız, 2 yaş daha gençleşirsiniz...’’ dedi. Kaç kişinin kaç yıl gençleştiği konusunda bir fikrim yok ama ‘motoru patlatanlar’ ‘şanzımanı dağıtanlar’ ‘su kaynatanlar’ ve bu yüzden ‘suyu kaynayanlar’ çok oldu, buna eminim.
Bir sonraki sene ise ‘’ Dışkınız kesik kesik misket şeklinde değil kesintisiz muz şeklinde olmalıdır’’ diyerek milleti misket elmadan… muzdan nefret ettirdi, tiksindirdi.
Yeşil iğrenç bir sıvı
Medarı iftiharımız Mehmet Öz nihayet geçen hafta teşrif etti, ama bu sefer geçmiş senelerdeki kadar ilgi göremedi nedense. Sadece, kadrolu elemanı olduğu Vatan gazetesinde Ruhat Mengi’ nin yaptığı diyet yemeği lezzetsizliğinde, tatsız-tuzsuz bir röportajı çıktı. Aynı gazeteden Haşmet Babaoğlu ise bizim gazetenin doktorudur falan dinlemeyip ‘’Eyvah, Dr. Öz yine Türkiye’de !’’ diye yarattığı ‘travmayı’ anlatan bir yazı döktürdü.
Dr. Öz’ ün bu seneki bombası ise ‘gençlik iksiri’ adını verdiği bir içecek. Formülü şöyle: Bütün bir ıspanak demetini blender’ e atın. Buna maydanoz, zencefil, salatalık, kereviz ve biraz limon ekleyin. Bu karışımın içine biraz tatlandırmak için bir elma ekleyin. Hepsini karıştırın ve için.
İçin diyor, ama tabii içmeyi mideniz kaldırabilirse ! Güya Oprah Winfrey pek beğenmiş bu iksiri, ama tadının bizim zevkimize uygun olacağını hiç sanmıyorum. Yılmaz Özdil ‘yeşil, iğrenç bir sıvı’ diye tarif etmiş. Az bile söylemiş; Nişanyan’ ın kavanozuna da benzetebilirdi.
Gelelim neticeye
Dünya çapında ünlü, sayısız doktorumuz var: Gazi Yaşargil, Münci Kalaycıoğlu, Gökhan Hotamışlıgil, Aydın Arıcı, Murat Günel, Atilla Ertan, Cezmi Akdiş… bunlardan sadece birkaçı. Hepsi de bilimsel alandaki araştırmaları… başarıları ile anılıyorlar, takdir ediliyorlar. Hepsi işinde, gücünde. İçlerinden hiç birini ‘şaklabanlık’ yaparken ‘ağzında mantar çevirirken’ görmüyoruz.
Mehmet Öz de başarılı bir kalp cerrahı olabilir, ama ünü daha çok şovmenliğinden kaynaklanıyor. Time dergisinin listesine de bilime değil ‘şov dünyasına’ yön verme kategorisinden girmiş olması kuvvetle muhtemel: O bir pop kardiyolog.
Şovmenliğin fazlası da sevimsizlik yaratıyor. Seneye Öz’ e Vatan gazetesinin bile itibar etmeyeceğini tahmin ediyorum.